Bizim için geleceğe bakmak o kadar zor ki. Ekranlarda 2008 yılında Hırvatlarla oynadığımız maç. Tekrar üstüne tekrar. Hırvatistan o şampiyonadan sonra bir dünya ikinciliği, bir de üçüncülüğü almış. Biz hiç bir halt olamamışız. Muhabir soruyor Dalic’e, “Çok yaşlandı takımınız. Hiç genç oyuncunuz yok, “Hırvatistan Teknik Direktörü yanıtlıyor, “Ülkemiz 3.5 milyon, sizin 80 milyon nüfusunuz var.”
Sorun burada zaten. Bizden zehir gibi oyuncular çıkıyor, üstelik alt liglerden de sürekli oyuncu fışkırıyor, ama tercih edilen hoca türünde sıkıntı var. Almanlar’ın U19 hocasını Milli Takım’ın başına getirdik. Bizim oyuncu demez mi, “Yahu bizi Almanlar’ın alt ligindeki adam mı hazırlayacak Avrupa Şampiyonası’na?”
Ne açıdan bakarsan bak içler acısı bir durum. Hırvatistan’ı bütün bunlar olurken nasıl yenersin. Yenmişsin ama hangi hocalarla mağlup etmişsin ona bak. Sonra Kuntz kalkıyor, “Biz favori değiliz” diyor. Arkadaş burası Türkiye, “Poker oynamıyoruz, futbol oynanıyor, futbol!” Türkiye oynadığı her maçta favoridir.
Hele içerde oynuyorsa. Harika bir Milli Takım, muazzam bir jenerasyon var elimizde. Ermenistan’ı yenerken zorlandık, bu anlayışla Hırvatistan’ı nasıl yenecektik?