Giriş
Bahar ve yaz düğünlerinin planlaması şimdiden başladı. Her çift, bu planlamaları yaparken bazı endişeler duyar. Bu çok normal bir durumdur. Çünkü o iki kişinin bütün yaşamı değişecektir ve yeni hayatları konusunda belirsizlik içindedirler. İşte bu belirsizlik insanda olumsuz diye tabir edebileceğimiz bazı duyguların oluşmasına neden olur. Şimdi bu duygulara bir göz atalım ve nasıl üstesinden gelineceğini anlatalım.
1-KAYGI VE TELAŞ HİSSİ
‘Anksiyete’ olarak adlandırılan kaygı durumu, evlilik öncesi sizi çok yorabilir. Düğünü planlamak, düğünden sonrasını hesaplamak ruhunuzda duygu karışıklığına sebep olabilir. Her şeyi kontrol etmek istersiniz ama “Hiçbir şey benim kontrolümde değil” hissine kapılabilirsiniz. Hele hele mükemmeli arayan biriyseniz işiniz çok daha zor. Oysa her şeyi mükemmel kılmak mümkün değildir. Kontrol edemediğiniz şeyler için yapabileceğiniz pek bir şey yok. Bu yüzden kendi planınıza sadık kalıp hazırlanın, gerisini akışa bırakın.
2-UYKULARIN KAÇMASI
Yaşadığınız stres uykularınızı size haram edebilir. Günlerce hiç uyuyamayan ya da birkaç saatlik huzursuz uykularla düğün gününe kadar idare eden çiftler var. Ama bu durum evliliğinizin kötü gideceğinin bir göstergesi değil. Uyusanız da uyumasanız da o düğün yapılacak. Buna siz karar verdiniz ve aksilikler sadece ayrıntı. Zaten tüm gün düğününüzü düşünüyorsunuz. Her şeyi yatmadan önce bir kez daha gözden geçirmek fayda sağlamaz. Sadece uykuya odaklanın, ertesi gün zaten yine aynı konuda düşünmeye fırsatınız olacak.
3-HAZIR MIYIM ACABA?
Şunu bilin ki; hiç kimse evliliğe yüzde 100 hazır değildir. En aşk dolu, şefkat dolu evliliklerde bile her zaman bir risk vardır. Böyle bir riski düşünerek biraz daha zaman istemeniz, pek de sonuç vermeyecektir. Siz eş adayınızla, kendiniz için en doğru zamanı belirlediniz. Üstelik daha ne kadar zaman harcayabilirsiniz ki? Evlilik planı yapmaya başladığınız andan itibaren (eğer çok önemli yeni bir gelişme olmazsa) hazırdınız zaten. Kendinizi buna ikna edin ve bu yolda yürümekten vazgeçmeyin.
4-EVLİ OLMA KORKUSU
Sorumluluklar, yeni bir hayatta yaşanması olası durumlar, çevrenizdeki mutsuz evlilikler, eş adayınız hakkında negatif insanların söyledikleri... Hepsi sizin evlenmeyle ilgili korkunuzun sebepleridir. Hiçbir evlilik birbirinin aynı olamaz. En yakın arkadaşınız boşandı diye, siz de aynı kaderi paylaşacak değilsiniz. Ayrıca bu korkuları eş adayınızla paylaşabilirsiniz. Onun vereceği güven duygusu, bu sorunun üstesinden gelmenize yardımcı olacaktır. Korkular her ilişkide çiftlerin düşmanıdır, bunu unutmayın.
5-EBEVEYNLİK KORKUSU
Evliliğin ardından anne ya da baba olma düşüncesi sizi gerçekten çok korkutabilir. Öncelikle bu konuyu eş adayınızla birlikte planlamalısınız. Ne zaman çocuk istediğinizi, hangi koşulları sağlamanız gerektiğini birbirinize anlatmalısınız. Çocuk sahibi olmak bir evliliğin kurtarıcısı değildir ama çok önemli bir unsurdur. Annelik ve babalık kitaplardan öğrenilebilecek bir şey de değildir. Bunu o zaman anlayacaksınız. Birbirinize destek verdiğiniz sürece bu süreci de aranızdaki sevgi bağıyla aşabilirsiniz.
