Esas tehlikenin farkında mısınız?

Türkiye’de herkes 1 Kasım’a odaklandı. Ne olacak? Yeniden koalisyon mu çıkacak yok tek başına iktidar mı? Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’a kadar herkesin telaşı 1 Kasım.
*
1 Kasım seçimlerinden çıkacak sonuca göre ülkenin kaderinin değişeceğini zannedenler fena halde yanılıyor. Çünkü Türkiye’yi bekleyen esas felaket siyasi değil ekonomik. Ve ekonomi politikalarında bir an önce yapısal, somut tedbirler alınmazsa 1 Kasım’da sandıktan Süpermen bile çıksa fayda etmeyecek.
*
Türkiye ekonomisinin son 10 yıldaki büyümesinin lokomotifi inşaat sektörü durdu. Aynı şekilde otomotivde, tekstilde yaprak kımıldamıyor. Döviz kurundaki yükseliş, sokağa hakim olan işsizlik korkusu, ödenemeyen kredi borçları ve vatandaşın alım gücünün sürekli düşüyor olmasından dolayı bankacılık sektöründe endişe hakim. Türkiye ekonomisi eski büyüme rakamlarını mumla ararken Avrupa devlerinin ve Amerikan ekonomisinin verileri yabancı yatırımcıyı daha çok cezbediyor.
Yabancıların Türkiye’ye yatırım yapması için hiçbir sebep kalmadı ki rakamlar da bunu gösteriyor. Siyasi atmosfer ve yükselen şiddet Ortadoğu ve Arap sermayesinin de Türkiye’ye akışını durma noktasına getirdi.
Türkiye’de petrol, doğalgaz yok. Türkiye’yi alternatifsiz hale getiren tarımsal üretim yok. Türkiye’de ARGE yok, dolayısıyla teknoloji ihracatı yok. Ne var? İhracatı bile ithalata bağımlı gerçekleştiren bir ekonomik yapı var.
*
Sonuç? Paralel mücadelesi karın doyurmuyor. Sermaye kaçıyor, büyüme düşüyor, işsizlik artıyor... Uyanın beyler, uyanın. Başka Türkiye yok. Gemi su alıyor... Allah korusun bu gemi batarsa yandaş, candaş, cemaatçi, Türk, Kürt, Laz, Çerkez fark etmez. İçinde hepimiz birlikte boğuluruz