Birkaç kez yazdım, korona günlerinin ardından ayrılıklarda, boşanmalarda patlamalar yaşanacak diye. Çünkü birlikte fazla vakit geçirmek, özellikle evliliklerde ve uzun ilişkilerde o güne kadar “Aman tatsızlık çıkmasın” diye üzeri kapatılan sorunların sandıktan çıkmasına neden oluyor. O sorunlar zamanında konuşulup çözülmediği için, zihinlerde daha da büyüyor ve patlama noktası oluşturuyor.
Hürriyet’ten Mehmet Üstündağ’ın yazdığına göre televizyoncu Ebru Akel ile 8 yıllık eşi Özer Sancak da boşanma aşamasında. 6 ay önce boşanmanın eşiğine gelen, ancak evliliklerine yeni bir şans veren çift, karantina sürecinde de gergin günler yaşıyormuş. Bir arada olduklarında fikir ayrılıkları daha çok su yüzüne çıktığından, aralarındaki tartışmalar da artmış. Yani benim dediğim gibi...
6 ay önce onları ayrılmanın eşiğine getiren sorunlar konuşulmamış, çözülmemiş ve karantinadayken tekrar su yüzüne çıkmış. Tuba Büyüküstün ile hiçbir şeyin gizli kalmadığı o meşhur mekanın işletmecisi Umut Evirgen’in 3 yıllık ilişkisi de bu karantina döneminde bitti. Yazılanlara göre; Tuba Büyüküstün karantinada çocuklarıyla eve kapanmış ama Umut Evirgen sosyallikten bir türlü vazgeçmemiş.
Bu da tıpkı benim dediğim gibi... Aslında Tuba Hanım, Umut Evirgen’in bu sosyalliğinden hep şikayetçiydi. Ancak kendisi de dışarı çıkabiliyordu ve bunu pek sorun etmiyordu. Karantina dönemi, bu sorunu da yine gün yüzüne çıkarmış oldu. Bu iki çiftimiz için ayrılığa katlanmaktan başka çare yok.
Demek ki neymiş, çiftler arasında çözülmeyen sorunlar, konuşulmayan konular bir gün mutlaka yeniden karşınıza çıkar. O yüzden, önlemleri baştan almak gerek. Aranızdaki en küçük sorunu bile, mutlaka konuşmalısınız. Konuşarak çözülmeyecek sorun yoktur. Yeter ki siz ilişkinizin devamından yana olun.
Mutlu evlilik ve ilişki için
Ayrılıklar bu kadar gündemdeyken evliliğin ya da ilişkinin ayakta kalabilmesi için gerekli 10 kuralı bir kez daha hatırlatmak istedim.
- Bağlı ol ama bağımlı olma.
- Sev ama kendini daha çok sev.
- Fedakar ol ama kendini feda etme.
- Dünü an ama geçmişe saplanma.
- ‘Biz’ ol ama ‘Ben’i unutma.
- Sabret ama katlanma.
- Eleştir ama suçlama.
- İste ama ısrarcı olma.
- Değerlendir ama mukayese etme.
- Hiç bitmeyecekmiş gibi yaşa ama bitebileceğini unutma.
Meğer dostlarımızı çok ihmal etmişiz
Karantinada herkes haberleşmeyi dijital araçlar ve uygulamalar üzerinden yapıyor. Özellikle WhatsApp bu konuda bir numara. Hele hele WhatsApp gruplarında gıybetin kralı dönüyor. Benim de dahil olduğum gruplar var elbette. Mersin’deki lise arkadaşlarım, gazetedeki iş arkadaşlarım, küçük bir erkek grubu gibi... Bir de üniversite grubumuz var. Yıllar boyu birbirimizi ihmal ettikten sonra karantina günlerinde daha fazla konuşur olduk.
Hatta aramızda olmayan birkaç arkadaşı da ekleyerek grubu büyüttük. Meğer ne çok özlemişiz birbirimizi... Eminim sizin de yeni kurduğunuz gruplar, ya da bir süredir aktif olmadığı halde, karantinayla birlikte epey sohbetin döndüğü gruplarınız vardır.
Bu gruplarda sohbet etmek bana çok iyi geliyor. Karantina sonrası buluşma planları da yapıyoruz elbette. Yalnız bunu bir sıraya sokmamız gerek. Öyle çok kişiyle buluşma planı yaptık ki, bu yılın tamamı o planları gerçekleştirmeye yetecek mi, bilmiyorum.