Geçen hafta okumuşsunuzdur, Türkiye nüfusu 2023 yılında bir önceki yıla göre 92 bin 824 kişi artarak 85 milyon 372 bin 377 kişiye ulaştı. 65 yaş ve üstü nüfus geçen yıl 271 bin 137 kişi arttı, ortanca yaşın ise 34’e yükseldiği görüldü. Bu kısacık veriler bile bize çok şey anlatıyor. Nüfusun yaşlanmasının en anlaşılır işareti ortanca yaşın yükselmesi...
Ortanca yaş, tüm nüfusu yaş sırasına dizince en ortadaki kişinin yaşını ifade ediyor. Bunun yükselmesi yaşlı nüfusun genç nüfusa göre daha hızlı arttığını gösteriyor. Türkiye’de ortanca yaş son 10 yılda 3 yıl yükseldi. 10 yıl önce şirketler Z kuşağını (Gen Z) hedef alan reklam ve kampanya tanıtımlarına ağırlık veriyordu. Sonuçta para harcayan, daha doğrusu anne-babalarının parasını harcayan, onlardı. Sadece bizde değil dünyada da bu böyleydi. Şimdi o kuşak 24-27 yaş aralığına geldi. İş hayatına başladı. Ancak görüldü ki, gençler pek de para kazanmıyor. Kızmayın doğru söylüyorum. Genel olarak maymun iştahlı bir kuşak diyebiliriz. Çok iş değiştiriyorlar. İş yerinde 1 yıl geçirince terfi ve zam bekliyorlar. Umduklarını bulamayınca da ayrılmakta beis görmüyorlar. Ancak Z kuşağının bizim çalışma şeklimizde bir devrim yarattığı da bir gerçek...
Buna gig ekonomisi deniliyor. Dijital platformların yükselişi, esneklik ve özerklik arzusunun artmasıyla birlikte, özellikle Z kuşağı olmak üzere birçok kişi için gig istihdam cazip bir seçenek haline geldi. Bir tür freelance çalışma şekli hayatımıza girdi. Z kuşağı zaten tek patrona, tek kuruma, başkasına çalışma fikrine oldum olası sıcak bakmadığından, kendi hayatının patronu olmak istediğinden; kısa süreli sözleşmeler, sosyal medyada, internette satış modelleri onlar için adeta kurtarıcı oldu. Ancak gel gör ki, sabır onların lügatinde olmadığından çok da kazanç elde edemediler. Hatta anne-babalarından, dedelerinden yaşam standardı, alım gücü olarak geriye düştüler.
İNATÇI BİR KUŞAK
Peki aynı 10 yıllık süreçte orta yaş nüfusuna ne oldu? Tabii ki sayıca arttı. Ama esasen onlarda bir dönüşüm gerçekleşti. 36-64 yaş arasında NOLD akımı çıktı. Never Old (Asla Yaşlanma) kelimelerinin kısaltmasından oluşan bu akım tam da X ve Y jenerasyonlarını kapsıyor. Bu kuşak yani bizler, yaşlanmayı kabul etmiyor, kenara köşeye çekilmeyi reddediyor. Emekli olsa da çalışmaya devam ediyor. NOLD aynı zamanda hayattan zevk almak için de kullanılan bir tabir.
Evet Z kuşağı kadar teknolojiyi iyi kullanmasalar da en iyisini alacak kadar para kazanıyorlar. NOLD’lar işlerini teknoloji bilen gençlere ve yapay zekaya kaptırsalar da kendilerini iş yerinde tutacak deneyim, donanım ve gustoya sahipler. Üstelik o yaşa kadar yaptıkları yatırımlar, birikimleri, gayrimenkuller ya da emeklilik ikramiyeleri sayesinde artık gig ekonomisinin bir parçası olabiliyorlar. Freelance birkaç işte aynı anda çalışabiliyorlar. Sosyal medyada yeni bir iş, ikinci bir hayat kurabiliyorlar. İşte bu yüzden şirketlerin yeni tüketici hedefi X, Y ve hatta 64 yaş üzerindeki baby boomer kuşağı.
Çünkü onların satın alım gücü var. Çünkü onlar kendine bakıyor, spor yapıyor, spa’ya gidiyor, bakım kremleri sürüyor. Çünkü onlar giderek teknolojiyi daha fazla kullanıyor. Ve onların markaya bağlılığı (brand loyalty) gençlerden katbekat fazla. Ayrıca istatistikler de nüfusun yaşlandığını, ortalama ömrün uzadığını gösteriyor. Genel olarak Z kuşağı birçok şirket için önemini korurken, NOLD kuşağı ise şirketlerin hedeflemek istediği kazançlı ve giderek daha etkili bir pazar segmentini temsil ediyor.