Stres ve üzüntü direkt olarak astıma yol açmasa da astım krizlerini tetikler, hastalığın kontrolünü zorlaştırır. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Füsun Soysal, astım ile ilgili merak edilen soruları yanıtlıyor.
ASTIM ÇARPINTIYA YOL AÇAR MI?
Astımlı hastalarda özellikle nefes darlığı esnasında çarpıntı şikayetine sık rastlanır. Krizler sırasında, yeterli oksijen alamama sonucunda kalp atışı hızlanması ve ritim bozukları olabilir. Ancak çarpıntıdan yakınan hastalarda, bu şikayetin kalple ilgili olmadığından emin olmak için kardiyak (kalple ilgili) araştırmalar gerekebilir.
TANSİYONU YÜKSELTİR Mİ?
Tansiyon yüksekliği, astımın bir özelliği ya da belirtisi değil. Ancak astım krizi esnasında hastanın sıkıntılı ve stresli durumu tansiyonun yükselmesine neden olur. Nefes darlığının rahatlamasıyla beraber tansiyonda düşme gözlenir.
YORGUNLUK VE HALSİZLİĞE YOL AÇAR MI?
Astımlı hasta, krizler esnasında ve sonrasında yorgunluk, halsizlik, bitkinlik hisseder. Nefes darlığı ve öksürük nöbetleri özellikle gece geliyor ve hastayı uykusuz bırakıyorsa halsizlik, yorgunluk artar. Bunun nedeni hastaların yeterli oksijeni alamaması, doku ve organlara yeteri kadar oksijen gitmemesidir.
AĞIR ASTIM KRİZİNİN BELİRTİLERI NELER?
Astım krizleri genellikle kuru öksürük, nefes darlığı ve hırıltılı solunumla seyreder. Fakat bazı astım krizleri çok şiddetlidir, hastanede müdahaleyi gerektirebilir. Ağır astım krizlerinde, dudak ve tırnaklarda morarma, konuşmakta zorluk, kalpte aşırı çarpıntı, ritim bozukluğu, yürümekte zorluk, terleme, şuur bulanıklığı, uyku hali görülebilir. Oksijen alamama sonucu baş ağrısı, terleme, huzursuzluk, sinirlilik görülebilir. Ciddi öksürük krizleri sırasında baş dönmesi hatta bayılma olabilir.
ASTIM TAMAMEN GEÇEN BİR HASTALIK MI?
Astım genetik olarak geçiş gösterir. Bu nedenle, tamamen ortadan kaldırılması mümkün değil. Ancak uygun korunma yöntemleri ve tedaviyle tamamen kontrol altına alınabilir. Burada hekim-hasta ilişkisinin iyi olması, hastanın astımı iyi tanıması çok önemli.
ASTIM BAZI AİLELERDE DAHA MI SIK?
Astım ailevi geçiş gösterir. Alerjik hastalıkların tümünde olduğu gibi, alerjik astım da bazı ailelerde daha sık görülür. Alerjik hastalıklar aile bireylerinde değişik şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin ailenin bir ferdinde saman nezlesi, diğerinde astım şeklinde görülebilir. Sadece anne veya sadece babada alerjik hastalık olan bir çocukta alerjinin görülme riski yüzde 25’tir. Ama hem annede hem babada varsa risk yüzde 50.
ASTIM ÖNLENEBİLİR Mİ?
Astım genetik ve çevresel faktörlerin birleşimiyle ortaya çıkar. Genetik faktörleri değiştirmek ya da ortadan kaldırmak mümkün değil. Ancak çevresel faktörlerden korunmak ve bunları olabildiğince ortadan kaldırmak mümkün. Alerjenlerden uzak kalmak astımın kontrolünde en önemli etkenlerden biri. Bu şekilde astımın şiddetlenmesi engellenebilir, astım krizleri önlenebilir. Elbette, düzenli ve bilinçli bir tedavi de astımın kontrolünde çok önemli.
ÜZÜNTÜDEN ASTIM OLUNUR MU?
Stres ve üzüntünün direkt olarak astıma yol açıcı bir etkisi yok. Ancak üzüntü, astım krizlerini tetikleyici etki yapar, krizlerin şiddetini artırır. Stres, astımın kontrolünü zorlaştırır. Bu nedenle yoğun stres yaşayan hastaların psikolojik destek alması yarar sağlayabilir.
ŞİDDETLİ ÜŞÜTME ASTIMA NEDEN OLUR MU?
Üşütme, soğuk algınlığı, diğer bir değişle solunum yolu enfeksiyonları astımın ortaya çıkmasında tetikleyici faktör olarak rol oynar. Solunum yolu enfeksiyonları, bronşlardaki duyarlılığı artırarak bronşların daralmasına yol açar. Bronşlarda iltihabi hücre birikimine neden olur. Bu da öksürük, balgam artışı ve nefes darlığına sebep olur. Sonuçta ciddi astım krizleri ortaya çıkabilir.
REFLÜ VE ASTIM ARASINDA BIR İLİŞKİ VAR MI?
Reflü mide asidinin yemek borusuna, geriye doğru kaçışıdır. Çeşitli araştırmalar, astımlı hastalarda reflüye çok sık rastlandığını ve reflünün astım krizlerini artırdığını gösteriyor. Ayrıca reflü şiddetli öksürük krizlerine de yol açıyor. Özellikle gece uyurken, mide asidinin yukarı doğru kaçması, küçük miktarlarda solunum yollarında emilmesi astım krizlerini tetikleyebiliyor. Reflü ile astım krizleri arasında çok yakın bir ilişki var. ‘Reflü mü astımı tetikliyor, yoksa astımlı hastada mı reflü ortaya çıkıyor?’ konusu tam netleşmedi. Astımlı hastada, akciğerlerin, karın kaslarını aşağıya doğru iterek, mide girişindeki kası gevşettiği ve reflüye neden olduğu düşünülüyor. Burada tek başına reflü veya tek başına astım tedavisi yeterli olmaz. Çoğu zaman reflü ve astımın birlikte tedavi edilmesi gerekir
KORONAVİRÜS ATAKLARI TETİKLİYOR
Astımınızın olması sizin koronavirüsü daha kolay almanıza ya da enfeksiyona daha dirençsiz olmanıza yol açmaz. Fakat koronavirüs de dahil solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonlar astım ataklarını tetikleyebilir. Yine ağır astımlılar hastalığı daha ağır geçirebilir. Özellikle de ileri yaştakiler... Bu nedenle hastalığınızı kontrol altında tutmak için ilaçlarınızı düzenli kulanın; maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına maksimum özen gösterin.
ALERJİK ASTIMDAN KORUNMANIN YOLLARI
Alerjiyi tetikleyebilecek her türlü etkenden uzak durun. Polenlerin arttığı mevsimlerde, özellikle polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde evin kapı ve pencerelerini kapalı tutun. Uzun süre dışarıda kalmayın. Evde hayvan beslemeyin. Evde sigara içilmesini engelleyin. Ev ve arabanızda parfüm ya da koku veren spreyler kullanmayın. Yatak odanızda duvardan duvara halı, kadife perde, yün yorgan kullanmayın. Ev içinde çamaşır kurutmayın. Evinizi çok iyi havalandırın. Sentetik yatak malzemeleri kullanın. Hava ve ani ısı değişiminden kaçının. Tozlu, dumanlı ortamlarda bulunmayın.