7-14 Şubat tarihleri “Doğuştan Kalp Hastalıkları Farkındalık Haftası” olarak değerlendirilmektedir. Bu tarihler arasında toplumun doğuştan kalp hastalıklarının nasıl önlenebileceği, erken teşhisin önemi ve bu hastaların yaşam zorlukları konusunda farkındalıklarının artırılması hedeflenir. Türkiye’de her yıl yaklaşık 12 bin bebek doğuştan kalp hastalığı ile dünyaya gelmektedir. Doğuştan Kalp Hastalıkları Farkındalık Haftası kapsamında sorularımı, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Çocuk Kardiyoloji Prof. Dr. Serdar Kula yanıtladı.
Doğuştan kalp hastalığı nedir?
Bebeğin daha anne karnındayken kalbinde ortaya çıkan, kalbin gelişimindeki aksaklıklara doğuştan kalp hastalıkları denir. Doğuştan kalp hastalıkları tüm dünyada yaklaşık bin canlı doğumun dokuzunda görülmektedir. Tüm dünyada her yıl yaklaşık 1,35 milyon doğuştan kalp hastalıklı bebek doğmakta ve bunların yaklaşık %90’ı yeterli tanı ve bakım olanaklarına ulaşamayacakları yerlerde yaşamaktadırlar.
Çoğu hastada nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte doğuştan kalp hastalıkları düşük ekonomik seviyeli toplumlarda yüksek doğum oranı nedeniyle ciddi bir sorun haline gelmektedir.
Doğuştan kalp hastalıkları neden olur?
Doğuştan kalp hastalığı için genetik nedenler, akraba evlilikleri, hamilelik döneminde kullanılan bazı ilaçlar ve hamilelik döneminde geçirilen bazı hastalıklar en sık görülen nedenler olsa da çoğu doğuştan kalp hastalığının oluş nedeni bilinmemektedir. Ailenizde doğuştan kalp hastalığı olan biri ya da doğuştan kalp hastalıklı bir çocuğunuz varsa yeni doğacak bebeğinizde de doğuştan kalp hastalığı olma olasılığı yüksektir. İşte bu yüzden erken tanı çok büyük bir önem taşır.
Doğuştan kalp hastalığı nasıl teşhis edilir?
Doğuştan kalp hastalığının en önemli ve en erken teşhisi anne karnında yapılan detaylı ultrasonografik inceleme ve fetal ekokardiyografidir. Bu sayede özellikle yaşamsal tehlikeye sahip doğuştan kalp hastalıkları erkenden teşhis edilerek doğum sonrası erken müdahale ve tedavi olanağı sağlanır.
Hamilelik döneminde saptanamayan doğuştan kalp hastalıkları için doğum sonrası bazı bulgular yol gösterici olabilir. Muayenelerde üfürüm duyulması, bebeğin dudaklarının ve cildinin mor olması, kilo alamama bunlar arasında en önemlileridir. Eğer ailede doğuştan kalp hastalığı varsa ya da doğuştan kalp hastalığı olan başka kardeş varsa doğan bebek mutlaka bir çocuk kalp doktoruna kontrol ettirilmelidir.
Doğuştan kalp hastalıklarının önemi nedir?
Günümüzde doğumsal anomaliler ve bunların yaklaşık yarısını oluşturan doğuştan kalp hastalıkları yeni doğan ölümlerinde dördüncü sıradadır. Tüm dünyada genel olarak çocuk ölümü oranları yarı yarıya azaltılmışken, doğuştan kalp hastalıklarına bağlı ölüm ve sakatlıklar düşük ve orta gelirli ülkelerde geçtiğimiz 20 yıl süresince artmaya devam etmiştir.
Doğuştan kalp hastalıkları erken tanı ve tedavi ile büyük oranda tedavi edilebilmektedir. Bu tedaviler arasında kateter anjiografi, kalp ameliyatı ve kalp ya da akciğer nakilleri bulunmaktadır. Teşhis ne kadar erken konulursa tedavi o kadar başarılıdır.
Eğer erken teşhis yapılamaz ya da tedavi için gecikilirse çocuğun bir süre sonra artık hiç tedavi şansı kalmaz. Bu özellikle kalp delikleri için çok önemlidir. Yüzde yüze yakın başarı ile tedavi edilebilen kalp delikleri eğer geç teşhis edilirse tedavi şanslarını yitirirler.