Belirtmek zorundayım ki; günümüzde ilişkiler uzun sürmüyor. Özellikle başlangıçtaki heyecanlar ve ilgi tükendikçe ilişkiyi yaşamak ağır bir yükü taşımaya dönüşüyor. Peki bu durum ilişkinin tamamen bittiğini mi gösteriyor? Bazen evet, bazen hayır. Bitip bitmediğini anlamak için de ilişkimize uzaktan başka bir göz gibi bakmamız gerekiyor. Yani ayrılma cesareti olmayanların kullandığı “İlişkimize biraz ara verelim” sözü işte burada devreye giriyor. Ama bunun bir bahane mi yoksa gerçekten bir mola verme isteği mi olduğunu anlamak için bu yazıyı okumanızı öneriyorum.
Siz ya da sevgiliniz zor bir dönemden geçiyor olabilirsiniz. Hayatınızda bazı şeyler yolunda gitmiyor olabilir. İlişkinize konsantre olmakta zorluk çekiyor olabilirsiniz. İşte bu noktada biraz ayrı kalmanın size iyi gelebileceğini düşünebiliriz. Bu tür kısa bir ayrılık size yeni bir bakış açısı kazandırabilir, ilişkinizdeki sorunların ne olduğunu görme şansı yaratabilir. Ancak, unutmayalım ki bu mola ilişkinizin bittiğinin de habercisi olabilir. Birbirinizden ayrı olduğunuz zamanda daha keyifli vakit geçirdiğinizi fark edebilirsiniz. O zaman aklınıza “Ben böyle mutluyum, neden geri döneyim ki?” sorusu gelebilir.
Böyle bir molanın ilişkinizi nasıl etkileyeceğini önceden kestirmeniz mümkün değil. Üstelik bu molayı ikiniz aynı anda istemeyebilirsiniz, taraflardan biri istiyor, diğeri istemiyorsa yapılacak ilk şey bunun hakkında konuşmaktır. Ama söylemeliyim ki; böyle bir ara isteyen kişiye “Hayır yapmayalım” demek onun fikrini değiştirmeyecektir. Yani mola vermeye istemeyen sizseniz, bunu sineye çekeceksiniz, başka çaresi yok.
Peki hangi durumlarda böyle bir molaya ihtiyacınız olabilir?
- Tartışmalar çoğalmış ve uzlaşmayla sonuçlanmıyorsa,
- Birlikte vakit geçirmek size cazip gelmiyorsa,
- Başkasıyla birlikte olabileceğinizi düşünüyorsanız,
- Birlikte eğlenebilme yetisini kaybettiyseniz,
- Konuşmaktan kaçınıyorsanız ve birbirinizi suçluyorsanız,
- Birbirinize dokunmak ya da sevişmek arka plana atılmışsa,
- Gün içinde sürekli ilişkinin geldiği durumu düşünüyorsanız,
- Birlikte plan yapmaktan vazgeçtiyseniz,
- Arkadaşlarınıza mutluluğundan değil şikayetlerinden söz ediyorsanız,
- Ve elbette kendinize biraz olsun nefes alacak alan yaratmak istiyorsanız...
Böyle bir molayı ikiniz de kabul etmişseniz o zaman devreye kurallar girecektir.
İşte o kurallar
- Ne kadar süreceğini konuşarak önceden belirlemelisiniz.
- Bu süre bittiğinde tekrar bir araya gelip hem molayı hem de ilişkinizi değerlendirmelisiniz.
- Unutmayın ki bu bir mola, kesin ayrılık değil. Bu yüzden bu sürede birbirinize olan saygınızı yitirmemek için başka flörtlere kapı açmamalısınız.
- İlişkinize mola verdiniz ama örneğin aynı işyerinde çalışıyor olduğunuzdan birbirinizi görmek zorunda kalabilirsiniz. Birer yabancı gibi davranmaktan kaçınmalısınız.
- Elbette iletişiminiz devam edecek. Ancak bu iletişim sırasında görüşme ısrarında bulunmamalısınız.
- Sizi yalnız görenlerin “Bitti mi?” sorusuna “Ara verdik” diye cevap vermemenizi öneririm. Başkalarının tavsiyesine ihtiyacınız yok. “Arada bir yalnız takılıyoruz, bu bize iyi geliyor” diyebilirsiniz.
- Bu mola süresince, sevgiliniz varken yapamadığınız şeyleri yapmaya çalışın. Bu sizin için bir test olacaktır. Onsuz mu yoksa onunla mı daha mutlu olduğunuzu anlamanızı sağlayacaktır.
- Unutmayın ki; bu mola ilişkinizi düşünmek için verildi. Gününüzü gün etmek yerine, yalnız başınıza düşünmek için mutlaka vakit ayırın.
- Süre bittiğinde mutlaka bir araya gelin. Molada neler yaptığınızı, nasıl bir sonuca vardığınızı anlatın.
- Kararınız kesin olsun. “Bu molayı biraz daha uzatalım” gibi ucu açık cümleler kurmayın. Ayrılmak istiyorsanız da açık açık söyleyin.
Son söz:
Böyle bir molanın ilişkinizi tamamen bitirebileceği gerçeğini aklınızdan çıkarmayın. Yani ilişkiniz bu testi geçemeyebilir. O zaman da eski sevgilinizle arkadaş kalmayı seçebilir veya tüm bağlarınızı kesebilirsiniz. Yine de olumlu düşünelim. Mola istemeniz, her zaman ilişkinizi gözden çıkardığınız anlamına gelmez. Aksine ilişkiniz için çaba gösterdiğinizi, son noktaya gelmeden önce harekete geçtiğinizi gösterir. Belki de bu sürede birbirinizin değerini çok daha iyi anlayacak ve ilişkinizi daha sağlam temeller üzerine oturtabileceksiniz.
Bonus söz:
Bu yazı gerçekten ilişkisine değer veren, bitmesini istemeyen, bitecekse bile son ana kadar çaba gösteren kişiler için yazıldı. Yoksa “Ben sana layık değilim”, “Benim sorunlarım var”, “Seni üzerim”, “Karanlık dünyamda sana yer yok”, “Kimseye bağlanamıyorum” gibi bahanelerin arkasına “İlişkimize biraz ara verelim” bahanesini de ekleyen cesaretsiz, yaptığının ve söylediğinin arkasında duramayan kişiler için değil.