Aşama'ya dair

Çözüm Süreci’ne eğer anamuhalefet destek verseydi, yahut “destek verdiğini iyi anlatabilseydi” bu iş şimdiye kadar çoktan çözülmüştü.
Nitekim Kılıçdaroğlu ne diyor:
- Bize 4 yıl süre verin, yeter.
Doğrudur.
İsterse çözer.
Hatta iktidara gelmese de çözer.
Yetek ki istesin.
* * *
Lakin, kafamı karıştıran bir şey var.
Çözüme değil yönteme karşı olmak nedir?

[[HAFTAYA]]

Müzakerelerin içeriğine vakıf değilseniz, yöntemi nerden bildiniz?
- Bize bir şey anlatmıyorlar ki.
Haksız bir yakınma bu.
Müzakerelerin nereye geldiğini, hangi aşamaya varıldığını, sağır sultan bile duydu. Sadece Kılıçdaroğlu duymadı, öyle mi?
* * *
Velev ki öyle.
Ama biz onlara başında söyledik:
- Sürece dahil olun, müzakere masasını başıboş bırakmayın.
Zira sıkı bir denetim gerekebilir. Bunu niçin esirgediniz?
Sormaya şimdi hakkımız yok mu?
Yani Kemal Beyciğim “bir şey bilmiyoruz, neyi destekleyelim” boş bir mazeret.
Diyarbakır Çarşısı’nda esnafa sorsaydınız “neyi destekleyeceğinizi” onlar size anlatırdı.
* * *
Yine de büyük aşama var.
4 yıl süre, yeter de artar.
İstemek, başarmanın yarısıdır.
Seçimden seçime olsa bile.