Sonunda bu da oldu

Her yere taktık maskeyi...

Çeneye...

Kafaya...

Dirseğe...

Göze...

Bileğe...

Bir tek virüsün çıkışını engelleyecek ağzımız ve burnumuza takmayı beceremedik!

Her yere attık maskeyi...

Denize..

Sokağa...

Ormana...

Parka...

Plaja...

Bir tek çöpe atmayı beceremedik! Sonunda bu da oldu: Maskeyi bir de kaplumbağaya taktık. Ya da cerrahi maskenin kaplumbağaya takılmasına sebep olduk.

ÇOCUKLAR KURTARDI

Fotoğraftaki kaplumbağayı görünce içim ezildi. Onca yüküne bir de sorumsuz insanların ağırlığını yüklenmiş. Anadolu Ajansı’nın haberine göre Gaziemir’de sokağa atılan cerrahi maske, kaplumbağa yavrusunun ayaklarına dolandı.

Evinin balkonundan hareket etmekte zorlanan hayvanın durumunu fark eden Ayşegül Baysal, bunun üzerine kardeşiyle aşağı inerek evden getirdiği makasla ipleri kesti. Bu sayede rahatlayan kaplumbağa ilerlemeye devam etti.

DOĞA YENİ DERSLER VERMEDEN...

Doğada bu fotoğraf karesi gibi aslında görmediğimiz ne çok hayvanın canını yakıyor insanoğlu. Oltalara, plastiklere dolanan denizkaplumbağaları, zifte bulanan kuşlar, atıklara sıkışıp kalan kedicikler...

Piknik mangallarıyla yaktığımız ormanlarda kavrulan binlerce tür, milyarlarca canlı... Oysa bizler evlere kapanmış karantinadayken ne rahatlardı. Özgürce yaşamanın, dünyanın tadını çıkarıyorlardı. Tekrar hatırlatmakta fayda var:

Doğa bize yeni dersler vermeden, çok geç olmadan kıymetini bilelim.