Giriş
Lohusa sendromu, yeni anne olmuş kadınların korkulu rüyasıdır. Uykusuzluk, acemilik ve stres, anneyi doğum sonrası depresyonuna itebilir. Lohusa sendromuyla başa çıkmanın en iyi yolu, bebekle kurulacak bağdır. Bunun için de en etkili yöntem, bebeği emzirmektir. Çevresel faktörlerle anne strese girdiğinde, maalesef ilk olarak sütünü etkiler. Bu yüzden annenin rahatlatılması hem anne, hem de bebek için çok önemlidir. Lansinoh tarafından yapılan “Emzirme Araştırması 2014” kapsamında, annelere neden emzirmeyi seçtikleri sorulduğunda, araştırmaya katılan tüm ülkelerde, annelerin büyük bir çoğunluğu “Bebeğimin sağlığı için” yanıtını vermiş.
Lansinoh Türkiye Pazarlama Müdürü Derya İşçioğlu “Bazı annelerde bu stres seviyesi normalin üzerinde yaşanabiliyor. Doğum sonrası depresyon olarak adlandırılan bu süreç aileler için çok yıpratıcı olurken, anne ile bebek arasındaki o ilk güçlü bağın kurulmasında da problemlere neden olabiliyor” diyor. “Doğum sonrası depresyonu emzirme sürecini de çok olumsuz etkiliyor. Annenin stres seviyesi hormonal düzenini negatif etkileyerek sütün azalmasına hatta kesilmesine neden olabiliyor. Anne bebeği görmek hatta ona dokunmak bile istemeyebiliyor.” Annelerin bebeklerini emzirirken büyük bir rahatlama hissettiğini belirten ve bunun nedeninin emzirme sırasında salınan oksitosin hormonu olduğunu söyleyen Derya İşçioğlu; “Oksitosin hormonu kasların kasılarak sütün dışarı çıkmasını sağlar, annenin rahminin toparlanmasına yardımcı olur.
Bunun yanında birçok araştırma gösteriyor ki; oksitosin aynı zamanda rahatlama sağlıyor” diye açıklıyor. Bebeklerinin sağlığı için emzirmeyi seçen annelerin oranı en yüksek Brezilya’da yüzde 91, en düşük Fransa’da yüzde 76. Türkiye’de ise “bebeğimin sağlığı için emziriyorum” diyen annelerin oranı yüzde 89. Araştırma yapılan tüm ülkelerde annelerin çok büyük bir bölümü kendileri emzirmiş olsalar da olmasalar da “emzirmek bir bebeği beslemenin en doğru yoludur” diyor. Türkiye’de ise bu oran yüzde 96.8.
HAYAL GİBİ BİR YER...
Etkinlik diye inleyen çocukları haftasonu oradan oraya gezdirmekten bunalan anne babalar için hayal gibi bir yer keşfettim. Şu çocuklarda nasıl bir enerji varsa, uyandıkları dakikadan itibaren 3 milyon çeşit etkinliğe gitseler gıkları çıkmıyor ve bu sırada geride sinirleri yıpranmış anne babanın posası kalıyor.
Düşünün ki haftanın 7 günü, 09.00-20.00 saatleri arasında, 1500 m2’lik bir alana kurulmuş, Fransızca ve İngilizce bilen oyun ablaları ve ağabeyleri eşliğinde, tırmanma, yoga, yemek workshopları, sinema bölümü gibi orijinal konseptteki oyun odalarında çocuklar keyifli vakit geçirirken, siz de çayınızı, kahvenizi, bilgisayarınızı alıp, bir başka alanda sessizliğin tadını çıkarabilir ya da isterseniz yoga yapabilirsiniz.
Pique Family Club’ın hikayesi de çocuklarını istediği zaman bir yere bırakamayan bir annenin hikayesinden ortaya çıkmış aslında.
Bir göz atmanız için: www.piquefamilyclub.com ve keyfini çıkarabilmeniz için
Tel: 0212 273 29 58
CANIMIZ SIKILDI
Kızlara sürekli evde bir etkinlik bulmaktan fenalık geldiği bir gün, eğlence kavanozu yapmaya karar verdim. Bir dergide okumuştum sanırım; küçük kağıt parçalarına evde yapabilecekleri çeşitli etkinlikler yazıp, katlayıp boş bir kavanoza atıyoruz. Sonra çocukların canı sıkıldığında bu kavanozdan bir kağıt çekmelerini istiyoruz. Çıkan kağıtta yazan etkinliği evde uyguluyoruz. Neler yazabiliriz? Saklambaç, resim, suluboya, hamurla oynamak, evcilik, araba yarışı, tamircilik, yap boz ve aklınıza gelen her türlü ev içi oyun...
Geçenlerde yeni bir oyun bulduk. Harfleri yeni yeni öğrenmeye başlayan kızlarla hem harf pekiştirmek, hem de kelime haznelerini geliştirmek için isim, hayvan, şehir oyununu yazı yazmayı bilmedikleri için sözle oynadık. “Şimdi bana A harfinden bir şehir söyleyin bakalım”, “Ankara olabilir mi anne?” İşte böylece hem şehir isimlerini öğreniyorlar, hem de yeni şehirler öğreniyorlar. Üstelik biz de onlarla birlikte sıkılmadan ve eğlenerek saatlerce oynayabiliyoruz.
ETKİNLİK KUŞU
Pera Eğitim, 18 Ocak 2015’e kadar Polonya- Türkiye diplomatik ve kültürel ilişkilerin 600. yıldönümü kutlamaları kapsamında hazırlanan Polonya Sanatında Oryantalizm sergisine yönelik çeşitli atölye çalışmaları düzenliyor. “Atölye Polska! Polonya Sanatını Keşfediyoruz” adlı eğitim programında çocuklar önce sanatçı ve eğitmen Leyla Sakpınar eşliğinde sergiyi geziyor, ardından atölyede çeşitli malzeme ve tekniklerle farklı projeler gerçekleştiriyorlar.
Bu kapsamda gerçekleşecek Üç Boyutlular çalışmasında; sergideki resimleri inceleyerek en çok ilgilerini çeken canlıyı seçecek olan çocuklar, önce bu canlının çizimini yapacak daha sonra da farklı malzemeler kullanarak bu çizimi üç boyutlu hale getirecekler.
Atölye programında yaş grubu 4-6.
Tarihleri: 4 Ocak Pazar ve 18 Ocak Pazar saat 12:20-14:20
Tel: 0 212 334 99 00
