Bir ülke düşün. Başka hiçbir yerde göremeyeceğin hayvanlarla, ağaçlarla ve doğal güzelliklerle dolu. Bahsettiğim yer, cehennem ateşine teslim olan Avustralya. Üstelik bu cehennemin fitilini biz ateşledik; İnsanoğlu. Yeni bir 10 yıllık döneme girdik: 2020'ler... Ancak geleceğimizin daha parlak olması gereken bu dönemde, zehirli dumanlardan önümüzü göremez olduk. Böyle devam ederse ilerde gerçekten de bir geleceğimiz olacak mı? İklim değişimi hakkında farkındalık yaratmaya çalışan insanların 'Zamanımız kalmadı' demesi yersiz bir slogan değil. Zira bebekler doğar doğmaz solunum cihazına bağlanmaya başladı bile.
70 metreyi bulan alev denizi
Avustralya’da çıkan tarihin en yıkıcı yangını 4 aydır devam ediyor. Alevlerin 70 metre, yani Sydney Opera Binası'ndan daha yüksek bir seviyeye ulaştığı faciada uzmanlar, yangının çıkış sebebinin küresel ısınmaya bağlı olarak gerçekleştiğini, iklim değişiminin yangını körüklediğini ifade ediyor. Daha korkunç bir şey duymak ister misin? Avustralya’da yaz daha yeni başlıyor ve dün ölçülen hava sıcaklığı 49 dereceydi.
Avustralya'nın uzaydan görüntüsü
Çocuklar sokakta oynarken maske takıyor. Doğum yapmak için hastaneye gelen kadınlar, bebeklerini gaz dolu odalarda dünyaya getiriyor ve daha doğar doğmaz de gaz maskesi takmak zorunda kalıyor.
'Yol boyunca çığlıkları duyuluyor'
Genç iklim aktivisti Greta Thunberg, Facebook hesabından Avustralya'daki durumla ilgili paylaşım yaptı. Greta'nın paylaşımın altına gelen yorum içler acısı: 'Teşekkür ederim Greta. Buradaki durum korkunç. Külün kokusu ve tadı her yerde, gökyüzü günün ortasında bile siyah ve kan kırmızısı ve ölmekte olan hayvanların çığlıkları yol boyunca duyulabilir.'
https://twitter.com/MetroUK/status/1213437429891436544
Yarım milyar hayvan can verdi!
Hadi diyelim biz kaçtık, insanlar tahliye oldu. Peki hayvanlar nasıl kaçacak? Ya ağaçlar? Yapılan açıklama 500 milyona yakın hayvanın yangın nedeniyle öldüğünü ortaya çıkardı.
https://twitter.com/WILDDFORLANA/status/1213407172811526144
Hayatında hiç koala gördün mü? Avustralya’nın Güney Galler bölgesinde meydana gelen yangında koala popülasyonunun yüzde 30’u yok oldu. Bundan sonra da koala görmemiz neredeyse imkansız hale geldi. Uzmanlar, yangın söndükten sonra koala nüfusunun artması için çalışma yapılması gerektiğini ifade ediyor.
Tabi kangurular da var. Ne yazık ki, kanguruların kaderinde de ana vatanları olan Avustralya'da can vermek var.
https://twitter.com/AdszDogan/status/1213943321149820928
Suçlular çok uzakta değil
Şimdi suçu kimde arayacağız? Elbette bu suçu biz üstleneceğiz. Neden mi? Avustralya bizden kilometrelerce uzakta olmasına rağmen, çevreye verdiğimiz her zarar, kullandığımız her doğa düşmanı yakıt, bizi sona daha çok yaklaştırdı. Avustralya’daki yangının sorumlusu dünya üzerinde bulunan herkes! Sonun başlangıcı Avustralya oldu.
‘Biz Türkiye’deyiz, bize bir şey olmaz’ deme. Böyle giderse, sıra bizim güzel ülkemize de gelecek.
Ne yapacağız?
Plastik poşetlerin paralı olması, çevreye verilen zararın önlenmesi açısından güzel bir adımdı. Ancak yeterli değil. Hala filtresiz çalıştırılan fabrikalar var. Hala geri dönüşümü umursamayan insanlarımız var. Ve ne yazık ki hala ormanları yakıp bina dikmenin daha mantıklı bir çözüm olacağını savunan kafa yapılarımız var.
Oturduğumuz yerden çevre bilincini geliştirmek adına yapabileceğimiz en iyi yardım, sosyal medyadan farkındalık oluşturmak. Çevre bilincini aşılamak adına açılan sayfaları, sosyal platformları takip edebilir, insanların çevreyi korumak adına nelerden ödün verdiklerini ve neler yaptıklarını paylaşıp arkadaşlarının da fikir sahibi olmasını sağlayabilirsin.
Avustralya için bile yapabileceğin şeyler mevcut. Yine sosyal medya platformlarından yangınla ilgili bilgilendirici paylaşımlarda bulunabilir, dünyaca ünlü yardım kuruluşlarına çam sakızı çoban armağanı bağışta bulunabilirsin. Senin yapacağın en küçük bir yardım inan birçok canlının hayatını kurtaracak. Belki anında, belki de gelecekte. Ama emin ol, yarının umudu senin elinde.