Dünya’mızın gerçek sahipleri ormanlar, küresel iklim değişikliği nedeniyle zor günler geçiriyor. Türkiye’den ve Dünya’nın dört bir yanından orman yangınları haberleri alıyoruz. Yeşilin binbir tonuna ve çeşit çeşit hayvana ev sahipliği yapan ormanlarımızın akıbeti insanlığın vicdanına kaldı. Oysaki yaradılışın başlarında hal böyle değildi. Var olmak için insan doğayı, doğa da insanı seçti. Ancak insanın tüketim hırsı, devletlerin yanlış politikaları doğa ile insan arasındaki gizli ve kadim anlaşmayı bozdu. Umarım doğa, en kısa sürede insanlığı affeder. Minik bir hatırlatma: Biz doğayı korursak doğa da bizi korur. Barışmak için bir adım atmam gerekirse: Sevgili Doğa Ana; seni seviyorum, özür dilerim, lütfen beni affet, teşekkür ederim… Bizlere ilham olması için karşınızda Dünya’nın birkaç güzel ormanı…
Sagano Bambu Ormanı, Japonya
Ormanın şarkısı
Kyoto’nun eteklerinde büyüyen bu bambu korusu, Japonya’nın ilgi çekici yerlerinden biri. ‘Ölmeden önce görülecek yerler’ listeniz varsa bu bambu ormanını mutlaka ekleyin. Yürüyüş yollarının yanında yükselen yüzlerce bambu yol boyu size rehberlik edecek. Rüzgar estiğinde ormandan çıkan sesler sizi, bu gezegenin hâlâ huzurlu bir yer olabileceğine inandıracaktır. Ancak burası son derece popüler ve turistik bir yer olduğundan, turistlerin çıkardığı gürültüden, ormanın bize sunduğu melodik sesleri duymak zor. Bu nedenle, yoğun olmayan saat ve günlerde ziyaret etmeye çalışın.
Amazon Yağmur Ormanları, Latin Amerika
Dünya’nın en zengin ormanı
Amazon Yağmur Ormanı, tek başına, Dünya oksijenin yüzde 20’sini üretiyor. Dünya’nın biyolojik olarak en zengin ormanı. Dünya’daki bitki ve hayvan türlerinin yaklaşık yüzde 10’u Amazon Yağmur Ormanları’nda yaşıyor. Bilim insanları Amazon Yağmur Ormanları’nda yaşayan yüzlerce türün hâlâ daha keşfedilmemiş olduğunu düşünüyor. Burası aynı zamanda iklim stabilizasyonu için dünyanın en önemli ormanlarından biri. Hayli sosyal bir orman kendisi; Brezilya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Bolivya, Guyana, Surinam ve Fransız Guyanası olmak üzere dokuz ülkenin sınırları içinde bulunuyor.
Daintree Yağmur Ormanları, Avustralya
Dünya’nın sırlarını saklıyor
Avustralya’nın Queensland eyaletine bağlı olan Daintree, Dünya’nın en eski yağmur ormanlarından biri. Bilim insanları burada bulunan dinozor fosilleri ve ilkel bitki türleri sayesinde dünyanın oluşumuna dair pek çok bilgiyi elde edebilmişler. Adeta Dünya’nın sırdaşı. Daintree, Avustralya'daki kelebek türlerinin yüzde 90'ına, 10 binlerce böcek ve yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapıyor.
Goblin Ormanı, Yeni Zelanda
Masal gibi…
Burası sis ve yağışa meyilli olduğu için ağaçlar fotoğrafta gördüğünüz gibi hep yeşil yosun kaplı. İnceden ürkütücü bir havası olsa da bana daha çok sonu güzel biten masalları anımsatıyor.
Hallerbos Ormanı, Belçika
Çiçekten battaniyesi var
Brüksel’in 20 kilometre güneyinde, Flanders ve Valon Bölgesi arasındaki sınırda yer alan Hallerbos Ormanı renkleri ve dinginliğiyle büyüleyici… Ülkesi, ormanının değerini biliyor ve ona gözü gibi bakıyor. Baharın başlangıcını milyonlarca bluebell çiçeğiyle selamlıyor. Dünya atmosferine katkıda bulunan, vahşi tavşanlar ve geyiklerle dolu bu uçsuz bucaksız ormanı mutlaka görün. Hem çok uzakta da değil.
Monteverde Bulut Ormanı, Kosta Rika
Bulutlarla arkadaş bir orman
Bu ormanın yaklaşık yüzde 90’ına henüz insan eli değmemiş. Deniz seviyesinden binlerce metre yükseklikte olduğu için yılın birçok günü bulutlarla birlikte görülüyor. Bulutlarla arası iyi olmalı…