Giriş
Uzun yıllardır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtdışı ziyaretlerini takip ediyorum. Gidilen ülkede görüşmeler çok sıkıntılı geçtiğinde, belli bir tıkanıklık yaşandığında, olaylar istemediğimiz yönde seyrettiğinde bu hava heyete yansır, kimse pek yorum yapmak istemez.
Cumhurbaşkanı’nın açıklaması beklenir. Moskova’dan dün gece İstanbul’a dönerken hava farklıydı. Enerji ve moral yüksekti. Rusya-Türkiye ilişkilerinin bir yol kazasına uğramaması, ateşkes kararı çıkması ve liderlerin güçlü şekilde işbirliğine devam vurgusu yapması hepimize derin bir nefes aldırdı.
Zira bu zirve dünya başkentlerinde de yakından takip ediliyordu. Erdoğan’ın Rusya ziyaretine 19 basın mensubu davetliydi. Bu kritik görüşmeyi ben de takip ettim. Cumhurbaşkanı dönüş yolunda Rusya-Türkiye ilişkilerindeki seyrin kamuoyuna yansıdığı oranda kötü olmadığını anlattı.
Ekonomiden savunma alanına kadar uzanan işbirliği sahasının ilişkilerin sigortası olduğunun altını çizdi. İfadelerinden şunu anlıyorum: Erdoğan, sahadaki olumsuzluklara rağmen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e güveniyor, işbirliğinin derinleşerek devam edeceğine inanıyor. Putin’i ABD ve Avrupalı liderlere oranla görüş ve politikalarında daha istikrarlı buluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Rusya ziyaretimiz sabah Airbus A330 tipindeki TUR uçağıyla Ankara- Moskova uçuşuyla başladı. Erdoğan, 6 saatlik görüşme maratonunda yemek bile yemediklerini, zamanı iyi değerlendirerek yoğun çalıştıklarını anlattı.
Rus heyetinin yemek önerisine Erdoğan “Önemli konularımız var, onları görüşmeye devam edelim, yemeği uçakta yeriz” yanıtını vermiş. Erdoğan davetli basın mensuplarıyla değerlendirme toplantısı yaparken uçağın orta bölümündeki büyük masanın çevresinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, MİT Başkanı Hakan Fidan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, SSB Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Önal bulunuyordu...
Bu arada bundan böyle gazete okurları, Cumhurbaşkanı ile uçakta yapılan röportajlarda soruyu soran gazetecinin kim olduğunu da öğrenebilecek. Röportajda “Soru” anonim olarak değil soranın ismiyle yayımlanacak. İletişim Başkanlığı’nın bu önerisinin şeffaflık adına çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Moskova’da varılan mutabakatın nasıl uygulanacağını görmek için bir süre sahayı mercek altına almamız gerekiyor. Bugüne kadar Ukrayna, Çeçenistan, Gürcistan gibi bölgelerde demir yumruk siyaseti izleyen, telkin ve önerilere kapıları kapatan Moskova umarım Suriye konusunda Türkiye’nin beklediği yapıcı tutumu gösterebilir.
