Pandemi sonrasında ulaşım nasıl olacak?

Covid-19 pandemisiyle birlikte hayatımızda birçok şey gibi ulaşım tercihlerimiz de değişecek gibi görünüyor. Toplu ulaşım her zamanki gibi temel seçeneklerden biri olmaya devam edecek ancak hijyen önlemleri ve salgının yayılma riski, alternatifleri daha fazla düşünmemize neden olacak. Hükümetler, dünya çapındaki küresel üreticileri bu süreçte elektrikli modellere daha hızlı geçmeleri konusunda destekleyeceklerini açıkladılar.

Renault, Volkswagen, Nissan, Toyota gibi büyük markalar elektrikli ve hibrid model gamlarını zenginleştirme kararı aldılar. Avrupa’da İngiltere, Norveç, Hollanda gibi ülkeler çevre dostu araç satın alanlara belli oranlarda destek sağlıyor. Pandemi sonrasında acaba tüketici davranışları nasıl olacak, belli miktar birikimi olan insanlar gelecek günlerin kaygısıyla tasarrufa mı yönelecek yoksa “Üç günlük dünyada önümüzdeki günlerin bize ne getireceği belli olmaz” diyerek hayallerini gerçekleştirme yoluna mı gidecek?

Bu soruları dün Mercedes Benz’in GLB modelinin online ortamda yapılan lansmanında Mercedes Benz Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Şükrü Bekdikhan’a sordum. “Bütün işaretler premium sınıftaki toparlanmanın daha güçlü ve hızlı olacağını gösteriyor” yanıtını verdi.

Geleneksel otomobillerin dışında acaba başka hangi alternatifler öne çıkacak? Son dönemde Martı gibi elektrikli scooterları inceliyorum, Avrupa’da olduğu gibi Türkiye yollarında da çokça görmeye başladım. Kısa mesafeli ve düşük hızla ulaşımda sık kullanılıyor. Gençler çok seviyor fakat bana pek kullanamazmışım gibi geliyor.

Trafikte kaybettiğim zaman nedeniyle bir süredir aklımda motosiklet de var, özellikle Vespa modelleri veya Yamaha XMAX üzerinde duruyorum ancak İstanbul trafiğine motosikletle çıkacak cesareti hâlâ kendimde bulamıyorum. İnsanlığın en eski ulaşım biçimlerinden olan bisiklet; avantajları, kullanım kolaylığı ve erişilebilir fiyatlarıyla pandemi sonrasında çok popüler olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Türkiye çapında yerel yönetimler ciddi çalışmalar yapmaya başladılar.

Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden Salcano Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Akgül’den şu bilgileri aldım:

• Ülkemizde yaklaşık 1.3 milyon civarında bisiklet satılıyor. Bunların yüzde 95’i yerli. Yaklaşık 300-350 bin adet de ihracat yapılıyor.
• Türkiye benzeri nüfustaki Almanya’da yaklaşık 6 milyon bisiklet satışı söz konusu. Teşvikle Türkiye, elektrikli modeller başta olmak üzere önemli bir üretim ve ihracat üssü olabilir.
• Son yıllarda Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın binmesiyle bisiklet algısı güçlendi.
• Eskiden sadece karne hediyesi olarak satılan bisiklet şu anda hem sportif hem de ulaşım amaçlı kullanılmaya başlandı.
• Türkiye’de bisiklet yolları arzu edilen uzunlukta değil ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu konuda ciddi bir gayret içinde. Bayram Akgül, “Altyapıyı iyileştirsek de öncelikle zihnimizdeki bisiklet algısını değiştirmemiz gerekiyor, Millî Eğitim Bakanlığı’nın bu bilincin çocuk yaştan itibaren aşılanmasına katkı sağlayabileceğini düşünüyorum” diyor.