14 Şubat telaşı şubat başı itibarıyla başladı. Sevgilisi olsun olmasın bir kesim 14 Şubat Sevgililer Günü olayını çok önemli bir boyuta taşırken bir kesim de çok saçma bulup umursamıyor.
Öğretilmiş ,dayatılmış ve ticari bir gün olarak düşündüğüm bu güne Anneler Günü, Babalar Günü ve birçok belirlenmiş günü de ekleyebilirim. Ancak insanın bilinçaltı o kadar baskın bir direnme haline giriyor ki psikolojik olarak görsel ve yazılı basın başta olmak üzere birçok reklam insanın belleğine yerleşiyor.
"Acaba sevgilime ne alsam?" diye sevgilisi olmayan arkadaşına soru soran hain arkadaş bir yana dursun siz siz olun hiç gaza gelmeyin.
Hele hele o gün "Sevgilisizler Günü" başlığı altında yapılan ertesi gün mutsuz uyanacağınız partilere gitmeyin
ULUDAĞ'IN YÜZÜ GÜLDÜ
Bahar tadında geçirdiğimiz kış ayları hoşumuza gitse de durum aslında çok vahim. Susuz yaz korkuları hepimizi şimdiden sardı. Binlerce kişinin ekmek yediği kış turizminde çalışan birçok insan, yağmur duası misali geçen yıl kar duası ediyorlardı. Gel gör ki bu kış kar turizminin yüzü güldü.Sezon başından beri Kartape, Kartalkaya ve Uludağ'a istenilen kar yağdı ve yağmaya da devam ediyor. Yapılan festivaller, partiler ve sanatçıların bu etkinliklerde olması çoğu genci buraya çekmeye yetti. Her ne kadar bu yıl Bansko kar tatilinde Türklerin akınına uğrasa da Uludağ'da birçok otel doluluk oranlarını aştı.
SEZEN AKSU NEDEN SOSYAL MEDYA HESAPLARINI KAPATTI?
Ajda Pekkan, Tarkan başta olmak üzere birçok sanatçı sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyor. Ajda ve Tarkan Instagram da daha cool paylaşımlar yaparken Sezen Aksu yine en muzur halleri ile ev ve stüdyo anlarını doğal haliyle paylaşıyordu. Geçen hafta Instagram ve Twitter hesabını kapatan Sezen Aksu için birçok yorum yapıldı. Afrin harekatı için bir şey paylaşmadığı için tepki aldığı söylense de esas sebep bambaşkaydı.Resmi iletişim kanalı olarak yıllardır sadece Facebook’u tercih eden Sezen Aksu, sosyal medyaya dalınca insanların gerçek hayattan kopmasından rahatsız olduğunu söylerek bu kararı verdiğini söyledi.
MSG'DE CANDAN ERÇETİN ÖNDERLİĞİNDE DEĞİŞİM RÜZGARLARI
MSG (Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği) üyelerinden bir grup eser sahibi, mart ayındaki seçimlere katılmak üzere tüm müzik türlerinin temsilcilerinden oluşan yeni ve dinamik bir kadro kurmak için kolları sıvadı.MSG’nin dijital ve teknolojik altyapısında yeniden yapılanma amacını güden üyeler, bu sayede gelirleri artırmak, hakkaniyetli ve hızlı dağıtım yapmak, tüm hizmetleri şeffaf olan bir MSG kurmak yolunda bir “Değişim Hareketi” başlattı.
Destekçilerinin arasında farklı türlerdeki önemli müzik üreticilerinin bulunduğu grup, harekete önderlik etmesi için geçen günlerde Candan Erçetin'e teklif götürdü. Candan Erçetin de kabul etti.
Candan Erçetin bugün severek dinlenen, ortak kültür mirasımız haline gelmiş eserlerin sahiplerinin birçoğunun sosyal güvencelerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi verdiğine ya da ekonomik sıkıntılar çektiğine şahit olmanın, bu teklifi kabul etmesinin en büyük nedeni olduğunu söyledi.
"Üreten insanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hak ettiğini kazanması ve hayatta kalması zorunluluğunu görmezden gelemeyiz" diyen Candan Erçetin Türkiye’nin kanayan yarası olan telif gelirlerinin sahiplerine dağıtılıp dağıtılmadığı konusunu bir yana bırakın henüz gelirin toplanma aşamasında dahi problemler olduğunu ve eksikler, çözülemeyen problemler üzerinde 6 aydır yapıcı çözümlere odaklı çalıştığını da söyledi.
ELEMANLARINI NİKOTİN TESTİ İLE İŞE ALAN STEAKHOUSE
Birbiri ardına açılan steak house'lar furyasına geçen ay bir yenisi daha eklendi. Başakşehir'de Ercan Steakhouse adında açılan mekan bugüne kadar olanların içinde 3 bin kişiyi ağırlayabilmesi ile en büyüğü. Müşterilerin golf arabası ile masalarına yerleştirilmesi de hayli ilginç.Mekanın sahibi her konuda o kadar titiz ki çalışanların geçmişi ve tüm özelliklerini inceliyormuş. Sigara içen çalışan istemeyen patron, iş görüşmesine başlamadan önce bu kişilere özel bir cihazla nikotin testi yapıyormuş. Bu kadar özene şaşırmadım desem yalan olur.