Ricky Gervais'in yazıp yönettiği Netlix'in geçen yıl ilk sezonu yayınlanan mini serisinin ikinci sezonu geldi.
Çok sevdiği karısı Lisa'yı kanserden kaybeden, bir gazetede yerel muhabirlik yapan Tony'nin hikayesine odaklanmaya devam ediyoruz. İlk başta Tony'nin negatif enerjisi, kabalığı ve aşırı dürüstlüğü etrafındaki herkesi mutsuz ediyor kaygısına kapılsak da, bize Tony'nin de insan olduğunu hatırlatıyor. Aslında etrafındaki insanları mutsuz etmiyor, herkes onun iyi olmasını istiyor. Ve Tony hayata devam etmenin yolunu kendi yöntemleriyle bir şekilde bulmaya çalışıyor. Zaman zaman intiharın eşiğinde geride kalmanın mı yoksa hayata veda etmenin mi daha zor olduğunu sorguluyor. Sonunda kendisini bu sorgulamada bencil olarak görüyor. Hayatın ona şans verdiğini hatırlıyor. Herkesin sınavları olduğunu, diğer insanların da sıkıntıları olabileceğini kabulleniyor ve bu sefer onlara el uzatıyor. Bunu da kendince süper bir güç olarak değerlendiriyor ve artık sadece hak edene hak ettiği gibi davranmaya karar veriyor.
Sevdiklerimizle yeterince vakit geçirebiliyor muyuz?
Zaman zaman geçmiş videolara dönüp Tony'nin karısıyla olan hatıralarını izlediğini görüyoruz. Bazı pişmanlıkları var. Utandığı ya da tembelliğinden her anını değerlendiremediğinden şikayetçi. Şimdi olsa onunla sadece 5 dakika geçirmeye bile razı. Sırf bu sebeple bile "Sevdiklerimizle yeterince vakit geçirebiliyor muyuz?" diye hayatımızı sorguluyoruz. Yeri geliyor üşeniyoruz, yeri geliyor utanıyoruz, içimizden gelen yapmak istediklerimizi yapamıyoruz. Fakat daha sonra bu pişmanlıklar bizi geçmişin gölgesinde bırakıyor.
Tony'nin yerel bir gazetede halkla ilgili yaptığı absürd haberler ise güldürürken düşündürüyor. Sosyal medyada görünmenin yükseliş gösterdiği günümüzde, insanların sadece görünür olabilmek ve gazetede ufacık bir fotoğraflarının yayınlanması için girdiği akıl almaz halleri izliyoruz. Bazen kendileri bile bunun gerçekten bir haber değeri olduğuna inanıyorlar. Aslında tek amaçları önemsenmek. Sahi neden bu kadar önemsenmek istiyoruz? Kendimize gereken değeri vermediğimiz için mi başkalarına kendimizi ispat etmek istiyoruz?
Mutlaka izleyin
Ricky Gervais'in profesyonel komedi geçmişinin ardından bu kara komedi geçişi, çıtasını hiç düşürmeden, başarısını bir kez daha ortaya koyuyor. Özellikle güçlü senaryosu, diyalogları ve alt metinleri hiç bıkmadan izliyor, hayatın içinden dersler çıkarıyorsunuz. Olayın yan kurgusundaki karakterlerse o kadar hayatın içinden ki hepsini benimsiyorsunuz.
Daha fazla detay vermeden hayatla ilgili birçok mesaj çıkarabileceğiniz, yer yer güleceğiniz, yer yer hüzünleneceğiniz dizinin geri kalanını sizin yorumlarınıza bırakıyorum, keyifli seyirler.