Giriş
COVID-19 salgınının durdurulmasında, bugüne kadar belirlenmiş tek ve en etkili yol olan aşı hakkında ne yazık ki ciddi bir kafa karışıklığı yaratılmış durumda. Belki de bunun etkisiyle ya da konunun hâlâ yeterince ciddiye alınmaması nedeniyle günlük vaka sayısı 30 binlerde dolaşıyor. Her gün 200’ü aşkın insanımız hayatını kaybediyor. Ve çift doz aşıyı tamamlayanların oranı yüzde 50’nin biraz üzerinde çakılıp kalmış halde.
Elbette ki herkesin endişelerine veya konuyla ilgili sorularına benim bir cevap vermem mümkün değil... Ancak İtalya’da yapılan yeni tarihli bir araştırmanın sonuçları aslında tüm sorulara cevap veriyor. İtalya Yüksek Sağlık Enstitüsü’nün araştırmasına göre, ülkede son sekiz ayda hayatını kaybeden COVID-19 hastaları içinde, aşı yaptırmamış olanların sayısı, aşılarını tamamlamış olanların tam 23 katı.
Ülkede son sekiz ayda meydana gelen 38 bin 96 can kaybından 33 bin 620’si hiç aşı yaptırmamış; bin 440’ı ise aşı dozlarını tamamlamamış... Bu verilere bakarak “Olabilir ama aşılarını tamamlayanlar da vefat ediyor” diyenler çıkabilir. Araştırmadan çıkan bir başka önemli verinin böyle düşünenlere gereken cevabı verdiğini düşünüyorum.
Çünkü aşı dozlarını tamamladığı halde ölüm sebebi COVID-19 olarak kayıtlara geçenlerin yaş ortalaması 85.5. Sonuçlar gayet açık... Buna rağmen halen aşı olmayı reddederek hem kendi canını hem çevresindekilerin sağlığını tehlikeye atanlara Allah akıl fikir ihsan eylesin demekten başka çare gelmiyor elden.
NİYET FARKLI EYLEM FARKLI
Türkiye’nin de bu ay içinde Meclis’te onaylayarak yürürlüğe koyduğu Paris İklim Anlaşması, iklim değişikliğini kontrol altında tutmayı amaçlayan çok önemli hedefler içeriyor. Ayrıca, bu anlaşmadan bağımsız olarak çok sayıda devletin de kendi içinde aldığı iddialı kararlar bulunuyor.
İyi de kâğıt üzerinde yazılı olan bu kararlar gerçek hayatla ne kadar örtüşüyor? Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) bu konuda yaptığı çalışmanın sonuçlarını hafta içinde paylaştı. Söz konusu çalışmaya göre hükümetlerin 2030 yılına kadar küresel ısınmayı 1.5 derece artışla sınırlamak için gereken maksimum miktarın iki katından fazla fosil yakıt üretmeyi planlıyor.
Dünya ülkeleri, 2040 yılına gelindiğinde, 1.5 derecelik ısınma hedefi için gereken miktarın yaklaşık beş katı kömür, üç katı petrol ve en az iki buçuk katı doğal gaz üretmiş olacak. Anlayacağınız, İsveçli iklim eylemcisi Greta Thunberg haklı: Devletler, özellikle çevre konusunda ısrarla halklarına yalan söylüyorlar.
SENİN DİZİN HANGİSİ?
Dijital platform sayısının hızla artması, dünyanın farklı ülkelerde çekilen yapımlara internet üzerinden kolaylıkla ulaşılması ve pandemiyle birlikte milyarlarca insanın eve kapanması TV dizilerinin yıldızını iyiden iyiye parlattı. BBC Culture de bu ilgiden yola çıkarak son 21 yılda çekilen en iyi dizileri belirlemek için 43 ülkede 200’den fazla sektör temsilcisinin katılımıyla bir anket gerçekleştirdi.
ABD yapımı “The Wire” son 21 yılın en iyi dizisi seçildi... Listeye giren ilk 10 dizi şöyle:“The Wire” (2002-2008), ”Mad Men” (2007-2015), ”Breaking Bad” (2008-2013), ”Fleabag” (2016-2019),“Game of Thrones” (2011-2019) ”I May Destroy You” (2020), ”The Leftovers” (2014-2017), ”The Americans” (2013-2018) ”The Office” (2001-2003), ”Succession” (2018-...). Şayet aralarında görmedikleriniz varsa hafta sonu izlemeye başlamak için iyi bir fırsat...
Şimdiden iyi seyirler.
