Fransa merkezli dünyanın en köklü taşıt lastiği üreticilerinden Michelin en az bu sektördeki ünü kadar başka bir alanda, yeme içme mekânları derecelendirmesiyle de tanınan bir kuruluş. ‘Michelin Rehberi’, otel mutfaklarına ve restoranlara verilen prestijli bir ödül. Çeşitli ve çok zorlu kriterler çerçevesinde değerlendirilen işletmeler puanlanarak ‘Michelin Yıldızı’ adı verilen bir sistemle kategorize ediliyor. Bir lokantanın bu yıldızı alması, yıldız sayısının artması o işletmeye uluslararası ün ve avantaj kazandırdığı gibi yıldızının düşürülmesi ve alınması bir itibar kaybı olarak değerlendiriliyor. Bir başka ifadeyle Michelin, yeme-içme kültüründe yüksek standartları ve kaliteyi temsil ediyor. ‘Michelin Guide Rehberi’, Türkiye’de bu sene 3. seçkisini açıkladı. İstanbul, İzmir ve Muğla’nın yeme-içme kültürünün en iyilerinin yer aldığı seçki, 5 Aralık akşamı düzenlenen özel bir törenle duyuruldu.
Bu vesileyle İstanbul’a gelen Michelin Guide (Rehberi) Direktörü Elisabeth Boucher-Anselin ile bir sohbet gerçekleştirdik. Çok ilginç bilgiler verdi. Gerçekten bir şehrin veya ülkenin Michelin yıldızlı mekânlarının sayısının artması sadece söz konusu işletmelere değil, ilgili şehir ve ülkelerin turizm gelirlerine müthiş bir katkı yapıyor. Örneğin İtalya’da 2023 yılında Michelin puanlarına sahip mekânlarda yemek yiyenlerin sayısı tam 2,5 milyona ulaşmış. Aynı araştırmaya göre Michelin yıldızı alan mekânların toplam ekonomiye yüzde 30’a varan oranlarda ilave katkı sağladığı tespit edilmiş. Fransa, Almanya, Japonya, ABD, Birleşik Krallık, Hollanda ve İspanya gibi ülkeler dünyada en fazla Michelin yıldızlı mekâna sahip ülkeler arasında. Bu kalitedeki yerlerin sayısının artması ziyaretçilerin bir ülke veya şehirde konaklama sayısının artmasını sağlıyor.
Uçak yolculuklarının sıklaşmasının doğaya verdiği etkiyi hesaba katan kitle giderek büyüyor. Business class ile seyahat eden, yüksek gelir grubundan kişilerde artık daha az uçak yolculuğu yapmak ama gidilen yerde daha fazla kalmak gibi bir trend öne çıkıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TÜRSAB gibi kurumlarımız bu gelişmelere göre hazırlık yapmalı. Zira Türkiye ziyaretçi sayısı bakımından oldukça iyi bir seviyede olmasına karşın gecelemeler ve toplam gelirde istenen seviyede değil. Türkiye yeme-içme ve eğlence mekânlarının niteliğinde sağlayacağı bir iyileşme ile bu geceleme sayılarını artırabilir. Michelin Rehberi bu yönüyle dikkate alınması gereken bir denetim ve derecelendirme platformu niteliğinde. Son dönemde öne çıkan bir kavram da ‘Sürdürülebilir Gastronomi’. Mutfak kültürünün otantik yapısından kullanılan malzemelerin niteliğine, işletmelerin çevre şartlarına uyumuna kadar birçok parametre ele alınıyor.
YENİ KATILANLAR
İstanbul’da düzenlenen törenle tanıtılan 2025 seçkisi 32 yeni adresle zenginleşirken, Türkiye’deki tavsiye edilen mekân sayısı İstanbul’da 77, İzmir’de 24 ve Muğla’da 31 olmak üzere toplam 132’ye ulaştı. Michelin Rehberi Müfettişleri tarafından yeni keşfedilen bu restoranlar arasında 2’sine Michelin Yıldızı, 8’ine Bib Gourmand ve 6’sına Michelin Yeşil Yıldız verildi. Geçtiğimiz yıl tavsiye edilenler listesinde yer alan bir başka restoran ise bu yıl Bib Gourmand derecesi ile ödüllendirildi.