Giriş
Çevremdeki her üç kişiden biri grip… Dahası grip sonra zatürreye çeviriyor. Hazır bu Çin’deki Corona virüsüyle ilgili de açıklama yapmışken dün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı aradım, bu grip salgınını sordum. “Dönemsel olarak grip vakalarında artış olabilir ama geçen yılla karşılaştırıldığında bir değişiklik yok.
Kış aylarında her yıl gördüğümüz grip vaka sayısında gidiyoruz şu anda…” dedi. Bakan Koca, grip vakalarının yüzde 50’sinin domuz gribi diye bilinen H1N1 vakaları olduğunu söyledi ve şöyle devam etti: “Bizim için önemli olan yeni bir mutant virüs kaynaklı grip olup olmaması…
Şu ana kadar Türkiye’de böyle bir durum yok. Gribe yakalanan hastalara ilk 48-72 saat içinde antiviral tedavi ve dinlenme öneriyoruz.”
MUHARREM İNCE ADAY OLACAK MI?
CHP’de Kurultay yaklaşırken herkesin merak ettiği soru şu: Muharrem İnce aday olacak mı? Ben de bunu dün Muharrem İnce’ye sordum. “Hele şu il kongreleri bir yapılsın, orada neler oluyor bakalım. Ona göre karar vereceğim” dedi.
CHP’de 1400 delege var. Her ilde o ilin milletvekili sayısının iki katı kadar delege bulunuyor. Partideki bütün dengeleri de o delegeler belirliyor. İnce’nin adaylığında da belirleyici onların eğilimi olacak.
AYIP DENEN BİR ŞEY VAR!
Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ın kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürülmesine ilişkin davada duruşma günüydü dün… Katil zanlısının avukatı müvekkilini savunurken şöyle bir laf etti: “Sanık, ülkemizin yetiştirdiği değerlerden biri olan Nâzım Hikmet’le aynı soyadı taşımaktadır.”
Dünya hukuk tarihine geçecek ölçüde bir saçmalık değilse nedir bu? Sadece soyadları aynı olduğu için bir katil ile büyük bir şair arasında bağlantı kurma çabası nasıl bir hadsizlik, nasıl bir utanmazlıktır? Hukuk fakültelerine veteriner dekan atarsanız; avukat cüppesiyle mahkemeye baytar çıkar ve önce mahkeme heyetini sonra da koskoca bir milleti böyle salak yerine koymaya kalkar.
BAŞKAN BÜYÜK HATA YAPIYOR!
Galatasaray’da Fatih Terim ve taraftarın büyük kısmı Arda Turan’ı istiyor. Yönetim istemiyor. Saygı duyarım. Ama Galatasaray yönetiminin bu işi yönetme şekli hem çok çirkin hem de çok beceriksizce… Çıkıp en başından “Biz istemiyoruz kardeşim” demeye cesaret edemediler.
Fatih Terim’i öne attılar, “Hoca da istemiyor. Üç saat görüştük, Arda’nın A’sı geçmedi.” Hoca yılların kurdu, bu tuzağa düşer mi? Fatih Terim olayın aslını anlatınca yönetimin iletişim beceriksizliği ortaya çıktı. Başkan Cengiz, dün bu sinirle mikrofonların karşısına geçip asla söylememesi gereken sözlerle kendi hocasını hedef aldı.
Konuyu Arda’dan çıkardı, yönetim-hoca savaşına çevirdi. GS Başkanı’nın hocasına “Sayın Teknik Direktör” diye hitap etmesi ve basın önünde böyle bir polemik büyük hata.
