İşe bisikletle gidip gelerek ek gelir elde etmek ister miydiniz? Birkaç gün öncesine kadar böyle bir şeyin mümkün olabileceğini bilmiyordum doğrusu. Ancak bazı Avrupa ülkelerinde böyle bir uygulama varmış ve giderek de yaygınlaşıyormuş. Mesela Belçika, 1 Mayıs’tan itibaren işe bisikletle giden çalışanlara kilometre başına 0.27 Euro ödenek sağlamaya başladı. Daha doğrusu bu uygulama varmış ama dileyen şirketler katılıyormuş.
1 Mayıs’tan itibaren mecburi hale getirilmiş. Ulusal Çalışma Konseyi kapsamında işverenler ile işçi temsilcileri arasında yapılan anlaşmaya göre, işe bisikletle gidenlere bu ödeneğin verilmesi artık zorunlu. Her çalışan ödenekten günde 40 kilometrelik bisiklet sürüşüne kadar yararlanabilecek. Kişi başı bisiklet ödeneği günlük 10.8 Euro ile sınırlı olacak. Hollanda’da ise işletmeler, 2006 yılından bu yana bisikletle işe gidip gelenlere kilometre başına 0.19 Euro ödeme yapıyor ve bu tutarı vergiden düşebiliyor. Haftanın beş günü, günde 10 kilometre bisiklete binen bir kişi, bu programdan yılda yaklaşık 450 Euro gelir elde ediyor.
Fransa’da da işe bisikletle gidenler, kilometre başına 0.25 Euro’ya kadar, yani yıllık yaklaşık 200 Euro’luk bir üst sınıra kadar talepte bulunabiliyor. İtalya’nın Puglia bölgesinin başkenti Bari’de bisikletle işe gidip gelenler, kilometre başına 0.21 Euro ödenek alıyor. Kişi başına alınabilecek aylık üst limit 25 Euro. Kilometre bazında ödeme yapmayıp bisiklet satın alanlara çeşitli teşvikler sunan ülkeler de var.
Mesela Lüksemburg’da işe bisikletle gidenler yeni bir bisiklet satın almak için kişisel gelir vergilerinden 300 Euro’ya kadar kesinti yapabiliyor. İngiltere’de de işe bisikletle gitme programına üye olan işletmelerin çalışanları, işverenleri aracılığıyla bisiklet satın alabiliyor ve bisikletin maliyetinin yüzde 32’sine kadarını vergiden düşebiliyor.
Bisiklet, sadece küresel yakıt kaynaklı sera gazı emisyonlarının azalmasına katkı sağlamıyor. Yapılan bir çalışma, işe bisikletle giden kişilerin kansere yakalanma riskinin yüzde 45, kalp ve damar hastalıklara yakalanma riskinin ise yüzde 46 daha düşük olduğunu gösteriyor. Yani aslında insanlarına bisiklet kullanmasını teşvik eden ülkeler, vatandaşlarına sağladıkları maddi avantajların kat be kat fazlasına düşen sağlık harcamalarından telafi ediyor.
Keşke bizim kentlerimizin yerleşim planları ve ulaşım sistemi de bisikletle seyahati kolaylaştıracak şekilde düzenlenebilse... Ve keşke havası daha temiz kentlerde, daha sağlıklı bireyler olarak yaşayabilsek.
YAŞASIN GÜNEŞ
Temiz enerji kullanımı alanında Karşıyaka, önemli işlere imza atıyor. Temiz enerji üreterek karbon salınımını azaltmak için 2020 yılında Güneş Enerji Santrali’nin (GES) kapasitesini üç katına çıkaran Karşıyaka Belediyesi, toplam elektrik ihtiyacının yüzde 25’ini bu tesisten karşılıyor. Yamanlar Dağı eteklerinde bulunan 1.63 MWp gücündeki santral, İzmir’de bir ilçe belediyesi bünyesindeki en büyük GES olma özelliğini de taşıyor.
Ürettiği enerji ile 2022 yılında toplamda 1.166,98 tC02 salınımını engelleyerek çevreye önemli bir katkı sağlayan Karşıyaka Belediyesi, kapasite artışını sürdürerek kendi elektriğinin tamamını üreten bir belediye haline gelmeyi amaçlıyor. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, hedeflerinin 2030 yılında Karşıyaka Belediyesi enerji ihtiyacının yüzde 100’ünü GES’ten karşılamak olduğunu söylüyor. Ne diyelim, Hem Karşıyaka’nın hem İzmir’in hem de ülkemizin güneşi bol, havası daha temiz olsun.
SEÇİM ARASI
Haftaya bugün tüm Türkiye, 13’üncü Cumhurbaşkanını ve yeni dönemde Büyük Millet Meclisi çatısı altında görev yapacak milletvekillerini belirlemek için sandık başına gidecek. İlla ki herkesin aklından, yüreğinden geçen bir isim, bir parti vardır ve bu her bireyin özgürce alacağı bir karardır. Verdiğiniz kararın bir anlam ifade etmesi ise ancak ve ancak oyunuzu kullanmanızla mümkündür. Bu nedenle üşenmeyin, bahane uydurmayın ve mutlaka sandığa gidin. Sandıktan çıkacak kararın ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Seçimden sonraki pazar günü buluşmak üzere...