Bem-vindo mister

Öğrendik ki 1 aydır Beşiktaş’ı izliyorsunuz. Rizespor maçını da canlı takip ettiniz. Hangi mevkilere, nasıl bir oyuncu tercihi yapacaksınız apaçık belli. Mister. İki yıldır BBC FIRST kanalında “FATHER BROWN” adlı bir diziyi takip ediyorum. Dizideki papaz tıpkı bir emniyet görevlisi gibi tüm faili meçhul cinayetleri çözüyor. Eğer Beşiktaş’ın bilinen sorunlarına acil çözüm bulursanız taraftar sizi bağrına basar, saygıda kusur etmez. Kariyeriniz, babacan tavrınız her Beşiktaşlı gibi beni de umutlandırdı.

Gördüğünüz takım bu. Tek dişi kalmış canavar gibi bir Türkiye Kupası ve kovalayabileceği bir lig 3’üncülüğü var. Sizi can kulağı ile dinledim. Savaşan bir Beşiktaş kadrosu ve tribündeki muazzam korosu ile taraftar yanınızda olacaktır. Mister; gördünüz Semih’i, Demir Ege’yi, Talha’yı, Gedson’u, Rashica’yı. Bu çocuklar bir kaç dokunuşunuzla iskeleti sağlayacak gençlerdir. Eleştiri olacak.

69 yaşına kadar futbolun içindesiniz. Burada da eleştirileceksiniz. Beşiktaş’ın masalcı adamlarına inanmayacağınız aşikar. Sosyal medyada herkes takım yapıyor, oyuncu satıyor, alıyor. En iyi futbolu onlar biliyor. 1,5 yılda Beşiktaş’a her değerli katkınız futbol yaşantınızda göremeyeceğiniz kadar sizi mutlu edecektir. Ne yazarsam yazayım, Quaresma, Pepe, Simao sizi buraya yolladığına göre hoş geldiniz. Mister, mister derken maçı da unuttum zannetmeyin. Tribündeki varlığınız da bir etki ve katkıdır. Ama unutmayın kenardaki adam Serdar Topraktepe bu gençlerin mimarıdır. Ara, sıra ona da sarılın. Bem-Vindo (Hoş geldiniz) Mister.