Adı ‘CHP 37’nci Olağan Kurultayı’ ama birçok yönüyle olağan dışı. En başta da sloganı itibariyle: “Hedef iktidar”… Kinaye değil… Başlı başına bu sözcük, yani ‘iktidar’ CHP için olağan dışı. Müzmin ana muhalefet CHP son yerel seçimde ‘ittifak’ yoluyla başarılı oldu. Ve şimdi, eski sistemde ‘tek başına’ olan ‘iktidar’ hedefi artık “dostlarımızla birlikte” şeklini aldı.
Kabul etmek gerekiyor ki bu, konjonktür gereği gerçekçi bir yaklaşım. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir saatlik konuşmasında birkaç kez çizdi bu ifadenin altını. Birinde de açıkça “Millet İttifakı” diye açtı ‘dostlarımız’ sözünü. Konuşmanın ardından kulislerde “Millet İttifakı’ndaki ‘dostlar’ın hangisi ne kadar dost” diye soranlar duydum. Yine o kulis sohbetlerinde “Yeni potansiyel ‘dostlar’da dahil mi bu söze” diye Gelecek ve DEVA partilerini ima edenler de oldu. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasına “dostlarımızla birlikte” sözü damgasını vurdu.
Bugün itibariyle “CHP’nin dostları”na kim dahil, kim değil” sorusu artık siyasetin gündeminde olacak. Bunun dışında, ‘dikkat çeken ifadeler listesi’nde şunlar da var: “Kürt sorunu”, “Terörün yanında – bazıları güçlerini Meclis’teki bazı siyasi otoritelerden alan – yeraltı dünyasıyla da mücadele”, “Liyakat devlet politikası olacak”, “Kamu – özel işbirliğiyle yapılan bütün yatırımlar devletleştirilecek” ve “Kendisini denetletmekten korkmayan iktidar”.
MEKANDAN NOTLAR
İlk kez bir amfiteatrda siyasi parti kurultayı izledim. Ve dedim ki; keşke bundan sonra bütün partiler kongre ya da kurultaylarını böyle mekanlarda yapsa… Ankara’da Bilkent Üniversitesi’nin açık hava tiyatrosu ‘Odeon’da yapıldı Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 37’nci olağan kurultayı. Pandemi döneminin bir mecburiyeti olsa da, ortaya gayet konforlu bir organizasyon çıktı.
Özellikle de biz haberciler için… Bilkent Kampüsü’ne girer girmez, delegelerle basının Odeon’a ulaşacağı yollar ayrılmıştı. Canlı yayın platformlarının yer aldığı alan tatminkârdı. Görsel medya ile yazılı basın için de farklı bölümler vardı. Amfi tiyatronun en üst kısmı köşe yazarları için ayrılmıştı. Özetle, basının çalışma ortamı açısından bakıldığında bugüne kadar gördüklerimin en iyisiydi.
ÖZLEM ÇERÇİOĞLU
Kurultayın Divan Başkanı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’ydu. Konumuz değil ama yeri gelmişken bir parantez açayım. (Çerçioğlu’nun lakabı, malum, ‘Topuklu Efe’. Ama bu, cinsiyetçi bir ifade. Aslında Çerçioğlu da artık bu tabiri reddetmeyi düşünse, sanki daha iyi olacak.) Özlem Çerçioğlu’nun kurultayı açış konuşmasına özendiği belliydi.
Bir kadın olarak ‘İstanbul Sözleşmesi’ne güçlü bir vurguyla sahip çıktı. Erdal Eren’in de adını andı, Bülent Ecevit’in de. Pir Sultan Abdal’dan da bahsetti, Deniz Gezmiş’ten de… Kısa, etkili, yüksek tonda konuştu. Kürsüden yerine geçtiğinde, “Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sonraki dönem için hedefleri, hayalleri olabilir mi acaba” diye düşündürdü.