Ekonomisinin bel kemiğini mobilya sektörü oluştursa da tarihi değerleri ve yaylaları ile akıllarda yer eden İnegöl, sağlık ve doğa turizminde de Türkiye’nin yeni merkezi olarak nitelendiriliyor. Sanayi şehri olduğu kadar tarım alanında da verimli toprakları ile dikkat çeken İnegöl’de, tarım sektöründe de başarı hikayeleri yazmak için çalışmalar yapılıyor.
Ülke ekonomisine sağladığı katkıyla sanayisi, bereketli topraklarının kokusunu taşıyan ürünleriyle tarımı, damaklarda bıraktığı lezzetli köftesiyle akıllarda yer eden İnegöl, sağlık ve doğa turizmiyle de artık öne çıkıyor. Şifalı sularıyla Oylat Kaplıcaları, 3 milyon yaşındaki Oylat Mağarası, asırlar öncesini günümüze taşıyan tarihi eserleri ve geçmişe ışık tutan müzeleri, adrenalin tutkunlarını kendine hayran bırakan Doğa Sporları ve Turizm Merkezi (DOSTUM), doğal güzellikleri, yaylaları ve kanyonları, Bakmaca travertenleri ile İnegöl, turizmin parlayan yıldızı konumunda.
İnegöl Belediyesi öncülüğünde yapılan yatırımlar, şehrin tarım kimliğini öne çıkarır nitelikte. İnegöl Belediyesi, tarım alanında şehirdeki tüm çiftçileri kucaklayacak, tarım değerlerini parlatacak yapılanma içerisinde Üreten Çiftçiler Kooperatifi’ni kurmuş. Bu sayede İnegöl’ün tarım ürünleri dünya pazarlarına ulaşacak. Öte yandan belediye, sağladığı ekipmanlarla şehirde daha nitelikli tarım ve hayvancılık yapılmasına da imkan yaratıyor.
GÖNÜLLÜ ELÇİ OLUN
İlçeyi farklı alanlarda öne çıkarmak için çalıştıklarını vurgulayan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban; turizm ve tarım çalışmalarını şöyle anlatıyor:
“Şehrimizin değerlerini daha da parlatma, İnegöl’e sanayi ve tarım şehri unvanının yanında turizm kenti unvanını da kazandırmanın gayreti içerisindeyiz. İstiyoruz ki ülkemizin dört bir yanından misafirlerimiz gelip bu güzelliklere şahit olsun. Gelen tüm misafirlerimize de ‘bizim gönüllü turizm elçimiz olun, gördüklerinizi kendi şehirlerinizde anlatın’ diyoruz. Tüm yurttaşlarımızı şehrimize davet ediyorum. Gelin bu doğal güzellikleri, şifalı sularımızı, tarihi değerlerimizi, adrenalin dolu aktivitelerimizi birlikte yaşayıp güzel anılar biriktirelim. Namı ülke sınırlarını aşmış Coğrafi İşaretli İnegöl köftemizin de tadına bakmadan dönmeyin.”
TARİHE ŞAHİTLİK ETMİŞ
İnegöl’ün bulunduğu konum itibariyle tarihe şahitlik etmiş bir bölge olduğunu ekleyen Taban, “Osmanlı’nın beylikten devlete geçişinin en yakın şahitlerinden olan şehir, o dönemlerden bu yana izleri hala taşıyor. Osmanlı hanedanının ilk şehidi Osmangazi’nin yeğeni, Savcı Bey’in oğlu Baykoca, İnegöl’de metfundur. Özellikle Osmanlı’nın kuruluş yıllarından, bu döneme ait isimlerin kabirleri şehrin farklı kırsal mahallelerinde bulunuyor. İshak Paşa Külliyesi ve kapalı çarşı bölgesi tarihi günümüze taşıyan önemli örneklerden. İnegöl Kent Müzesi şehrin geçmişine ışık tutan ve geçmişle geleceği buluşturan bir mekan. Arkasında da şehrin simgesi olan mobilya sektörünün tarihinin canlandırıldığı İnegöl Mobilya ve Ağaç Sanayi Müzesi yer alıyor. Dünyada ilk Mobilya Müzesi olma özelliği taşıyor” diyor.