6-MADDİ DURUM
Düğün bütçenizi belirlediniz mi? Yoksa “Saldım çayıra mevlam kayıra” mı diyorsunuz? Demeyin, düğün için harcayacağınız parayı kalem kalem belirleyin. Düğününüze gelen herkesi en iyi şekilde ağırlamak ve onları mutlu etmek için çok çaba sarfedersiniz ama ben size söyleyeyim, herkes mutlu olmayacaktır. Bütün paranızı düğüne harcamak, sizi daha sonraki günlerde çok yoracaktır. Gösterişten vazgeçip, ihtiyaçlarınız doğrultusunda ilerlerseniz en doğru yolu seçmiş olursunuz. Başkalarının değil, sizin mutlu olmanız önemli.
7-AİLELERİN DURUMU
Evlilik, yasal olarak iki kişinin bir yetkili önünde “Evet” demesiyle gerçekleşse de, geleneksel olarak ailelerin de birbiriyle evlendiği sosyal bir durumdur. Ailelerinizin birbiriyle uyumlu olmaması bir sorun olarak görülebilir. Ama bunu da birlikte çözeceksiniz. Böyle bir uyumsuzluğun sizi mutsuz edeceğini düşünüyorsanız mesafe koymalısınız. Bu mesafenin sınırlarını da eş adayınızla birlikte belirlemelisiniz. Evet onlar sizin aileleriniz ama artık siz de yeni bir aile olacaksınız. Size saygı duymalılar.
8-DEĞİŞİM KORKUSU
Evliliğin günlük yaşamınızı, arkadaşlıklarınızı ve kariyerinizi nasıl değiştireceği konusunda endişe duymakta haklısınız. Sanki nereye varacağı belli olmayan bir yolculuğa çıkmış gibi hissedebilirsiniz. Bunların hepsi doğal. Ancak işin olumlu tarafından bakın. Şems-i Tebrizi’nin “Düzenim bozulur, hayatım alt üst olur diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatının altının üstünden daha iyi olmadığını?” sözünü aklınızdan çıkarmayın. Bu endişeyi herkes yaşıyor. Ve merak etmeyin, bir süre sonra geçiyor.
9-ÖZGÜRLÜK KORKUSU
Kişisel bağımsızlığınızı yitirmekten korkmanız normal. Öyle ya, bugüne kadar tek tabanca olarak yaşarken, artık tamamen sorumlu olduğunuz birinin varlığına alışmak zorundasınız. Kişisel alanınız, hobileriniz için zamanınızın veya bireysel seçimler yapma özgürlüğünüzün olup olmayacağınızı düşünüyorsunuz. Bağımsızlığınıza değer vermenizde bir sakınca yok. Bu endişenin farkına varmak, bunu eş adayınızla çözmenize ve evliliğinizde her ikiniz için de işe yarayan bir denge bulmanıza olanak tanır.
10-BEKLENTİLER
“İyi bir eş olacak mıyım?” Bu şüphe, kendinize dair güven eksikliğinden veya bir eşin nasıl olması gerektiğine dair gerçekçi olmayan beklentilerden kaynaklanabilir. Unutmayın, evlilikte herkese uyan tek bir kalıp yoktur ve iyi bir eş olmak çoğu zaman kendiniz olmak ve sevgilinizle birlikte büyümek anlamına gelir. Evlilikteki rolünüz ve bu yeni kimliğinizi nasıl yönlendireceğiniz üzerine düşünmek doğaldır. Kendiniz olmaktan vazgeçmediğiniz sürece böyle bir sorun yaşamayacaksınız.
