Giriş
Aşağıdaki yazıda, Çin ile serçeler arasında geçen ilginç bir hikaye okuyacaksınız. Evet, yanlış duymadınız, ‘Çin ile serçeler arasında geçen’ dedim… 1949 yılında Çin’in başına geçen Mao, ülkedeki ekonomik gelişimin hızını yavaş buluyordu.
Bu nedenle, 1958 yılında, en hırslı politikası olan ve Çin’i 15 yılda Batılı devletlerin endüstriyel seviyelerine taşıyacağını düşündüğü “İleriye Doğru Büyük Sıçrama” politikasını uygulamaya koydu. Komünist lider Mao, büyük bir tarım toplumu oluşturmak istiyordu.
Bunun için tarladaki mahsüle zarar veren serçeleri yok etme kararı aldı. Tarımı geliştirebilmek amacıyla hükümet dört türün, tarıma zarar verdikleri gerekçesiyle, soyunun kurutulmasını istedi.
Bu türler karasinek, sivrisinek, fare ve serçedir. Sonuç olarak “Serçelere Hücum Hareketi” adı altında halk, diğer zararlı kabul edilen türlerle beraber, yaklaşık iki yıl boyunca ülkede buldukları tüm serçeleri öldürdü. Mao, Çin’deki bütün serçeleri öldürmek için seferberlik başlattı. Mao, her serçenin yılda 4.5 kilogram tahıl tükettiğine inanıyordu.
Bu nedenle serçeler, komünizm düşmanı ilan edildi ve ülkede serçe katliamı başladı. Halkın neredeyse yarısı bu işe seferber edildi, on binlerce korkuluk ve kırmızı bayrak üretildi, atış ekipleri oluşturuldu. Sürek avı başlatıldı, serçe yuvaları yıkıldı, hatta serçeler konup dinlenemesin diye tencere tava çalarak yorgunluktan ölmelerini sağlamaya çalıştılar. Çok sayıda serçe öldürüp getirenlere ödüller verildi.
Bütün Çin halkı sapan, tüfek ve tuzaklarla serçe avına başladı. Hatta hiç serçe öldürmeyenlere ceza verildi. 1960 yılına geldiğinde Çin’de 2 milyar serçe öldürüldü ve Çin’de neredeyse hiç serçe kalmadı. Her yerde serçe ölülerinden oluşan büyük yığınlar oluştu.
Ancak bu sefer ülkedeki böcek sayısı gittikçe arttı ve tarlaları böcekler istila etti. Çinli lider, öldürülen serçelerin böcekleri yiyerek aslında faydalı olduğunu fark etti. Bunun üzerine serçeler, 1960 yılının başından itibaren, Mao tarafından koruma altına alındı ve ‘düşman’ listesinden çıkarıldı. Serçesiz kalan Çin’in tarlalarındaki zararlı böcekler önü alınamaz biçimde arttı ve ekinleri mahvetti.
Bu durum doğal olarak ülkede büyük bir kıtlığa neden oldu. Ekolojinin alt üst olması ve tarlaların zarar görmesiyle üç yıl sürecek ‘Büyük Kıtlık’ başladı. ‘Büyük Çin Kıtlığı’ insanlık tarihinin gördüğü en korkunç dramlardan biridir. Kıtlık sonucunda oluşan açlıktan dolayı ülkede 20 milyon kişi hayatını kaybetti.
Kıtlık o kadar şiddetli hale geldi ki, Çin’de yamyamlık başladı! Hayatta kalmaya çalışan insanlar, kendi çocuklarını yemek zorunda kaldı. Oysa Çin’de bütün ülkeye yetecek kadar tahıl vardı. Ancak yetkililer, kıtlıkla mücadele eden yoksul halka tahıl dağıtmayı reddetti.
Tahıl ambarlarının kapılarında, binlerce insan yaşamını kaybetti! Ne yazık ki bunların hepsi gerçek ve yaşanmış olaylar! Doğayı kendisine düşman gören Mao, serçelerin tarladaki zararlı böcekleri yiyip faydalı olduğunu biraz geç anladı ancak iş işten geçti.
Bunun üzerine Mao, acilen Rusya’dan serçe ithal etti. “İleriye Doğru Büyük Sıçrama” ile hayata geçirilen uygulamaların çoğu, vasıfsız ve hatta kötü niyetli yöneticiler yüzünden felakete yol açtı!