İLK TARIM KİTAPHANESİ
İnegöl, mobilyada ve turizmde olduğu gibi tarımda da başarılı girişimler ortaya koyuyor. Tarımda İnegöl Modeli kapsamında bir yandan yeni ürünler ve kaliteli üretim hedeflenirken, bir yandan da çiftçilerin gelişimi ve yeniliklere ayak uydurabilmesi adına adımlar atılıyor. Kırsaldaki gelişimi önemsediklerini ifade eden Taban, “Altyapı ve üstyapılarının yenilenmesi, buradaki yaşamın merkezdeki gibi olması için çabamız var. Bunun yanı sıra insanımızı geliştirmek adına adımlar da atıyoruz. Özellikle kurduğumuz Üreten Çiftçiler Kooperatifi ve çiftçilerimize yönelik eğitim programlarımızla tüm paydaşlarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Daha bilinçli üretim amacıyla Hamamlı Mahallesi’nde köy kahvehanesinin bir bölümünü Tarım Kitaphanesi olarak düzenlendik. Tarımla ilgili 300 kitabın yer aldığı bu spesifik kitaphanede aynı zamanda şehrimizi tanıtan yayınlar da bulunuyor. Bu çalışmamızı tüm kırsal mahallelerde uygulamayı hedefliyoruz. İnsanlarımıza yatırım yapmaya devam edeceğiz” diye konuşuyor.
YENİ DEĞER KURŞUNLU TRAVERTENLERİ
İnegöl’e her yıl yüzbinlerce turistin geldiğini ifade eden Taban, özellikle Oylat’ın yurt dışından dahi müdavimleri olduğunu belirterek, şöyle devam ediyor:
“İnegöl’ün şifalı incisi Oylat Kaplıcaları, dertlere derman kaynak suyuyla birlikte yeşil örtüsü ve bol oksijeniyle bir terapi merkezi. Şehir merkezine 27 kilometre uzaklıkta. Oylat civarında bulunan kalıntılar, kaplıcanın Roma dönemine kadar uzandığını gösteriyor. Oylat’ın içinde çevre köylülerin doğal ürünlerini sattığı köy pazarı da mevcut. Uzunluğu 750, yüksekliği 93 metre olan Oylat Mağarası ise astım, bronşit gibi rahatsızlıklara iyi geliyor. İçindeki sarkıt ve dikitlerin 1 santimetresi 16 yılda oluşuyor. Ayrıca şehrin turizm değerlerine bir yenisini daha eklemek için Kurşunlu Mahallesi Bakmaca bölgesinde İnegöl’ün Pamukkale’si olacak bir çalışmanın adımlarını attık. Kaynak suyunun içerisindeki minerallerden dolayı üzerinde aktığı kayaların rengini beyazlatarak travertenlerdeki görüntünün oluştuğunu keşfettik. Kaynak suyu 1500 metre mesafeden taşınarak, Bakmaca mevkisindeki yamaçta travertenlerin oluşması için kullanılmaya başlandı. Bölgenin kısa sürede yeni bir turizm değeri haline dönüşmesi hedefleniyor. Şehrin doğal güzellikleriyle insanları buluşturan DOSTUM’da ise yamaç paraşütünden bungalov evlere, okçuluktan balıkçılığa, bisiklet, ATV, motocross, kampçılık, havacılık gibi pek çok alanda hizmet veriliyor. Burası kısa sürede ülke çapında nam yapmış bir değer. Ayrıca İnegöl, yamaç paraşütü konusunda ayrı özelliğe de sahip. 2222 rakımlı Aktaş Tepe, Türkiye’de eşi bulunmayan 3 yöne uçuş imkanı veriyor.”
’DRONE’LAR TARIM İÇİN UÇUYOR
Tarım teknolojileri alanında da ciddi bir adım attıklarını dile getiren Taban, sözlerini şöyle sürdürüyor: “ZİHA adı verilen Zirai İnsansız Hava Araçları Türkiye’de ilk kez İnegöl’de meyve bahçelerinin ilaçlanmasında kullanıldı. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri iştiraki TARNET tarafından geliştirilen bu iş modelinde, çiftçilerin ilaçlamada büyük efor sarf etmelerinin önüne geçilerek, zamandan, sudan, fazla ilaçlamadan, yüksek ve dik yamaçlarda bulunan ağaçların dahi sorun teşkil eden ilaçlama yöntemlerinin ötesine geçiliyor. ZİHA’lar, havadan ilaçlama yaparak ağacın alt kısımlarında bulunan meyveler dahi rahatlıkla ilaçlanabiliyor. Bu sayede yüzde 90 su tasarrufu ve yüzde 30 ilaç tasarrufu sağlanıyor. Her çiftçimizin bir drone alıp ilaçlama yapması mümkün olmayabilir ama bunu Tarım Kredi, özel sektör ve kooperatiflerle sağlama imkanı oluşturacağız. İnovatif yaklaşımlarla yenilikler aramaya devam ediyoruz. Soğuk hava depomuzu yaparak da hizmete aldık. Bu girişimlerimizi üretimden markalaşmasına kadar her alanda geliştirmeye devam edeceğiz.”
