Mesut YarDiriliş Ertuğrul sezonun rekorunu kırdı

HABERİ PAYLAŞ

Diriliş Ertuğrul sezonun rekorunu kırdı

Haftanın hatta sezonun en sağlam yükseleni AB grubu izleyicide yaklaşık 14 puanlık bir reyting alan Diriliş Ertuğrul (TRT 1) dizisi oldu... Kabul etmek lazım ki magazin ve haber efektinin azlığına rağmen aldığı reytingle, benim diyen renkli haber madenine tur bindiren bu dizi artık (yayınlandığı kanal TRT gibi) kamunun malıdır... Açıkçası son zamanlarda izleyicideki eğilimde “magazin çarkına girenlerden uzaklaşma” başladı... Haksız da değiller; rolleriyle değil, özel yaşamlarıyla anılan bir takım isimlerin izleyiciye zerre kadar hayrı yok. Sistem küpünü doldurma matematiğine göre işliyor... Eh, izleyici de haklı olarak magazin balonlarını değil, gerçeklik duygularını renkli sayfalarda yitirmeyenleri tercih ediyor...

Haberin Devamı

Küstüm oynamıyorum!

İlginç bir set dedikodusu kulağıma geldi. Türk dizilerinde iki ana karakterin sahnelerinin ayrı ayrı çekildiği ender işler vardır. Nedeni de çoğunlukla küskünlük filandır... Paramparça (Star TV) dizisinin Gülseren karakteri Nurgül Yeşilçay ile Cihan’ı canlandıran Erkan Petekkaya’nın ortak sahnelerinin ayrı çekilmesi, ikilinin bir araya gelmemesi de sanırım söylediğim nedenden kaynaklanıyor... İki yıldızın fanlarının arayı bulma çalışmalarını da gözden kaçırmayacak olursak, dedikodunun “gerçek olma” ihtimali hiç de az değil. Ben yazmaktan utanıyorum, yaşayanların ne çektiğini varın siz düşünün. “Küstüyseniz barışın gari” diyerek temennimizi şuraya bir yere ekleyelim..

Ekran galaksisinde bir kara delik!

Arkadaş beşinci çift de boşandı. İlker Ayrık’ın geçtiğimiz sezon sunduğu “Ben Bilmem Eşim Bilir” isimli yarışmanın ünlü çiftleri ağırladığı bölümlere katılan kim varsa evliliği son buldu... O program astrolog deyişiyle ayın ters açısına mı geldi, Merkür çekilmesine mi rastladı bilemiyorum ama beş çiftin birden art arda boşanmasıyla ekran galaksisinde bir kara delik olarak anılacağı kesin... Elif Güvendik ve Levent Nayman ikilisinin ayrılık haberini alınca aklıma başka da bir şey gelmedi. İyi ki o devirler yengeniz ve ben doluymuşuz da yarışmaya katılamamışız; çok şükür Allah’a...

Haberin Devamı

Ekranda yoklar ve özlüyoruz

Bir Kıvanç Tatlıtuğ, bir Halit Ergenç, bir Kenan İmirzalıoğlu, bir Kerem Bürsin, bir Çağatay Ulusoy, bir Ozan Güven, bir Ahmet Kural, bir Murat Cemcir, bir Engin Akyürek, bir Nejat İşler, bir Mert Fırat olmadan “dizi ekranı bu yıl zengindir” diyebilir miyiz? Bir Tuba Büyüküstün, bir Serenay Sarıkaya, bir Bergüzar Korel, bir Şükran Ovalı, bir Cansu Dere, bir Ayça Bingöl, bir Seda Bakan, bir Şebnem Bozoklu, bir Hasibe Eren, bir Gonca Vuslateri olmadan “dizi ekranı bu yıl tamamdır” diyebilir miyiz? Diyemeyiz, özlüyoruz, bekliyoruz; net!

Aşk acı olsada reytingi tatlı olsun

Kendisini ekstra severim. Seçkin Özdemir; “ağırbaşlı oyuncular tayfası” diye bir şey varsa kendisi resmen çarkçıbaşıdır... O yüzden son günlerde yayına giren yeni diziler arasında tutmasını dilediğim Acı Aşk’a (Show TV) başarılar dilemeden geçemeyeceğim... Hikaye aslında klişelerle dolu. Kaldı ki içeriğinde klişe olmayan dizi bulmak da bugünlerde zor. O zaman ne izlenecek? Elbette ki oyunculuklar... İşte oyunculuk hamurunu bünyesinde kuvvetle barındıran Seçkin’e güvenim bu noktada başlıyor. Bir Aşk Hikayesi gibi bir rüzgar yaratması temennisiyle; yolun açık olsun Acı Aşk

Haberin Devamı

Aman eksene dikkat

Zahide Yetiş’in Show TV’deki işi sabah kuşağının iyi işlerinden biri oldu. Fakat bir ayrıntı gözüme çarptı. Zahide’nin önceki gün bir masa başında ünlülerin ilişkileri üzerine sohbet ettiği Selin Karacehennem ve Elif Aktuğ ikilisiyle verdiği fotoğraf sabah magazin kuşaklarının tıpkı kopyasıydı... Zahide elbette magazin de konuşacak. Bunu kiminle konuştuğunun hiç önemi yok. Ama paletinde bir sürü rengi barındıran bir programı ekranda çok daha iyileri dururken ağırlıklı olarak “magazin/yorum” eksenine çekmesine gerek yok... Çünkü o hâlâ evimizin en ağırbaşlı kız çocuğu

Babamın şarkıları deyince

Babamı erken kaybettim. Dört yaşındaydım. Açıkçası hangi şarkıları dinlediğini bilmiyorum. Gençliğin başlarında da annemle vedalaştık. O sanat müziğini severdi. Evde Zeki Müren, Ferdi Özbeğen, Tanju Okan plaklarını hatırlıyorum... Beni anneannem büyüttü sayılır. Daha çok türküler söylerdi. “Ormanların gümbürtüsü başıma vurur” onun sesinden hatırlamak istediğim bir anonimdi... “Babamın Şarkıları” isimli programı izlerken aklımdan bunlar geçti. Bir ihtimal içinde babamın, anamın, anneannemin şarkıları vardı. İyi bir proje diye düşündüm. Ve daha önce buraya düştüğüm notu içimden yine tekrarladım; “iyi ki TRT Müzik var”...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder