Giriş
Geçenlerde İstanbul Ankara arasında yaptığım tren yolculuğunda yaşadıklarımı yazmıştım. Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürü Süleyman Karaman arayıp teşekkür etti. Gerek yüksek hızlı tren hattında gerekse diğer hatlardaki demiryolu hizmetlerini geliştirmek için gece gündüz çalıştıklarını ve eleştirileri çok ciddiye aldıklarını söyledi. Karaman, halen Ankara- Eskişehir arasında çalışmakta olan Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattına muazzam bir ilgi olduğunu anlattı. Karaman, Ankara-İstanbul hızlı tren projesinin ise 2013 yılında tamamlanmış olacağını hatırlattı. Marmaray sistemine entegre olacak bu hattın bitirilmesiyle İstanbul-Ankara tren yolculuğunun 3 saate ineceğini söyledi. Karaman’ın verdiği bilgiye göre Ankara-Konya hızlı treni 2010’da, Ankara-Sivas hızlı treni de 2014’te hizmet vermeye başlayacak. Köşe yazımdan hemen sonra arayan ve bundan sonra yapılacaklar hakkında detaylı bilgiler veren Süleyman Karaman’a teşekkür ediyorum.
*Türk Hava Yolları (THY) uçuşlarında muazzam rötarlar yaşanıyor. Son dönemde yaşanan gecikmelerin en önemli nedeni özellikle İstanbul ve Ankara’yı etkileyen sis oldu. Havaalanını sis basınca yapacak bir şey yok. THY risk almayıp uçaklarını yerde tutarak doğru bir iş yapıyor buna diyecek bir şeyim yok. Ama THY personelinin yolcularla iletişimi kabul edilemeyecek kadar düşük seviyede. Salı günü 13.00 uçağıyla İstanbul’dan Ankara’ya gitmek üzere Atatürk Havalimanı’na gittim. 13.00’teki uçuşun iptal olduğunu orada öğrendim. Bizi TK 126 sefer sayılı saat 14.00 uçuşuna aldılar. Airbus A330 tipindeki uçak saat 15.00’e doğru kalktı. Kabinde bir saate yakın bekledik. Bu kadar uzun bir süre geçmesine rağmen kaptan pilot durumu açıklayacak tek bir anons bile yapmadı, uçak kalktıktan sonra da gecikme için özür dilemedi. Sanki tam zamanında kalkmış gibi Ankara’ya uçtuk. Ben THY’yi daima destekleyen ve tercih eden, hatta eleştirenlere karşı savunan bir yolcuyum. Fakat bu tip duyarsızlıklarla karşılaşınca uçma isteğimi yitiriyorum.
Beşiktaş’a bravo
* Ben Galatasaraylıyım ama Beşiktaş’ın Manchester United galibiyetiyle gururlandım. İngiltere’ye gidip o maçı yerinde izlemek için plan bile yapmıştım ancak Türkiye’nin gündemi çok yoğun olduğu için buralardan ayrılamadım. Futbolun kuralını yazan bir ülkenin takımını hem de kendi evinde yenmek alkışlanacak bir başarıdır. Başta Posta yazarı Rauf Tamer ağabeyimiz olmak üzere bütün Beşiktaş camiasını kutluyorum.
* Bu bayramda da çalışıyorum. Gazetede yazmaya devam edeceğim. Ayrıca Kanal 24’teki televizyon programımda yarın sabah düşünce dünyamızın usta kalemi Hürriyet yazarı Doğan Hızlan ile sohbet edeceğiz. Yine aynı gün Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği temsilcilerini konuk edeceğim. 3 Aralık Dünya Özürlüler Günü öncesinde sayıları 10 milyona yaklaşan engelli vatandaşlarımızın sorunlarını gündeme getirmek istiyorum. Pazar günü, Hüner Coşkuner ve Muhteşem Candan ile müzik sohbeti yapacağız ardından da Türk edebiyatının son yıllardaki en başarılı isimlerinden Elif Şafak ile konuşacağız. Türkiye’nin en etkili yayınevi olan Doğan Kitap’tan çıkan Elif Şafak’ın “Aşk” romanı satış rekorları kırmaya devam ediyor. TRT Radyo 3’teki “Tren Yolculuğu” programım ise her pazar olduğu gibi 29 Kasım akşamı da saat 19.10-20.00 arasında yayınlanacak.
* Bayram dönemlerinde uzun süre trafiğe çıkmamış eski araçlar, ağzına kadar çocukla dolu otomobiller ve acemi şoförler yola koyuluyor. Bu nedenle trafik kazası riski çok yüksek. Kazalara karşı aman dikkat! Bütün okurlarımıza sağlıklı ve güzel bir bayram diliyorum.