FESTİVALDE 25 IRKTAN 750 HAYVAN SERGİLENDİ
Tarımsal kalkınmayı desteklemek daha önce çiftçilere ceviz fidanı, salça ve 85 ceviz soyma makinesi, koyun dezenfeksiyon havuzu, taş toplama makinesi, yaban mersini ve ekinezya fideleri dağıtımı gibi desteklerde bulunduklarını belirten Taban, “Daha nitelikli üretim adına büyük önem taşıyan toprak analizi konusunda bir laboratuvarla anlaşma sağladık. Çiftçilerin talepleri doğrultusunda üretim yapılan tarlaların toprak analizini ücretsiz olarak yaptırıyoruz. Bu iş birliğinden 2 ayda 300 kişi faydalandı. Öte yandan, hayvancılık alanında da Türkiye’nin en kapsamlı Küçükbaş Hayvancılık Tanıtım Festivali’ni düzenledik. İlk kez İnegöl’de düzenlediğimiz festivale Bulgaristan, Macaristan ve Ukrayna’dan da çiftlikler katıldı. 25 farklı ırktan 750 hayvan sergilendi” diyor.
EKONOMİDE MODEL OLMAYA DEVAM
İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası(İTSO) Başkanı Yavuz Uğurdağ ilçenin ticaret potansiyeli hakkında bilgi veriyor. İnegöl’ün 2020’de 1 milyar 572 milyon dolarlık bir dış ticaret hacmi oluşturduğunu söyleyen Uğurdağ, pandemiye rağmen İnegöl’ün 698 milyon dolar dış ticaret fazlası vererek ekonomide model olmaya devam ettiğini vurguluyor. Uğurdağ, 2020 dış ticaret rakamlarını ise şöyle değerlendiriyor:
“İnegöl, 2020’de 807 firma ile 1 milyar 135 milyon dolar ihracat, 53 firma ile 437 milyon dolar ithalat yaptı. İnegöl’ün 2019 ve 2020 yıllarını kıyasladığımızda, ihracat yüzde 1.16 azaldı, ithalat ise yüzde 69 arttı. 2020’de ilçemizin dış ticaret hacmi bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 12 arttı. 2020’nin ihracat birincisi yine mobilya sektörü oldu. Mobilya sektörü 536 milyon dolar ihracat gerçekleştirerek İnegöl’ün ihracatında yüzde 47 ile en büyük paya sahip oldu.
MOBİLYA İHRACATININ YÜZDE 19’U İNEGÖL’DEN
Yavuz Uğurdağ, İnegöl’ün, 2020’de Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 0.7’sini gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle devam ediyor:
“İnegöl olarak 2020’de ihracatta 18. sıradan 17. sıraya, ithalatta 28. sıradan 25. sıraya yükselirken, dış ticaret hacmi ile 21. sırada yer aldık. 698 milyon dolar dış ticaret fazlası ile Türkiye’nin iller sıralamasında 10. sıradayız. Mobilya sektöründe Türkiye’nin toplam ihracatı 2 milyar 829 milyon dolar olarak gerçekleşmiş, İnegöl bu ihracatın yüzde 19’u olan 536 milyon dolarlık kısmını gerçekleştirdi. 2021 yılı ekonomik rakamları için ise 2020 yılı rakamlarına göre yüzde 25’lik bir artış bekliyoruz.”
Bursa’dan İnegöl’e gelirken yolun her iki yanında ve şehir içinde köfteciler bulunur. İnegöl Köftesi 4 Mart 2006’da Türk Patent Enstitüsü’nden coğrafi işaret tescili aldı.