Koronavirüsün bugüne kadar en çok mutasyona uğramış varyantı olan Omicron ile karşı karşıyayız. Dünya Sağlık Örgütü, Omicron ile ilgili çok sayıda mutasyona sahip olan farklı bir varyant olduğunu; küresel düzeyde potansiyel olarak daha fazla yayılma olasılığının yüksek olduğunu belirtti. Ve bunun üzerine tüm dünya kısa sürede alarma geçti. Yeni varyantlar son derece normal. Ama gelmekte olan tehlike şu: Varyant haberiyle birlikte tüm ülkeler uçuş yasakları ve sınır kapatma kararları almaya başladı.
Birçok Avrupa ülkesi kısmi kapanmalara gidiyor. Türkiye gibi ekonomik açıdan sıkıntılı bir dönemden geçen ülkeler için kapanma olumsuz sonuçlar doğurabilir. Ama bir yandan da insan sağlığından önemli hiçbir şey yok bu dünyada... Açıkçası bu kış da pek kolay geçmeyecek gibi duruyor.
Gelen açıklamalar doğrultusunda aşıların, Delta’dan sonra takviye dozlarla Omicron’u da yeneceklerini görüyorum. Ama geçen yıla göre hepimizdeki cesaret ve rahatlama benim biraz moralimi bozuyor. Rakamlara bir bakın; istatistikler hatırlatma aşıları yapılmadığı için salgında en başa dönüldüğünü gösteriyor.
Aşı olup bu COVID-19 belasından kurtulmak varken aşı olunmamasını gerçekten anlayamıyorum. En azından aşı olmayanlar Dünya Sağlık Örgütü “Pandemi bitti” diyene kadar daha çok evlerinde kalsa, kalabalıklara karışmasa... Yurtdışında aşı kartsız hiçbir yere girilmediği gibi ülkemizde aşı olmayanların kamu alanlarına girmelerine izin verilmese... Çünkü pandemi böyle bitmez, bitmeyecek de...
“HERKES EŞİT, HERKES FARKLI”
3 Aralık Cuma günü Dünya Engelliler Farkındalık Günü’ydü. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu kapsamda 1-11 Aralık tarihleri arasında ”Herkes Eşit, Herkes Farklı” sloganıyla bir dizi etkinlik düzenliyor. Ama sadece bu hafta değil Büyükşehir Belediyesi 2009 yılında başlatılan ”Engelsizizmir” yolculuğu ile İzmir’i engelsiz kent haline getirmek için çalışıyor.
Engelli arkadaşlarımızın 365 gün süren dertlerinin yalnızca yılda bir gün hatırlanmaması gerektiğini bize yıllardır gösteriyor. Başkan Tunç Soyer, ”Başka Bir Tarım” mottosundan esinlenerek ”Başka Bir Engelli Politikası Mümkün” anlayışıyla ”Engelsizizmir” yolculuğunun güçlendirilmesi ve yenilenmesi üzerinde duruyor.
Engellilerle ilgili çalışmaların sadece engelli günlerinde hatırlanan boyutu aşmasını öngörüyor. Doğrusu da o zaten. İnsan insanın yurduysa, bu ayrım göstermeden olmalı ki bir anlamı olsun. Bu olmadıkça yapılan göstermelik anmaların hiçbir anlamı kalmıyor.
TEBRİKLER FİLİZ ECZACIBAŞI SARPER...
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV) Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper, Avrupa Festivaller Birliği (EFA) Başkan Yardımcısı oldu. Hem de 70 yıllık birliğin bu göreve getirdiği ilk kadın olarak. EFA’nın yönetimine de 2014 yılında ilk Türk üye olarak giren Sarper, bu yeni görevi sonuna kadar hak ediyor.
İzmirli bir Türk kadınının aldığı bu başarı hiç kuşkusuz hepimize büyük gurur veriyor. İKSEV’in 35 yıldır düzenlediği Uluslararası İzmir Festivali 2003 yılından beri EFA üyesi ve 2018 Avrupa Kültürel Miras Yılında, tarihi mekânlara verdiği değerle Avrupa’nın en önemli 10 festivali arasında yer almıştı. Türkiye’de bir festivali, istikrarlı bir şekilde yıllardır yapmak gerçekten zor bir iş...
Üstelik bunu kaliteyi koruyarak, her yıl üzerine koyarak, değerini artırarak yapmak daha da zor... Yeri geldikçe söylediğim gibi Türkiye’nin kendini anlatması ve tanıtması için İstanbul dışında öne çıkarması gereken şehirleri var.
İzmir de bu şehirlerin en başında geliyor. O yüzden Filiz Eczacıbaşı Sarper ve vakıf yöneticilerinin kente kattıkları değer çok kıymetli... Bir İzmirli olarak kendisini canı gönülden tebrik ediyor, çok başarılı bir dönem geçireceğine yürekten inanıyorum.