Yumurtalık kistleri, yumurtalığın içinde veya yüzeyinde oluşan sıvı dolu keselerdir. Kadın sağlığı açısından en sık karşılaştığımız problemlerden biri olan yumurtalık kistleri çoğunlukla zararsız ve kendiliğinden geçebilen kistler olmasına rağmen bazı durumlarda adet döngüsünün bozulmasına yol açabilir, vücuttaki hormonal dengeyi değiştirebilir ve hamile kalmayı engelleyebilir diye belirten Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Aziz Gül; “Küçük boyutta olan kistler genellikle bir belirti göstermezken bazı kistler ise düzensiz ve ağrılı adet görme, şişkinlik hissi, sırt ağrısı gibi şikayetler oluşmasına sebep olabilir. Yumurtalık kistinin tedavisi yaşa, kistin büyüklüğüne ve hastanın gebelik veya menopoz durumuna bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu sebeple anne olmak isteyen kadınların hamilelik öncesinde detaylı muayene olmaları, herhangi bir problem tespit edilmişse gebelik öncesi tedavisinin gerçekleşmesi son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
YUMURTALIK KİSTİNİN EN BELİRGİN SEMPTOMLARINDAN BİRİ AĞRILI VE DÜZENSİZ ADET DÖNGÜLERİDİR
Serpil Dokurel - Posta.com.tr Özellikle 25 – 45 yaş aralığındaki kadınlarda karşılaşılan yumurtalık kistlerinin oluşmasına yol açabilecek pek çok faktör vardır. Bağışıklık sisteminin zayıf olması, birtakım hormonal problemler yumurtalıkta kist oluşumunu tetikleyebilir. Yumurtalıklara kadar yayılan bazı pelvik enfeksiyonlar da kistlere neden olabilir. Daha önce herhangi bir nedenle yumurtalık kisti ameliyatı geçirmiş kişiler de tekrar yumurtalık kisti oluşumuna yatkındır diye konuşan Prof. Dr. Aziz Gül; “Yumurtalık kistlerinde gözlenen en belirgin semptomları sıralayacak olursak bunlardan ilki, düzensiz ve ağrılı adettir.
Adet kanaması normalden daha ağır ya da hafif olabilir. Bazı durumlarda adet kanaması bittikten 4-5 gün sonra tekrar kanama başlayabilir. Pelvik bölgede sol tarafta ağrı hissedilmesi sol yumurtalık kisti belirtileri, sağ tarafta ağrı hissedilmesi de sağ yumurtalık kisti belirtileri arasında sayılabilir. Şişkinlik hissi yumurtalık kistlerinde çok bildirilen bir şikayettir. Bazı kadınlar kilo aldığını zannedip bu önemli belirtiyi atlayabilirler.
Uzmanı uyardı: Midedeki şişkinlik hissine dikkat 25 – 45 yaş aralığındaki kadınlarda görülüyor...
Eğer sadece midede bir şişkinlik hissediliyor ama genel kiloda bir değişiklik görülmüyorsa bu yumurtalık kisti belirtisi olabilir. Kist fazla büyüdüğü zaman yerleştiği yere bağlı olarak pelvisin arka tarafından geçen sinirlere baskı yapabilir. Bu da kişide özellikle sırt ya da uyluklara yayılan bir ağrı hissine neden olabilir.
Yumurtalık kisti sorunu yaşayan kadınlar cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında ağrı duyabilirler. Hastanın tıbbi hikayesi alınarak, detaylı muayenesi ve ultrasonografik incelemesi yapılarak ve birtakım ek testlerin sonuçları değerlendirilerek yumurtalık kistinin tanısı konulmaktadır” şeklinde ifade etti.
