İyi mühendislik, akıllı mimari ve yaratıcı tasarımla ilgili uluslararası etkinlikleri yıllardır takip ediyorum. Otomobilden moda, mobilya ve endüstriyel ürünlere kadar pek çok alanda küresel marka olabilmek bu başlıklarda başarı göstermeye bağlı.
Bolonya, Floransa, Bordeux, Evian gibi yerlerde şehre adını veren markalar ve üretim tesisleri var. Kütahya da porselen ve seramikleriyle küresel çapta adından söz ettiren bir yer oldu.
Türk markaları Almanya, İtalya, Fransa ile rekabete katılıyor. Bu başarının devamı için gençlerin ve yaratıcı düşünceye sahip insanların teşvik edilmeleri çok önemli. NG Kütahya Seramik Grubu tarafından gerçekleştirilen “Gülsüm Güral Seramik Tasarım Haftası” bu yolda önemli bir girişim.
Bu yıl ilk kez düzenlenen ve geleneksel hale gelecek yarışma bu konuya eğilen isimlerin desteklenmesini amaçlıyor. Üniversitelerin iç mimarlık öğrencileri, hocaları ve Güral Ailesi temsilcileriyle Antalya Kemer’deki NG Phaselis Bay Otel’de bir araya geldim.
Dünya çapında müzisyenimiz Kerem Görsev’in piyanosu eşliğinde tasarım yarışmasına katılan eserleri inceledim. Seçici kurul, özgünlük, yaratıcılık, tasarım ve mekanın uyumu gibi kriterlerde dereceye giren çalışmaları ödüllendirdi.
NG Phaselis Bay Otel’in girişinde klasik bir Mercedes SL misafirleri karşılıyor. Alt katta ise siyah renkte enfes bir BMW motosiklet duruyor. Güral koleksiyonundaki otomobillerin bir bölümü de Kütahya’da bulunuyor. Kütahya’daki porselen fabrikasının çok önemli bir özelliği var.
Burada sadece kadınlar görev yapıyor. Yükleme ve forklift gibi geleneksel olarak erkeklerin çalıştığı bölümlerde bile. Sema Güral tesisin bu alanda dünyada sınırlı örnekler arasında bulunduğunu anlattı. Kadın personel 100 milyon ürünü paketleyip 72 ülkeye ihraç ediyor. Türkiye, kadın istihdamı ve temsilinde alt sıralarda. O nedenle Güral gibi büyük bir topluluğun bu alandaki öncülüğü diğer sektörlere de örnek teşkil edebilir.
Erkan Güral ile de turizmdeki gelişmeleri konuştuk. Pandemi sürecinde 5 milyar TL yatırım yaptıklarını, 1200 kişiye ilave istihdam oluşturduklarını hatırlattı. Etkinliğin düzenlendiği otel kısa süre önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılmıştı. Ekim ayında olmamıza rağmen doluluk yüzde 90’lar seviyesindeymiş.
Türkiye maalesef ucuz bir destinasyon olarak algılandığı için yüksek gelir grubundan ziyaretçilerin gelip daha uzun süre geceleme yapabilecekleri böyle otellerin açılması önemli. Türkiye’nin kültürel doku, çevre ve doğaya saygılı nitelikli tesislerle 2022 sonrasında en fazla ilgi gören ülkelerden biri olacağına inanıyorum.