Bıktırdılar

ABD veya AB... Hiç farketmiyor. Bunlar dost olmayı bilmedikleri gibi, doğru dürüst düşman olmayı da beceremiyorlar. Sadece sallıyorlar. Boş geçtikleri gün yok. Ya tehdit, ya blöf, ya hakaret. Bu ülkelerin, Türkiye’den başka bir dertleri yok mu? Yetti artık yahu. Kabak tadı verdiler.

Türkiye’ye bakışları böyle. Anladık. Ama onlar yüzünden dünya bozuldu. Müzakere ciddiyeti kalmadı. Savaş Hukuku bile yok oldu. Üç kere ateşkes ilan ediliyor. Ama 5 dakika sürmüyor. Bütün ilişkileri sırf aldatmaca üzerine kurulmuş.

Diplomasiyi de mahvettiler. Bir el sıkışları, objektife bir poz verişleri var ki, zannedersiniz dünyanın en mert diplomatları dostluk için ant içiyorlar. O eller, sımsıkı kenetleniyor. Tek bilek gibi bir aşağı bir yukarı elli kere gidiyor geliyor. Ne dürüst adamlar. - Sözleri söz. - İmzalar imza. Bizde kurban alışverişindeki pazarlıklarda öyle tokalaşılır ama geriye dönüş olmaz.

Kendilerine de hayırları yok. Obama’ya bak. Enkaz bıraktığı yetmiyor, şimdi bir de sahaya inmiş, Trump’ın altını oymaya çalışıyor. Bu Hüseyin Obama, seçildiği gün, bizim Anadolu’da kurban kesen tertemiz Müslümanlar bile olmuştu. Ne anlar? Suriye’deki kimyasal silaha bile göz yumdu. Görevde kaldığı 8 yıl, kendi Müslüman akrabalarını tanımazlığa gelen bu adam, bakalım Joe Biden’a ne kadar sadık kalacak.

Bize ne? Ama Obama’nın bıraktığı iz şudur. Sayesinde, bundan sonra hiçbir siyahi Amerikalının başkan seçilme şansı kalmamıştır. Daha ne olsun?