DERMOİD KİSTLER GEÇ FARKEDİLMESİ DURUMUNDA DOĞURGANLIĞI OLUMSUZ YÖNDE ETKİLEYEBİLİR
Yumurtalık kistleri fonksiyonel ve patolojik kistler olmak üzere ikiye ayrılır. Fonksiyonel kistler, yumurtalığın normal fonksiyonu gereği gelişirler. Genelde patolojik kistlerden daha ufak olup tedaviye gerek kalmaksızın kendiliğinden yok olabilirler. Patolojik kistler ise iyi huylu olsalar da cerrahi olarak çıkarılması gerekir diyen Prof. Dr. Aziz Gül; “ Kistler, hayati fonksiyonları engelleyecek noktalarda büyümeleri ya da yumurtalık ve tüpleri tamamen tıkamaları durumunda kısırlık başta olmak üzere pek çok farklı sağlık sorununa yol açabilir. Bu sebeple de kist tanısı konan kadınların dikkatli bir şekilde doktor takiplerini yaptırmaları önerilir. Yumurtalık kistlerinin bir bölümü hacimleri ve konumları sebebiyle torsiyon problemine yol açabilir.
Torsiyon, yumurtalıkların ters dönmesi anlamına gelir ve bu durum da kan dolaşımının bozulması, yumurtaların fonksiyonlarını kaybetmesi gibi önemli tehlikeler doğurabilir. Torsiyona yol açan kistlerin en kısa sürede cerrahi müdahaleyle alınmaları önerilir. Patolojik kist grubunda yer alan Dermoid kistler, en tehlikesiz kist grubunda yer alsalar da yumurtaları ve tüpleri tıkamaları durumunda kısırlığa yol açabilir. Dermoid kistler erken fark edilmeleri durumunda çoğunlukla kolayca alınabilir. Müdahale için geç kalınması durumunda ise yumurtaların ve fallop tüplerinin kalıcı olarak zarar görmesi ve doğurganlığın son bulması gibi durumlar yaşanabilir” diye belirtti.
YUMURTALIK KİSTİNDE TEDAVİ YAKLAŞIMI HASTANIN YAŞI VE KİSTİN BÜYÜKLÜĞÜNE GÖRE DEĞİŞİR
Yumurtalık kistinin tedavisi yaşa, kistin büyüklüğüne ve hastanın şikayetlerine bağlı olarak değişiklik gösterir. Yumurtalık kistlerinin tedavisi için temel olarak üç farklı yaklaşım uygulanır. Bu yöntemler gözlem, ilaç kullanımı ve cerrahi operasyondur. Küçük kistlerde kişiye herhangi bir müdahalede bulunmadan önce kistin hareketliliği gözlemlenir. Yapılan gözlemde kistin büyüdüğü ya da küçülmediği fark edilirse ilaç tedavisi tercih edilir.
Kistin çok büyük olması, yumurtalıkları tehdit etmesi ya da kötü huylu bir görünüm sergilemesi gibi durumlarda ise cerrahi yöntem tercih edilir diyen Prof. Dr. Aziz Gül; “İyi huylu kistler 8-10 cm büyüklüğüne ulaşmamaları durumunda herhangi bir risk teşkil etmez ve basit şekilde tedavi edilir. Kistin yumurtaları baskılaması ya da döndürmesi gibi durumlar söz konusu oluyorsa 4-5 cm’lik lezyonlar da tehlikeli olarak değerlendirilir.
Eğer kişide nadiren rastlanan tümör dokulu kistler bulunuyorsa, büyüklüğüne bakılmaksızın hemen cerrahi müdahaleyle alınması gerekir çünkü kanser dokulu kistlerin tamamı tehlikelidir. Kistler genellikle yumurtalık dokusu alınmadan çıkartılabilmektedir ancak bazı durumlarda yumurtalığın beraberindeki tüple beraber çıkartılması gerekebilir. Kadın vücudunda iki adet yumurtalık ve iki adet tüp olduğu için bunlardan birinin komple alınması durumunda doğal yola hamile kalma şansı hala devam etmektedir” şeklinde açıklamalarda bulundu.