Giriş
Depremleri sadece sarsıntıların yaşandığı dönemde konuşuyor sonra unutuyoruz. Türkiye’de deprem hazırlıklarının pek tartışılmadığı 90’lı yılların başından bu yana konuları sürekli gündeme taşıyan, farkındalık oluşturmak için yoğun çaba harcayan bir gazeteciyim. CNN Türk’te 6 Ekim 2019 tarihli “Hafta Sonu” programımda konuğum olan Prof. Dr. Naci Görür’le kapsamlı bir sohbet gerçekleştirmiştik.
Marmara dışında ülkemizin deprem riski yüksek bölgelerinin altını bir kez daha çizmek istemiştim. Prof. Dr. Görür, kelimenin tam anlamıyla nokta atışıyla son depremin yaşandığı bölgeyi tarif etmişti, hatta etkilenecek yerleşim birimlerinin adını saymıştı.
CNN Türk’teki programımla ilgili olarak Twitter’dan paylaştığım video şu ana kadar milyonlarca görüntülenme aldı, en fazla konuşulan konularından biri oldu. Maalesef Elazığ depremi tam da altını çizdiğimiz bölgede meydana geldi. Bu ölçekteki bir depremde yıkım ve can kaybı çok daha büyük olabilirdi.
Durum şu: Ülkemizin önemli bölümü deprem kuşakları üzerinde yer almasına rağmen biz depremlere hazır değiliz. Yapı stokumuz oldukça kötü durumda. En büyük tehlike, önlem almadan deprem tehlikesini kanıksamaktır. İstanbul ve Marmara bölgesini etkilemesinden endişe ettiğimiz o büyük deprem gerçekleşirse, ülkemiz için stratejik bir tehdit ortaya çıkacak.
Neredeyse bütün bilim insanları İstanbul yakınlarındaki fayların yüksek bir şiddetle kırılmasının kesin olduğu konusunda hemfikir. Bu gerçeği asla unutmadan, durmadan, çok çalışarak, bilim insanlarının uyarılarını ciddiye alarak, bütün yerleşim alanlarımızı depremlere hazırlanmak zorundayız. Boşa geçirecek tek bir dakikamız yok.
Önceki yıllarda yaşanan bazı depremlerde kurtarma çalışmaları için seferber olan insanlar, yeterince koordine olamadıkları için beklenen sonuca ulaşılamıyordu. Arama kurtarma operasyonlarını artık daha özenli ve profesyonelce yapabiliyoruz. Elazığ ve Malatya’yı vuran şiddetli depremde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un vakit kaybetmeden olay yerine ulaşması, çalışmaları yerinde koordine etmeleri, ekiplere destek vermeleri ve kamuoyunu düzenli olarak bilgilendirmeleri afet yönetimi açısından çok olumlu bir örnek olarak kayıtlara geçti.
Bakanlarla beraber afetin yaşandığı noktaya giden Radyo D programcısı Adem Metan enkazın başındaki kurtarma seferberliğini dakika dakika paylaştı. AFAD, UMKE, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma, Emniyet Teşkilatı’ndan binlerce kişi kelimenin tam anlamıyla seferber oldu. Bu yoğun çalışma ve etkili koordinasyonun sonucunda bazı vatandaşlarımızı enkazın altından kurtarabildik.
Başta Elazığ ve Malatya olmak üzere depremden etkilenen bütün illerimize, bütün Türkiye’ye büyük geçmiş olsun. Deprem sonucunda kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet dilerim.
