Gilead Sciences tıpta yenilikçi tedaviler keşfeden, geliştiren ABD merkezli bir biyoteknoloji şirketi. Yaptıkları veya destekledikleri araştırmalarla, dünya çapında ciddi hastalıklardan muzdarip hastaların yaşam kalitesini artırmaya çalışıyorlar.
Gilead’in yoğunlaştığı tedavi alanları HIV/AIDS, karaciğer hastalıkları, ciddi solunum sorunları ve kardiyovasküler rahatsızlıklar, kanser ve enflamasyonu içeriyor. Gilead, kısa süre önce Türkiye’deki ortağı Pharmactive’le birlikte büyük bir yatırım gerçekleştirdi ve hayati bazı ilaçları Türkiye’de üretmeye başladı.
Bu yatırımın gelebilmesi için Gilead Sciences Türkiye Genel Müdürü Şebnem Girgin ve Dış İlişkiler Direktörü Toros Şahin aylarca süren yoğun çalışma yürüttü ve ABD’li şirketi ikna etti.
Gilead’ın bu adımı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun süredir takipçisi olduğu yerli ve millî ilaç üretimi konusunda çok önemli bir girişim olarak kabul ediliyor. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Fahrettin Koca, CNN Türk’te katıldığı televizyon programımda yerli ilaç üretimi ve Türkiye’nin sağlık turizminde bir dünya merkezi hâline getirilmesini birinci derecede önemsediğini anlatmıştı.
Gilead, gelişmekte olan ülkelere yaptığı yardımların yanı sıra bilimsel girişimlere de kaynak ayırıyor. Şirket, Türkiye AR-GE faaliyetleri için son beş yılda altı milyon dolar kaynak tahsis etmiş. Kişi ve kurumlara mali kaynak ayırmak için başlatılan “Gilead ile Hayat Bulan Fikirler” programı da son 7 yıldır önemli miktarda fon sağlamış. 2013 yılından bu yana 300’ün üzerinde başvuru ulaşmış ve HIV, viral hepatit, hematoloji gibi alanlardan 46 projeye 700 bin dolar destek verilmiş.
Bu yılki ödül töreninde doktorlar, akademisyenler ve bu alanının uzmanlarıyla konuştum ve yeni bilgiler aldım:
■ Gilead Medikal Direktörü Michael Elliott, HIV alanında geliştirdikleri ilaçlar ile AIDS hastalığını ölümcül ve çaresiz bir hastalık olmaktan çıkarıp kronik bir hastalığa dönüştürmeyi başardıklarını paylaştı.
■ Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Başkanı Prof. Dr. Adil Mardinoğlu, 12 bin 500 hastada 101 farklı hastalığın moleküler haritasını çıkaracaklarını söyledi. Bu amaçla 34 farklı merkezde 12 bin 500 hastadan dışkı, doku ve kan örnekleri aldıklarını anlattı.
■ “Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği” ile “Pozitif-iz Derneği” ilgili başlıklarda dikkat çekici sosyal sorumluluk projeleri hazırlamış. Bu yıl yedincisi yapılan “Hayat Bulan Fikirler” bağış programıyla yaklaşık 800 bin dolarlık bir destek sağlanmış oluyor.
■ Tıp dilinde kısaca NASH adı verilen ve halk arasında ‘karaciğer yağlanması’ olarak bilinen sağlık sorunu tahminimizden de yaygın durumda. Türkiye’de neredeyse iki kişiden birinde yağlanma var. Takip edilmez ve uygun tedavi uygulanmazsa siroz ve karaciğer kaybı gibi vahim sonuçları olabiliyor.