PKK, Irak’ın kuzeyindeki terör kamplarından Gara’da, 13 savunmasız insanı infaz ettikten sonra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplandı. 14 Şubat 2021 Pazar günkü toplantının ardından yapılan açıklamada şöyle bir bölüm yer alıyor: “Alıkonanların yaşamları rastlantılara ve çatışma ortamının insafına bırakılmamalı, ailelerin ve kamuoyunun talebine karşılık, PKK elinde tuttuğu kişileri salıvermelidir.” Açıklamanın bu kısmı pek konuşulmadı ama şu son cümleden anlıyoruz ki, terör örgütünün elinde başka rehineler de var. Gara’da bir mağarada taammüden öldürülen o 13 kişiden fazlasının olduğunu HDP MYK’nın açıklamasıyla öğrendik. Bu durum, sıkıştığı anda PKK’nın yeni katliamlar yapabileceği anlamına geliyor.
HDP ŞUNU YAPABİLİR Mİ?
Peki PKK’nın elinde kaç kişi var? Bu insanlar kimler? Kamuoyu bilmiyor ama belli ki HDP’de var bu bilgiler. Bu durumda HDP’ye seslenmek gerekmiyor mu? Madem örgütün elinde başka rehineler de olduğunu biliyorsunuz, o zaman kuru bir ‘salıverin’ açıklamasından öteye geçip inisiyatif alamaz mısınız? Herkesi şaşırtacak bir adım atıp o insanların sağ salim evlerine dönmelerine önayak olamaz mısınız?
O insanları ailelerine kavuşturamaz mısınız? Ve bunu hiçbir koşul öne sürmeden yapamaz mısınız? Açıklamanızda, PKK’nın elinde tuttuğu insanların yaşamlarının rastlantılara ve çatışma ortamının insafına bırakılmaması gerektiğini söyleyen bizatihi sizsiniz. O zaman gelin, gösterin samimiyetinizi. Kurtarın o insanların yaşamlarını.
HDP böyle bir adım atar mı, atmaz mı bilemem. Gerçekçi bakıldığında bu ihtimalin çok düşük olduğunu ben de biliyorum ama yine de bu çağrıyı yapmak gerek. Esas olan insan yaşamıysa, denemek, bir şans daha vermek lâzım.
TAM 8 SENE ÖNCE
“PKK’nın elinde kaç kişi var? Bunların kaçı sivil, kaçı asker? Hepsi hâlâ hayatta mı? Sağlık durumları nasıl? Hangisi, tam olarak nerede tutuluyor? İstihbarat ve güvenlik güçleri bu insanları geri alabilmek/getirebilmek için ne yapıyor? (Ya da herhangi bir şey yapıyor mu?) (…)
Aylar önce, örgütün kaçırdığı bir astsubay ile bir kaymakam adayı gündemdeyken, konuyu bir bakana sormuştum. ‘Terör örgütünün kaçırdığı ve alıkoyduğu bütün vatandaşlarımızı, üstelik de anlık olarak takip ediyoruz. Hepsi ile ilgili her türlü bilgiye sahibiz’ demişti konuştuğum bakan. Ama kamuoyuna bu konudaki detaylar yansımıyor. Gerçi görünen o ki, kamuoyunun da konuyla pek ilgilendiği yok.”
Bu satırlar neredeyse günü gününe 8 yıl önceden… 14 Şubat 2013 tarihli, “Hatırlayan Var mı?” başlıklı yazımdan...
Salı günkü (16 Şubat 2021) yazımda da, 1996’daki rehin askerler olayını anlatmıştım. Terör örgütünün Zap Kampı’nda neler yaptığını o gün, yerinde izleyen bir gazeteci olarak aktarmıştım olan biteni. Bir örnek 25, ikinci örnek 8 yıl öncesinden… Ve bugün… İnsan ne diyeceğini bilemiyor.