Güney ÖztürkHamburger cezası!

HABERİ PAYLAŞ

Hamburger cezası!

Rusya’ya ekonomik yaptırımlar başka bir boyuta taşındı. Netflix, Disney ve Warner Bros. yayınlarını durdurdu. McDonald’s, Starbucks, Coca Cola, Pepsi ticari faaliyetlerini askıya aldı.

ABD’de süpermarketler Rus votkasını raflardan çekti. New York Metropolitan Operası en beğenilen sopranosunu attı, Münih Filarmoni Orkestrası dünyaca ünlü şefi ile ilişiğini kesti. Eurovision, UEFA, FIFA Rusların yarışmalara katılmasını yasakladı. Londra’da, Boston’da okuyan Rus öğrenciler örtülü baskı görmeye başladı, hatta ‘sınır dışı edelim’ diyenler var. Kültürel boykot, Rusofobi, had safhada.

Haberin Devamı

FAST FOOD DİPLOMASİSİ

McDonald’s 1990’da ilk kez Moskova Puşkin Meydanı’nda kapılarını açtığında, dükkânın önündeki uzun kuyrukta bekleyen ve hamburger menüsüne bir günlük çalışma ücretini vermeye hevesli, 30 bin Rus vardı. Bunun adı fast food diplomasisiydi. Perestroyka ve glasnostun hamburger ekmeği arasına sıkışmış hali. Sovyetler’in Batı’ya tamamen açılışının simgesiydi. Başarılı da oldu.

Bu yaptırım furyasında McDonald’s 850 şubesini kapattı. Sadece bu şirkette 62 bin kişi çalışıyordu. Tedarik zinciriyle birlikte (çiftlik, fabrika, lojistik) 100 bin kişiye Rusya’da iş yaratıyordu. McDonald’s’ın kapanışı, Rusya’nın Batı’ya kapanışında son perdeydi. Putin bile bu kadarını beklemiyordu! Peki ambargolar kimi cezalandırıyor, Rus halkından başka. Dünyada ambargolar karşısında devrilip giden bir otorite var mı?

K.Kore mi, İran mı, Venezuela mı, Küba mı, Suriye mi, Irak mı? Üstelik bu izolasyon, Putin’i daha da güçlendiriyor. İmzaladığı bir kararname ile, sahte bilgi yayınlayan (işgal kelimesi yasak) medyaya 15 yıl hapis cezası getirildi. Batılı basın yayın kuruluşları Rusya’dan çekildi.

Yerli bir avuç muhalif kanal kapandı. 3 haftada sayısız savaş karşıtı aydın, yönetici, aktör, sanatçı, gazeteci ülkeden aceleyle kaçtı. Protesto yapanlar hapse atıldı. Geriye Batı’ya kapalı, kızgın, giderek başkanına benzeyen bir Rus halkı; paranoya, milliyetçilik ve yalanlar kaldı.

KREMLİN’DEN SIZAN BİLGİ

Kremlin içinden iyi bilgi alan Rus gazeteci Mikhail Zygar’ın New York Times’daki şu satırları dikkate değer: “Başkan’ın (Putin) son 2 yıldaki davranışları hakkında duyduklarım alarm verici. Bugüne olan ilgisini tamamen kaybetti. Ekonomi, sosyal meseleler, pandemi, hiçbiri onu rahatsız etmiyor.

Haberin Devamı

Bunun yerine geçmişe kafayı takmış. Büyük Rusya’yı geri getirmek için planlar yapıyor. Artık arkadaşlarıyla içki ve barbekü için görüşmüyor. Pandemiden beri danışmanları ve arkadaşlarıyla bağlantısını kesti. İzole ve eski maiyetinden uzak duruyor. Hiç kimse cumhurbaşkanını bir hafta önceden karantinaya girmeden göremiyor.

Bir zamanlar kişisel sekreteri olan petrol şirketi Rosneft’in başkanı Igor Sechin bile. Sechin, Putin ile yaptığı toplantılar uğruna, ayda iki üç hafta karantinaya giriyor.” Putin’e göre Batı şu an zayıf ve 90’larda ülkesine yaşatılan ‘aşağılamanın’ intikamını almanın tam zamanı. Ama asıl soru şu: Bu işgali sürdürürse nasıl bir Rusya ortaya çıkacak? Büyük Rusya olmayacağı kesin.

Hayallerine rağmen Putin, son kertede rasyonel davranabilir. Hatta bu kötü gidişatı görüp uzlaşma arayışında da olabilir. Antalya zirvesi bana bu konuda bazı ipuçları verdi. Türkiye bunu ilk önce sezen ve krizde doğru politika izleyen bir ülke. Ukrayna işgali uzarsa, savaş sonrası üç değil, iki blok çıkması muhtemel. Bir yanda ABD ve müttefikleri, diğer yanda Çin ve uyduları. İkisi arasındaki savaş neredeyse kaçınılmaz.

Haberin Devamı

Ukrayna savaşındaki en stratejik konu Çin’in, ekonomisi çöken bir Rusya’yı avucuna alıp Avrasya’ya hâkim olma ihtimali. Büyük resme bak, derler ya. İşte bu, o!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder