Giriş
Kemerlerinizi bağlayın. Ya da bağlamayın rahat oturalım. Bu köşede Instagram profiline sıkıştırılan, kimsenin hayal kırıklığına uğramadığı, mutsuz olmadığı, her şeyin yolunda gittiği ‘müthiş’ hayatları konuşuyoruz. Posta-Portre’nin bu haftaki konuğu Danla Bilic.
INSTAGRAM TAKİPÇİN KADAR KONUŞ!
Instagram kullanıcısı olup da Danla Bilic’in adını duymayan kalmamıştır sanırım. Takip etmeseniz bile fotoğraf ya da videoları keşfetinize mutlaka düşmüştür. Tam 5 milyon 800 bin takipçisi var. O, 21’inci yüzyılın en popüler mesleği olan, YouTuber ve fenomenliğin hakkını verenlerden biri. “Hakkını vermek” demek zorundayım, çünkü düşününce eleştirmeyi bıraktım ve yaptıkları işin hiç de kolay olmadığını anlamaya başladım.
X kuşağının tam da anlam veremediği, Y kuşağının anlamak için çabaladığı bir iş yapıyorlar ve bu işten binlerce midir milyonlarca mıdır bilmem, yığınla para kazanıyorlar. Kaliteli ya da kalitesiz olması fark etmeksizin içerik üretmek oluyor sanırım bu işin tanımı. Biz onları anlamaya çalışırken, baby boomer kuşağından olan İlber Ortaylı, YouTube’da program yapmaya başladı bile. Ohooo ölmüşüz biz!
Eskiden popüler olan çoğu iş, emek gücü değişmese de giderek itibarsızlaştı. “Instagram takipçin kadar konuş!” modu diye bir durumla karşı karşıyayız. Danla Bilic’i bugün, Serenay Sarıkaya’nın ardından Head&Shoulders’ın yeni yüzü yapan şey, kainat önderi olması değil Instagram’daki takipçi sayısıdır. Saçları çıtçıtmış, kaynakmış hepsi hikaye… Enteresan bir algoritma…
GELİŞİM GÖSTEREN BİR GUSTO
Çektiği makyaj videolarıyla başladı her şey. Samimi görünen, aklına geleni söyleyen ve pek de nazik olmayan biriydi. Instagram’ını incelerken, görünüşünün de tavrının da hayli değiştiğini fark etmemek mümkün değil. Artık daha sakin ve ölçülü görünüyor. Bu şöhretin ağırlığı mıdır, bilemem. Profilini de bir güzel düzenlemiş. O, eski halinden pek eser yok şimdi…
(Eğer aklınızda bir melodi çalmaya başladıysa onu hemen uzaklaştırın.) Estetiğe karşı olmamakla birlikte, Danla’nın estetik olayını biraz abarttığını düşünüyorum ama insanın kendini en beğendiği formata getirme çabası da hepimizin en doğal hakkıdır. Ünlü olduğunu düşündüğüm bir düşünürün de dediği gibi, “Herkesin hayatına kimse karışamaz!” Bitti.
Danla’nın zaman içinde gustosunun geliştiği görmek bence umut verici. Geçen sene Maybelline New York, sayesinde Gigi Hadid’le bir araya gelmesi hoş bir olay. Umarım hayattaki tüm şansını bunun için kullanmamıştır. Görüyoruz ki tabii ki kullanmamış!
ÜZÜCÜ BİR TAKLİT!
Paylaşımların kalitesine söyleyecek hiçbir lafım yok. Överek de vakit harcayamam. Paylaşımlarının altına yazdığı şakalı gibi sözler kusursuz fotoğrafların kasvetini biraz dağıtıyor. Ancak görmez olaydım dediğim bir şey var: Geçen hafta dünyaca ünlü tasarımcı Dilara Fındıkoğlu hakkında yazmıştım.
Bella Hadid, Dilara Fındıkoğlu’nun tasarımı olan; maskulen bir takım ve ‘Dilara’ yazan, ikonik incili kemeri takmıştı. Danla da geçenlerde; ‘Danla’ yazan ve son derece kalitesiz duran incili bir kemer takmış ve maskulen sayabileceğimiz bir takımla poz vermiş. Maalesef üzücü bir taklit olmuş. Alın size ‘hayaller vs. hayatlar’ dilemmasına bir örnek daha…
Instagram Notu: 8/10
