Ankara’nın Çubuk İlçesi Akkuzulu Köyü’nde geçen Pazar yaşanan dramatik saatlerin öyküsünü Salı günü (23 Nisan 2019) burada anlatmıştım detaylarıyla. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişimi Türkiye açısından çok dramatik ve ucuz atlatılan bir olaydı.
O gün orada, ülke açısından çok vahim gelişmelerin eşiğinden dönüldü. Bir önceki yazıda, Akkuzulu vakasında eleştirilere hedef olan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın açıklamaları da www.posta.com. tr’de yer alıyordu.
O yazıda bir fotoğraf kullanmıştım. “Omuzdaki El” başlığıyla... Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evden çıkıp kapıdaki zırhlı araca binişi sırasında, Hulusi Akar’ın hemen yanında olduğunu gösteriyordu o fotoğraf. Milli Savunma Bakanlığı’ndan, o fotoğraf karesinin orijinal hâlini, ‘işaretli’ şekilde yolladılar. Fotoğrafta 10 kişi kırmızı daire içine alınmış. 8’inde ‘MSB’ (Milli Savunma Bakanlığı), 2’sinde ‘MEB’ (Milli Eğitim Bakanlığı) yazıyor. Tabii bir de Bakan Akar... Bakanlığın; Kılıçdaroğlu’nun zırhlı araca 8 asker koruma (MSB), 2 de polis koruma (MEB) eşliğinde gittiğinin kayıtlara geçmesini istediği ortada.
Fotoğrafta dikkatimi çeken önemli bir ayrıntı var. Hulusi Akar’a, özellikle sosyal medyada yönelen tepki, konuşmasındaki “Değerli arkadaşlar” hitabından kaynaklanmıştı. Akar’ı eleştiren mesajlarda saldırganların fotoğrafları kırmızı daire içine alınmış ve altına “İşte Akar’ın arkadaşları” yazılmıştı çoğunlukla. Bakanlıktan gelen fotoğrafta koruma görevlilerini kırmızı daireler içinde görünce, eleştirilere görsel olarak da cevap verildiğini düşündüm. Bilemiyorum. Belki de tesadüftür.
TİFLİS'TE 24 NİSAN'A KARŞI 23 NİSAN
Gürcistan’ın başkenti Tiflis’ten bir görüntü geldi. Ermeniler, 24 Nisan eyleminde… Hemen yanda, sokağa kurulmuş büyük hoparlörlerden şarkılar yükseliyor...
Açıkhava resim sergisi var... Tam bir şenlik havası... Türkiye’nin Tiflis Büyükelçiliği’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri, eylemci grubun sesini bastıran.
Büyükelçi Ceren Yazgan’ın bizzat organize ettiği 23 Nisan kutlamalarının coşkusu Tiflis’te bir güne sığmamış belli ki. Ertesi güne de taşmış. O ertesi gün de 24 Nisanmış.
TÜRKİYELİ VE SURİYELİ İŞ KADINLARINDAN ÖRNEK ÇALIŞTAY
Suriyelilerin çoğu kayıt dışı olarak insanlık dışı koşullarda çalışmaya zorlanıyor. Göçmen/mülteci olmak zor… Bu zorluk kadınlar için kat be kat artıyor. Bu tespit bir kez de Türkiyeli ve Suriyeli iş kadınlarının, 24-25 Nisan tarihlerinde Ankara’da düzenledikleri çalıştayda yapıldı. Ankara İl Göç İdaresi, KAİSDER (Kadın İşveren ve Sanayiciler Derneği) ve TÜGÖDER ((Türkmen, Göçmen, Mülteci ve Sığınmacılarla Dayanışma Derneği) tarafından düzenlenen İstihdam Odaklı Türkiyeli ve Suriyeli İş Kadınları Çalıştayı’nda iki ülkenin iş kadınlarının ortak iş yapabilecekleri sektörler belirlendi. Bu sektörlerin “sanayi- üretim, eğitim-bilişimiletişim, dış ticaret, tarım, turizm ve gayrimenkul” alanları olduğu tespiti yapıldı. Dünyada bir ilk olma özelliği taşıdığı vurgulanan çalıştayda iki ülkenin iş kadınları,'"Ötekileştirmeden güç birliği yapma” mesajında birleştiler. Bu mesajın toplumun tüm kesimlerine örnek olması gerekir. Bu nedenle bu çalıştaya emek veren, katılan herkese teşekkür borcumuz var.