Sevgili dünlük, yaz mevsimi bir harita metod defteri olsa, ortanın sonuna geldik diyebilirdik. Temmuzun vadesi doldu, ağustosun ayak sesleri duyuldu. 40 dereceye yaklaşan sıcaklardan da anlıyoruz ki, bu ay işimiz zor. Biz bu sıcaklara alışkınız alışkın olmasına da, bir de artan vaka sayılarına gidiyoruz aklımız. Pandemiyle mücadelede 2. yılın içindeyiz. Birçok kayıp verdik. Çok büyük acılar yaşandı. Olanları tamamen aşabilmek için ise güveneceğim tek temel var. O da bilim. İki doz aşımı oldum.
Önceki gün açıklanan yeni vakaların %95’i aşı olmamış kişiler. Bu durum gösteriyor ki aşı, hem bireysel hem toplumsal bir sorumluluk. Hayatlarımıza eskisi gibi devam edebilmek, aşımızı olmamız gerekiyor. Sana önce ‘SEN’ lazım. Yoksa ne desem, ne öneri de bulunsam boş. Toplumsal sağlığın iyiye gideceği günler diliyorum. Bu hafta da çok sevdiğim Mordoğan’a götürüyorum sizi.
MORDOĞAN
Ege Denizi’ne sırtını dayamış, Karaburun ve Balıklıova’nın arasında kalmış, bir güzel Mordoğan. İsmindeki moru, topraklarında açan yetmiş çeşit mor çiçekten almış. İzmir merkeze 87 km uzaklıktaki Mordoğan’a bir saatte ulaşıyoruz. Yol nefis manzaralara sahip.
Döne döne indiğimiz yolların her biri minik lacivert bir koya bakıyor. Güneş yüzünü her döndüğünde, parlıyor su. Yanından yöresinden kardeş martılar geçiyor. Suyu bol bereketli bu deniz balık kaynıyor. Güzelliğini bilen buralardan zaten ayrılamıyor. Yunan mitolojisinde de izine sıklıkla rastlanan Mordoğan’ın ünlü Narcissus Efsanesi’ne ev sahipliği yaptığı biliniyor. Hatta tıp bilimindeki narsisizm terimi, mitolojik kahraman Narcissus’tan geliyor.
Rivayet olunur ki, Narcissus, bir kızın aşkını acımasızca karşılıksız bırakıp,tanrılar tarafından cezalandırılınca, bir gün su içmek için eğildiği esnada, suda yansıyan yüzünü görüp, daha önce görmediği bu güzellik karşısında büyülenir ve kendine aşık olur. Bu andan sonra nehrin başından ayrılamayan Narcissus tüm ömrünü, yemeden içmeden kesilerek burada tüketir ve vücudu sonunda nergis çiçeklerine dönüşür.
MORDOĞAN’DA NE YENİR?
Yarımadanın yöresel mutfağı, Ege ve Akdeniz mutfağıdır. Mordoğan iskelede ve sahil şeridi boyunca bulunan balık restoranlarda, mis gibi deniz manzarası eşliğinde mevsimin taze balıklarını ve deniz ürünlerini afiyetle yiyebilirsiniz. Ayrıca köylerinde yetişen enginar, hurma zeytin, zeytinyağlılar, salatalar, otlar, yeşillikler ve mezeler de nefistir. Benim gibi farklı lezzetlerim peşindeyseniz, sübye yumurtası güveci, balık köftesi, tuzda lagos, midye kızartması, midye dolma, asma yaprağında barbun, şevketibostanlı levrek, sardalya buğulama, kefal pilaki ve adabeyi balığı çorbasını da denemenizi öneririm.
NEREDE YÜZÜLÜR?
- Manal Plajı
- Kocakum Plajı
- Ardıç Plajı
- Ayıbalığı Koyu
- Mordoğan Kaynarpınar