SESİ ÇIKMAYAN ÇOCUKLARA SES VEREN ROMAN
Demet Cengiz’in ilk romanı ‘Adımı Deniz Koydular’ birkaç gün önce çıktı ve şimdiden çok konuşuluyor. Elmalı Davası’nın tartışıldığı günlerde raflardaki yerini alan roman, aile içi şiddet, ihmal ve çocuk istismarını gerçek hikayelerden yola çıkarak anlatıyor.
ADI BİLE KOYULMAMIŞ BİR KIZ ÇOCUĞU
Romanın adı çok çarpıcı. Bu ismi seçmenizin özel bir nedeni var mı?
Elbette var. İsimlerimiz bizim kaderimizdir. Adımız bize verilir, tıpkı içine doğduğumuz aile, mahalle, şehir, ülke ve hatta kıta gibi... Kalabalık bir ailenin ikiz kız bebeği doğuyor. Biri irice, yaşayacağı kesin. Ona, Yeter ismini veriyorlar. Diğeri ise yaşama tutunamayacak kadar zayıf ve ona bir isim vermeye tenezzül bile etmiyorlar. Haftalar sonra bu kıza Deniz adı veriliyor. Adı bile koyulmamış bir kız çocuğu… Fazlalık çocuklara vurgu yapıyorum.
Romanda işlenen konular çok sert. Yazarken ne hissettiniz?
Bu, gerçek olaylardan esinlenerek kurguladığım bir roman. Biz korkunç olayların olmasından çok onların ortaya çıkmasından rahatsız olan bir toplumuz. Evimizin pis olmasını dert etmeyiz de görünmesini dert ederiz. Bu yüzden çöpleri halının altına süpürürüz. Sizin okumaya, benim yazmaya dayanamadığım korkunç olaylar bazı insanların başına geliyor. Bu onların hayatı! İçine doğdukları evde şiddet görüyorlar, istismara uğruyorlar, canlarını en çok onlara en yakın olanlarla onları en çok sevmesi gerekenler yakıyor. Ama ev temiz değil. Halının altı çöp dolu. Birinin halıyı kaldırıp çöpleri göstermesi gerekiyor ki gerçek bir temizlik olsun.
EV, EN GÜVENLİ YER DEĞİL
Çocukların aile içinde şiddete ve istismara uğraması her zaman fark edilemiyor da…
Aile, ev her zaman en güvenli yer değil. Zaten en zoru bir çocuğu kendi ailesine karşı koruyabilmek…