Her cumartesi bu köşede sizinleyim. Arkadaşlarınızla, ailenizle problem yaşıyorsanız, hayattan zevk alamıyorsanız, bazı kişileri affedemiyor ya da unutamıyorsanız, öfkenize yenik düşüyorsanız bana yazın. Sorunlarla birlikte başa çıkalım.
SORU: Arkadaş ortamında tanıştım. O günden sonra her gün aradı, sohbet ettik. Farklı şehirlerde yaşadığımız için telefonda görüştük. Bir hafta sonra aşkını ilan etti. Ben 40, o ise 55 yaşlarında. Artık hislerimizi, isteklerimizi bilecek yaştayız. Tanıştığımızda çocukları olduğunu öğrenmiştim ama evli olup olmadığını bilmiyordum. Umut vaat edecek bir konuşma da yapmadım.
Arkadaşça başlayan konuşmalar onun beklenmedik atağıyla şekil değiştirdi. “Evli değilsin değil mi” diye sorunca cevabı, “Evliyim” oldu. Ayrı evlerde yaşadıklarını ve evliliğinin çocukları nedeniyle kağıt üstünde kaldığını anlattı. “İlişkimiz başladıktan sonra rahatsız olursan ayrılırız” diye de ekledi. O an çok üzüldüm. Yine de kırıcı bir söz sarf etmek istemedim. Böyle bir ilişkiyi istemediğimi kibarca belli ettim. Bir erkek gerçekten değer veriyorsa sevdiği kadını bu duruma düşürmek ister mi? Kendi kızına yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına nasıl yapıyor? Uzun zamandır etkilendiğim tek erkekti. Yanlış mı yaptım diye de düşünmüyor değilim. RUMUZ: HAYALDİ
CEVAP: Düşünme ve yoluna devam et. Başka bir kadın hayatına girdi diye ayrılıyorsa, aynısını gün gelir sana da yapar. Sonuçta ayrı evde yaşıyor olsa da evli biri. Günaha girmenin ötesinde aldığın riskleri de düşün. Değerlerine karşı gelmek en kötüsü. Bırak başkalarını, sen bu durumu aşka yakıştırıyor musun?
MASUM BİR ÖPÜCÜK
SORU: İş yerinden iyi anlaştığım bir erkek arkadaşım var. Evine film izlemeye çağırdı. Daha önce o da bana gelmişti. Arkadaş olduğumuz için duygusal bir olaya girmedik. Ama son gittiğimde farklı davrandı. Ablası yaşındayım ama birlikte olmak istedim. Neyse ki durmayı becerebildim. Şimdi kendimi kötü hissediyorum. Utanıyorum. Eskisi gibi de davranamıyorum. Bu durumu nasıl düzeltebilirim? RUMUZ: ŞEYTAN UYMA
CEVAP: Böyle durumlara maruz kalmamak için evine çağırmayacak ve evine gitmeyeceksin. Kendinden emin olsan da başkalarından olamazsın. Sonra iyi olan arkadaşlık da bozulur. Bu kişiye olan duyguların karışmış. Önce bunu düşün. Hayatındaki yeri ne? Bu yer kalbinle uyumlu mu? Değilse ne yapman lazım? Fiziki olarak yaşadığın bir zaaf mı? Dürüstçe cevap ver.
ONU KAYBEDERİM DİYE SEVDİĞİMİ SÖYLEYEMİYORUM
SORU: Altı ay önce tanıdım onu. İşlerimiz nedeniyle sık görüşemiyoruz. Ancak güzel bir iletişim kurduk. Hayatımda gördüğüm en sevgi dolu erkek. Kibar ve saygılı. Pek çok ortak noktamız var. Bir araya geldiğimizde o kadar mutlu oluyoruz ki. Fakat daha ileri gidecek bir adım atmıyor. Ben de ilgimi aşırı belli edecek tavırlarda bulunamıyorum. Uzun süredir bir sevgilisi olmadığını öğrendim. Ama hayat akıp geçiyor. Aşkımı söyleyip onu kaybetmektense, onunla arkadaş kalıp yalnız olmayı tercih ederim. O kadar tutuldum. Doğru mu yapıyorum? RUMUZ: LOVE
CEVAP: Yaşam senin seçimlerinden oluşuyor. Belli ki bu kişiye hissettiklerin samimi, saf ve bir o kadar da değerli. Zaten böyle bir durumda aşkını sözlerle ilan etmeye gerek yok. Gözlerin belli ediyordur. Ondan bir hareket gelmediğine göre yapacak bir şey yok. Kaybedeceklerinin muhasebesini güzel yapmışsın. Onunla iletişimine zarar verme ihtimali olan girişimi tercih etmiyorsun. O zaman kararının arkasında ol.
KİM BİLİR ŞİMDİ KİMİNLE?
SORU: Kız arkadaşımdan ayrılalı bir ay oldu. Çok özlüyorum. Tenini, dokunuşunu, sarılışını. Çok da kıskanıyorum. Ya şimdi hayatında bir erkek varsa, ona sarılıyorsa, öpüyorsa... Çıldıracak gibi oluyorum. Telefonlarıma cevap vermiyor. Mesajlarımı engelledi. Ne yapacağım, nasıl ulaşacağım ve nasıl ikna edeceğim onu? RUMUZ: AYRILIK
CEVAP: Seninle iletişimi tercih eden bir kişiyi ancak ikna edebilirsin. Bu kişi şu an için istemiyor. Üzerine gittikçe de istemeyeceğine emin olabilirsin. Sevginde saygı da olmalı. Bunu istememesine saygı duyup kabul etmelisin. Yokluğunda aklına ilk gelenin onun başkasıyla birlikteliği olması konusunu bir daha düşün. Seni bu kadar kıskançlığa iten, senaryolar yazdıran ne?
AYNI ANDA İKİ KİŞİYİ SEVİNCE...
SORU: İki erkekten aynı derecede hoşlanıyorum. Bu durum çok yorucu. Sevgilileri değilim henüz ama görüşüyorum, tanımaya çalışıyorum. İkisiyle de ilişkinin adını koymadığımız için rahatım. Yani kimseyi aldatmıyorum. Nasıl bileceğim hangisinin bana en uygun olduğunu? RUMUZ: KUMAR
CEVAP: Onları değil belki ama kendini aldatıyorsun. “Aynı derece” derken belli ki senin ölçü birimin bozulmuş. Adını koymasanız da, ikisinde de beklenti yaratıyorsun. Birini seçeceksin. Peki diğerinin kalbi? Umut vermek, beklenti yaratmak... Ve sonra da “Seni beklemeye alıyorum” demek ne kadar doğru? İlişki risk almaktır. Gönül, eğer doğru kişiyse zaten birini seçer, ikinciyi gözü bile görmez. Bunları bir düşün. Bir de sana aynı hareket yapıldığında kendini nasıl hissedeceğini...
09 Aralık 2017, Cumartesi 05:00
Haberin Devamı