Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, canlı yayında Türkiye'nin koronavirüse karşı aldığı tedbirleri bir bir sıraladı. Türkiye birçok ülkenin yapmadığını yaptı. Hızlıca önlemler alındı, insanlar bilgilendirildi. Yapılması ve yapılmaması gerekenler madde madde anlatıldı, paylaşıldı. Fakat şu sözü söylemekten alıkoyamadım kendimi: Her şeyi devletten beklememek lazım.
Markette makarna ve kolonya reyonlarını boşaltmakla olmuyor bu işler.
Dün göndermem gereken bir kargom vardı. Kargo firmasına gittim, işlem sırasının gelmesini beklerken yan tarafta bir kadın dikkatimi çekti. Bir elinde telefon, diğer elinde kargo paketi, yavaş yavaş, keyfini bozmadan ve başkasının hakkını gasp ederek paketleme yapıyordu. Ne adres yazmış ne telefon numarası... Belki de Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının açıklandığı günün sabahı koştur koştur gidip kolonya stoğu yapmıştır. Ama durumun farkında değildi maalesef.
Bahsettiğim kadın kargo poşetini hazırladı, bantlama kısmına geçince şoka girdim izlerken. Kargo firmasına ait bandı makasla kesmek veya eliyle koparmak yerine dişleriyle kopardı. Koskoca bandı ağzına sokup sokup kesti dişleriyle. Kim bilir kaç kişinin eli değdi o banda, kim bilir kaç kere yere düştü. Ve ondan sonra da kaç kişi o bandı eline aldı kim bilir.
Hal böyleyken insan ister istemez şunu soruyor kendine: O bandı ağzına soktuktan sonra eline günde bin defa kolonya döksen ya da bin kere dezenfekte etsen ne olur? Bu sadece bir örnek tabii.
Uzmanlar ve yetkililer daha nasıl anlatsın yapılması gerekenleri, alınması gereken önlemleri? Koronavirüsün nasıl yayıldığı günlerdir bangır bangır televizyonda yayınlanıyor, Twitter’da paylaşılıyor. Hiç mi okumadınız, hiç mi izlemediniz?
Bu rahatlıktan ben de istiyorum. Hakikaten çok tuhaf varlıklarız. Bir yandan koronavirüse karşı önlem olarak marketlere koşup kolonya alıp, makarna raflarını boşaltırken, diğer yandan günde bin kişinin elini sürdüğü bandı dişlerimizle kesecek kadar tuhafız hem de!
Koronavirüse kafa tutanlar
Şeyma Subaşı ve sevgilisine ne demeli peki! Haberleri okumuşsunuzdur. Yurtdışından Türkiye’ye geldikten sonra “14 gün evde kalma” kuralına uymayarak birçok davete katılan çifte tepki yağdı. Gelen tepkiler üzerine Şeyma Subaşı "Guido yaklaşık 1 aydır İtalya'da bulunmadı. Beraber Courchevel'deydik. Sonrasında kendisi Tel Aviv'e geçti. 2 hafta orada karantinada kaldı. Testleri yapıldı. Ve sonra buraya uçabildi. İtalyan pasaportu taşıyor olması, İtalya'dan gelmiş olması anlamına gelmiyor" açıklamasını yaptı.
Neyse ki Sağlık Bakanlığı hemen harekete geçti. Şeyma Subaşı ile Guido Senia'ya koronavirüs testi yapıldı, sonuçları negatif çıktı. Çift 14 gün evden çıkmama şartıyla eve gönderildi. Subaşı Instagram hesabından yaptığı paylaşımda: "Sağlık Bakanlığı'nın koronavirüs salgınını önlemek için aldığı önlemler kapsamında biz de bir akşam misafir edildik. Ülkemizin sağlığı için verdikleri mücadele ve bize gösterdikleri misafirperverlik için teşekkür eder, tüm sağlık camiasının 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlarım" dedi.
Bir diğer çift ise Kenan Doğulu ve Beren Saat çifti… Dünyayı etkisi altına ve binlerce kişinin ölümüne neden olan koronavirüse kafa tutup geçtiğimiz hafta Londra'ya tatile gitmişti. Türkiye'ye döndüklerinde Kenan Doğulu 14 gün evde izole olması gerekirken gezmeye çıkmıştı.
Uyarılara rağmen izdiham yaşandı
Koronavirüs tedbirleri kapsamında kalabalık alanlardan uzak durulması uyarısı yapıldı, yapılıyor. Tüm uyarılara rağmenSivas'ta yaşanan olay insanlarımızın koronavirüs karşısında ne kadar cesur(!) olduğunu gözler önüne serdi.
