Prof. Dr. Şükrü Mehmet ErtürkCovid-19: Kortizon çare, domuz gribi felaket

HABERİ PAYLAŞ

Covid-19: Kortizon çare, domuz gribi felaket

Dünya Sağlık Örgütü’nün SARS-CoV-2 ile ilgili desteklediği bilimsel çalışmalardan biri olan RECOVERY’nin ilk sonuçları haziran ayının sonlarına doğru online olarak yayınlandı. Oxford Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı yıllardır kullandığımız bir ilaç olan deksametazon’un, hastalığın seyrini değiştirdiğini bildirdiler.

Çalışmalarında entübe edilmiş hastalarda, kortizon olarak da bilinen steroid ailesinin bir üyesi olan deksametazon kullanıldığında, ölüm oranının üçte bir azaldığını görmüşlerdi. Entübe olmayan ama solunum desteği alan hastalarda ölüm oranı beşte bir oranında azalıyordu. Solunum desteğine gerek görülmeyen hastalarda ise deksametazon kullanımı bir farklılık yaratmıyordu.

Haberin Devamı

Aslında bu sonuçlar hekimleri çok şaşırtmadı. Steroidler genel olarak anti-enlmatuar özelliği olan yani vücudun yarattığı iltihabı baskılayan ilaçlar. İltihap ise aslında vücudun kendini onarmak için kullandığı bir mekanizma. Mesela bir yeriniz kesildiğinde ya da yandığında veya mikrop kaptığınızda vücudunuz iltihap adını verdiğimiz mekanizma ile bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyor.

Steroidler, iltihabın aşırı olduğu hastalıklarda, örneğin astımda ya da ağrılı eklem iltihaplarında yıllardır kullanılıyor. Bir steroid olan deksametazon, romatoid artrit veya lupus gibi vücudun bağışıklık sisteminin kontrolden çıkıp kendi kendisine saldırmaya başladığı otoimmün hastalıkların kontrol altına alınmasında da çok etkili oluyor.

Covid-19, SARS-CoV-2 virüsünün sebep olduğu sitokin fırtınası yani şiddetli bağışıklık cevabı ile karakterize bir hastalık. İnsanların bazılarının bağışıklık sistemleri virüsü olduğundan çok daha tehlikeli olarak algılayıp, ondan kurtulmak için felaket yaratabiliyor. Steroidler sitokin fırtınasını yani aşırı bağışıklık cevabını kontrol altına alabilirler.

Aslında salgın sırasında sıtma ilacı olarak ünlenen kinin de benzer bir mekanizma ile çalışıyor. Bu ilaç zaten günümüzde sıtmadan ziyade romatoid artritin tedavisi için kullanılıyor. Yani bağışıklık sistemini baskılıyor. Kininin deksametazondan farkı, ona bir de antiviral özellik atfedilmiş olması. Ama, bugüne kadar ilacın antiviral özelliği bilimsel olarak kanıtlanamadı

Haberin Devamı

Deksametazon’un oksijen tedavisine ihtiyaç duyulan şiddetli hastalar için uygun olduğunun bir kez daha altını çizeyim. Bu ilaç, tüm diğer steroidler gibi bağışıklık sistemini de baskılıyor ve vücudun virüs ile mücadele etme gücünü azaltıyor. Bu yüzden hastalığı hafif geçiren kişilerde bulguların ağırlaşmasına neden olabilir. Şimdilik sadece virüse aşırı bir bağışıklık cevabı veren ve solunum sıkıntısı çeken hastalar için uygun.

Deksametazon ilk olarak 1957 senesinde sentezlendi ve ucuz bir ilaç. Bir kutusunun fiyatı son kontrol ettiğimde altı lira civarında idi. Evet, yanlış duymadınız sadece altı lira. Patent süresi de uzun zaman önce dolduğu için herhangi bir ilaç üreticisi tarafından kolaylıkla üretilebilir.

Birkaç gün önce, Amerika Birleşik Devletleri’nin nerede ise üç aylık tüm üretimini satın aldığı remdesivir isimli ilaç için ise durum biraz daha değişik. Remdesivir geniş spektrumlu antiviral bir ilaç. Yani birden çok viral hastalığı tedavi etme potansiyeli olması lazım. Daha önceki çalışmalarda SARS ve MERS gibi corona virüsler için kullanımı onaylanmamıştı. Hepatit C, Ebola ve Marburg virüsleri için da etkinliği tam olarak kanıtlanamamıştı. Covid-19 salgınında hastalığın iyileşme sürecini bir miktar hızlandırdığı görüldü. Üretici firma beş günlük tedavi fiyatını (toplam 6 doz) ABD özel sağlık sigortaları için 3120 Dolar, ABD hükümeti için ise 2340 Dolar olarak belirledi. Ekonomisi daha az güçlü ülkelerde ise daha düşük bir fiyat politikası izlenmesi beklenirken, ABD hükümeti dediğim gibi üç aylık üretim kapasitesini peşinen satın aldı.

Haberin Devamı

Bunlar olurken Çin’den yeni bir haber geldi. G4H1N1 isimli yeni bir grip virüsü domuzlar arasında yayılmaya başlamış. Hastalık henüz insanlara bulaşmıyor ama bulaşma riski kesinlikle var. Gördüğünüz gibi, insanlık virüslerden daha çok çekecek. İlaç endüstrisinin geniş spektrumlu, etkili ve fiyat anlamında herkesin ulaşabileceği antiviral moleküllerin üretimine odaklanması gerekiyor. Tüm dünya şu anda sanki penisilin öncesi yılları yaşıyor.

Bir yanda birkaç bin dolarlık bir ilaç, bir yanda nerede ise sudan ucuz bir steroid. Biri virüsün çoğalmasını engelleyerek, bağışıklık sistemimize yardım ediyor, diğeri ise bağışıklık sisteminin aşırı gazabını baskılıyor. Bu aslında yaman bir çelişki değil. Muhtemelen iki ilacın kombine olarak kullanılması en doğru yaklaşım olacak. Gerçekten etkili bir antiviral ya da aşı bulunana dek biz sosyal mesafe ile el hijyenine dikkat edelim ve maske takalım. O kadar zor değil bu işi atlatmak.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder