Ali Haydar Bozkurt, bu yıl otomotiv pazarını 1 milyon civarında gördüklerini ifade etti. Tedarik ve lojistikte sorun olmaması halinde marka olarak 50 bin araç satacaklarını vurguladı.
SON 4 AY ÇOK KRİTİK OLACAK
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) Başkanı ve aynı zaman Toyota Türkiye CEO’su olan Ali Haydar Bozkurt, 2023’ün ilk 7 ayındaki satış performansı ile yılsonu öngörülerini paylaştı. Bozkurt, “Geçmişte 1 milyona yaklaşmış ama hiç 1 milyona ulaşamamıştık. Yıl sonunda 1 milyon adetleri geçebiliriz, ancak kalan dört ayın çok kritik dönem olduğunu belirtmeliyiz. Filo ve perakende pazarında talep henüz tam anlamıyla karşılanamadı. Son dönemde araç bulunurluğunda da artış gözlemliyoruz. Bu unsurlar pazarın büyümesini desteklese de, yüksek talebin satışa dönmesi için krediye ulaşım sorununun çözülmesi gerek” dedi.
2024 YILI İÇİN BEKLENTİLER
Filo firmaları ve kısa-uzun dönem kiralama firmalarının da kredi konusunda sorunlar yaşadığını vurgulayan Ali Haydar Bozkurt, “2024 yılını değerlendirmek için henüz erken olsa da, pazarın mali politikaların seyrine göre şekilleneceğini ifade edebiliriz. 2024 ve 2025’i kolay olmayacak iki yıl olarak değerlendiriyorum” diye konuştu. Bugüne kadar ki en yüksek satış 983 bin 720 adetle 2017 yılına ait. Toyota’nın pazardaki faaliyetlerine de değinen Bozkurt, şunları söyledi: “Hibrit araçlarda yaşadığımız bulunurluk sorunlarına karşın, ilk 7 ayda toplam satışlarımızın yüzde 40’ını hibrit modellerimiz oluşturdu. İlk 7 ayda 28 bin adedin üzerin eçıktı. Tedarikte ve lojistikte herhangi bir sorun yaşanmaması halinde, 50 bin adetleri geçeceğimizi öngörüyoruz.”
BAYİLİKLER ARTACAK
Ali Haydar Bozkurt, 2024’ün ilk çeyreğinde satışa sunulacak Lexus LBX’ten ve pazara yeni girecek minivan LM’den büyük beklentiler içinde olduklarını ifade etti. Markanın ilk 7 ayını değerlendirirken, “Satışlarımızı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 72 artırdık ve 302 adede çıkardık. Bu yılı da 600-650 adet civarında kapatacağımızı öngörüyoruz. Önümüzdeki yıl da yine istediğimiz kadar araç alabilirsek, 1000 adet seviyesinde bir satış hacmi hedefliyoruz” diye konuştu. İzmir ve Bursa’nın ardırdan Adana ve Antalya’da bayilikler açacaklarını söyledi.
GERÇEK BİR SANAT ESERİ
Rolls Royce’un İngiltere’nin West Sussex bölgesindeki Goodwood fabrikasını görme ve “La Rose Noire Droptail” isimli çok özel otomobilin doğuş anlarına tanıklık etme fırsatı buldum. Ürettiği ultra lüks otomobillerle bilinen Rolls-Royce daha fazlasını isteyen müşterileri için tamamen kişiselleştirilebilir seçenekler sunuyor. Dünyanın en pahalı otomobilleri arasına giren bu kişiselleştirilmiş modellere bir yenisi eklendi. Rolls-Royce, Boat Tail ve Sweptail’in ardından 593 beygir güç ve 840 Nm tork üretebilen 6.7 litrelik V12 motora sahip Droptail modelini tanıttı. 5.3 metre boyunda ve 2 metre genişliğinde olan otomobil, çıkarılabilir tavanıyla dikkat çekiyor.
AHŞAP KAPLAMALAR
Ön taraftan bakınca alıştığımız Rolls Royce tasarımını daha ince bir aydınlatma grubuyla yine görüyoruz. Arka bölümde da oldukça çarpıcı bir tasarım tercih edilmiş. La Rose Noire olarak adlandırılan aracın içinde ve dışında ilham aldığı Black Baccara gülünün kırmızı tonları hakim. İç mekanda rüzgarla dağılmış gül yapraklarını andıran tasarım için 1603 adet siyah çınar ağacından ahşap kaplama parçası kullanılmış. Bu ahşap kaplama tek başına 2 yıllık bir çalışmanın ürünü. Ön panelde yine Audemars Piguet marka istenildiğinde çıkarılıp takılabilen bir saat yer alıyor. 4 adet üretilen Droptail modellerinin ilki ABD’deki bir müşteriye teslim edildi. Markanın daha önceki kişiselleştirilmiş modellerinden olan Boat Tail’in fiyatı 28 milyon dolardı (Yaklaşık 759 milyon TL). Droptail’in de 30 milyon doların üzerinde bir fiyata sahip olma ihtimali kuvvetli.
Rolls Royce’un ‘Coachbuilding’ ifadesiyle tarif ettiği otomobil yapım yaklaşımı Fransızların ‘Haute Coutre’ olarak ifade ettikleri, kişiye özgü terzi işi titizliği ve ustalığı anlatıyor.
Goodwood’daki etkinlikte Droptail tasarım ekibinde yer Sina Maria Eggl ve Rolls Royce İletişim Direktörleri’nden Frank Tiemann ile markanın özel beklentilere yanıt verirken doğal kaynakların korunmasına dair vizyonu hakkında konuşma imkanı buldum.
Londra’dan Goodwood’a Rolls Royce’un en popular modeli durumundaki Cullinan ile gittim. En zorlu arazi şartlarında en üst seviyede lüks ve konfor sunmayı hedefleyen Cullinan stili ve sunduğu olanaklar ile oldukça sıra dışı bir araç.