Kuvai Milliye ruhu taşıdığını söyleyenler, yine HDP’yle elele verip Libya Tezkeresi’ne de “hayır” dediler. Artık onlar et-tırnak olmuşlardır. Ayrılamazlar. Tasada ve kıvançta birdirler. Beraber ağlar, beraber gülerler. Patron HDP’dir. Belki onun çatısı altında birleşirler. İnşallah.
*
HDP’yi tebrik ederim. İlkelerinden bir gram bile taviz vermeden, bu kutsal birlikteliği sağlamıştır. Bu bir ittifak değil, artık iltihak’tır. Ya da ilhak’tır.
*
Şimdiye kadar HDP için yazdığım bütün eleştirileri geri alıyorum. Madem ki Kurucu Parti’yi rehin alabilmiştir, öyleyse ben de teslim oluyorum. Ve pes diyorum.
*
Bundan böyle Demirtaş’çıyım... Var mı itirazı olan? Öcalan heykelleri’nin savunucusu olacağım. Misak-ı Milli’den bana ne? Haddimi bilip, kendi sınırlarıma çekileceğim.
*
İsveç ve Finlandiya’yla niye kötü olayım? Veto’yu derhal, kaldıracağım. Fransız Macron’un suçu ne? Miçotakis’in de peşine takılacağım. Hele Joe Biden var ya, hava boşluğunda uzattığı her eli, önce ben sıkacağım.
*Unutuyordum. İran’la savaşırsak, “İran saflarında yer alacağım.” Velhasıl, bundan böyle hayatım gayet mutlu geçecek. Çünkü bir kere öleceğim.