Sivas'ta ev eşyası satışı yapmak üzere açılışı yapılan mağazada izdiham yaşandı. İndirimli ürünlerden faydalanmak isteyen yüzlerce kişi açılış saatinden önce iş yeri önünde toplandı. Kapıların açılmasıyla birlikte mağazaya akın ettiler. İzdiham nedeniyle bazı vatandaşlar ezilme tehlikesi geçirdi. Ürün almayı başaranlar ise kasada kuyruk oluşturdu. Kalabalık alanlardan uzak durulması yönündeki uyarılara rağmen yaşanan bu görüntüler gerçekten şaşırtıcıydı.
Sivas’ta gün içinde bu manzaraya tanıklık ettikten sonra Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Twitter hesabından, Türkiye’de koronavirüs vaka sayısının 18’e yükseldiğini açıkladı. Bakan Koca, "Yeni vaka sayısı toplam 12'dir. Bunlardan 2'si ilk vakamızın temas çevresindendir. Şu ana kadar toplam vaka sayımızsa 18'dir" ifadelerini kullandı.
Biraz daha mı ciddiye alsak artık koronavirüsü? “Bir şey olmaz”cılar yüzünden bu virüsün yayılması çok acı olmaz mı? Biz önlemimizi alalım “Tedbir bizden takdir Allah’tan” diyelim.
Türk tipi el yıkama
ABD'de yaşayan ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz yeni tip koronavirüse karşı alınması gereken tedbirleri anlattı birkaç gün önce. Tekrar hatırlatmakta fayda var. Öz "En yüksek risk altında olanlar yaşlı insanlar. Astım, diyabet, kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlığı olanlar da ciddi bir enfeksiyon geliştirme riski altında” dedi.
Öz, virüs önlemlerini ise şöyle sıraladı:
- Yeterli uyuyun (7 saat gece uykusu).
- Düzenli egzersiz yapın.
- Soluduğunuz havayı nemlendirin.
- El sıkışmayın.
- Yüzünüze dokunmayın.
- El yıkama süresini 3 kata çıkarın.
- En az yüzde 60 alkol içeren el dezenfektanlarını kullanın.
- Turunçlar ve böğürtlen gibi vitaminleri yüksek olan meyve ve yeşil yapraklı sebze tüketin.
- Grip aşısı olun. Nisan ayına kadar olabilirsiniz. Mevsimsel semptomlar Kovid-19 ile karışmasın diye hiç olmazsa grip aşısı olun.
Mehmet Öz ABD'de yayınlanan bir programa katıldı ve ABD'lilere koronavirüs salgınını önlemek için 'Turkish Twist' adını verdiği el yıkama yöntemini anlattı. Yani Türk tipi el yıkama...
Pek çok insanın ellerini yanlış bir şekilde yıkadığına dikkat çeken Dr. Öz, "El yıkarken asıl önemli olan parmaklarınızı etkili bir şekilde yıkamaktır" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
Çünkü yüzünüze onlarla dokunursunuz. Ellerinizi açtıktan sonra Turkish Twist yapın ve parmaklarınızı avuçlarınızla sıkıştırarak ovmaya başlayın. Ardından başparmaklarınızı tek tek ovun. Bize bu yöntemi tıp okulunda da gösterdiler. Sonrasında avuçlarınızı ovun, 20 saniye sürmeli. Ardından ellerinizi kurutun.
SARS virüsünü bitiren bilim insanı tarih verdi
Çin’in Vuhan şehrinde ortaya çıkan ve çok kısa süre içerisinde tüm dünyayı etkisi altına alan binlerce kişinin ölümüne neden olan koronavirüs ile ilgili yüreklere su serpen açıklama bilim insanı Zhong Nanshan'dan geldi.
Çin'in koronavirüs uzmanı ve 2003 yılında SARS salgınını ilk keşfeden bilim insanı olan Zhong Nanshan salgının dünya genelinde haziran ayında sona ereceğini açıkladı. Nanshan, yeni vaka sayılarının daha da düşeceğini belirtti.
Buna inanarak biraz daha sabır ve biraz daha özen göstermek çok zor olmasa gerek.
Geleceğimiz elimizde. Hepimiz üzerimize düşeni yapalım. Bazı alışkanlıklarımızdan ve zevklerimizden bir süre için vazgeçelim.