Gidecekler artıyor

Herhangi bir futbol adamı Beşiktaş’ı izleyip, Ersin, Joao Mario, Masuaku hariç içerdekilerden birini almak için maça gelse, “Allah beni kahretsin” deyip harcadığı vakte isyan ederdi. Stat zaten futbol değil, uçurtma uçurmak üzere yapılmış, rüzgar sörfüne de müsait bir alan. Hani bir de Anadolu Yakası’nda gelen biriyseniz maçtan sonra eve değil direk işinize gidersiniz. 12 bin taraftarın maça ilgi göstermesinin altında ise bir Beşiktaş aşkı olduğunu düşünüyorum. Bir bidon salep içseler dönüşte ancak kendine gelebilirler. Chamberlain’e bakıyorum, top, forma, konç ve kramponu ondan soyutlanmış. “Ben senden aldığım Chamberlain’in parasını ödeyemiyorum, geri vereyim” deseler bile kimse almaz. Solskjaer kenarda çaresiz ve donuk gözlerle çıkardığı 11’ini izliyor. Bir yandan da göndereceklerin listesini yapıyor. Baktı ki rotasyon hedefini bulmuyor, yavaş yavaş eski kadrosuna döndü. Muçi tam arsa futbolcusu. İkili mücadeleye girmez, prese gelmez, önünü boş bulursa akar. Golü de böyle attı. Kırklarelispor’a hocası Ahmet Duman çok şey katmış. Beşiktaş’ın isminden ürkmüş olabilirler ki fazla rakibe batamadılar. Gruba kalmaları zaten büyük işti.