Dışişleri Bakanlığı’nın artık geleneksel hale gelen ve bu yıl 13. kez düzenlenen Büyükelçiler Konferansı’ndaydım. Çok geniş bir katılımla düzenlenen etkinlik Ankara’da Sheraton Otel’de gerçekleştirildi. Türkiye’yi yurtdışında temsil eden büyükelçi ve diğer diplomatlar bu yıl 6-12 Ağustos tarihleri arasında Ankara-Kayseri-Nevşehir’i kapsayan bir program dahilinde çeşitli kesimlerle bir araya gelecek.
AB eski Bakanı ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu eski Başkanı Volkan Bozkır, Prag Büyükelçisi ve AB eski Bakanı Egemen Bağış, Lahey Büyükelçisi Şaban Dişli, Pekin Büyükelçisi Abdulkadir Emin Önen, Belgrad Büyükelçisi Hami Aksoy, Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan ve ayrıca Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov ile ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeffry L. Flake ile ayak üstü sohbet ettim.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu yaklaşık bir saat süren ufuk turu niteliğinde iyi bir konuşma yaptı. Sözlerine Türkiye’nin dünyada misyon büyüklüğü olarak ilk beş ülke arasında yer aldığını söyleyerek başladı. Türkiye’nin konumunu ve vizyonunu anlatırken de Yahya Kemal Beyatlı’nın “Biz kökü mazide olan atiyiz” sözlerine atıfta bulundu.
Türk hariciyesinin 500 yıllık köklü mirasına atıfta bulunan Bakan Çavuşoğlu, bugün Koreceden İbranice ve Fince'ye kadar çok farklı dünya dillerini konuşan çok yetenekli bakanlık mensuplarının olduğuna dikkat çekti.
Ermenistan ile Dağlık Karabağ’daki çatışmalar konusunda Azerbaycan’a verdiği destek sözleri salondan alkış aldı. Bu dönemdeki faaliyetlerini anlatırken “arabuluculuk”, “dijitalleşme” ve “stratejik öngörü” kavramlarını kullandı. Afganistan’dan Ukrayna’ya kadar geniş bir coğrafyada insani yardım operasyonlarının nasıl başarıyla yürütüldüğüne atıfta bulundu ve bu süreçteki katkılarından ötürü Kabil ve Kiev büyükelçilerimiz nezdinde bütün misyon çalışanlarına teşekkür etti.
“Çevremiz bir gül bahçesi değil” derken Türkiye’nin İran, Irak, Suriye, Balkanlar ve Kafkaslar gibi çatışmaların ve istikrarsızlıkların yaşandığı bir bölgenin tam ortasında olduğuna işaret etti. Böyle bir ortamda Türkiye’nin dostlarının daha fazla desteğine ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Avrupa ile ilişkiler konusuna geniş yer veren Bakan Çavuşoğlu, Türkiye’nin ekonomik, askeri ve siyasi konulara daha fazla katkı sağlamak istediğini, AB’nin bunu kabul etmesi halinde küresel bir güç olarak öne çıkabileceğini söyledi. Yenilenmiş Avrupa güvenlik mimarisinde Türkiye’nin mutlaka yer alması gerektiğini sözlerine ekledi.
Bakan Çavuşoğlu’nun konuşmasının önemli bölümlerinden biri normalleşmeyle ilgiliydi. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve İsrail ile atılan adımlara işaret ederken Mısır ile de aynı süreci yaşamayı arzu ettiklerini belirtti.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeffry L. Flake
Türkiye’nin diplomatik çabalarında son dönemde Antalya Diplomasi Forumu’nun önemine de değindi. Bakan Çavuşoğlu bizzat kendi inisiyatifiyle başlatılan foruma bugüne kadar dünyadaki dışişleri bakanlarının çoğunun katılmış olmasının, bu girişimin önemini gösterdiğini anlattı.
“Türkiye’nin hiç kimsenin toprağında ve menfaatinde gözü yoktur” diye sözlerine devam ederken Suriye’den Doğu Akdeniz’e kadar atılmakta olan adımların güvenlik ve Türkiye’nin çıkarları esaslı yürütüldüğüne işaret etti.