Giriş
Malum gün geldi çattı… 14 Şubat Sevgililer Günü. Yani büyük gün.
En azından sevgilisi olanlar, beklentisi olanlar için böyle.
Gereksiz yere bugüne anlam yükleyenler, bugünü kutlamasa dayak yiyenler, kalpli yastık ya da ayıcıkla saçmalayanlar, ‘sevgililer günümü kutlamadın’ diye kapris yapanlar, ‘bunu mu aldın bana’ diye ayarı kaçıranlar, Instagram’da göstermek için hediye verenler/alanlar…
Ha bir de bu günü protesto edenler, tüketim günü diyerek reddedenler, gülüp geçenler, yapmacık bulanlar var…
Bunlardan hangisi olursanız olun; bugün kolay geçmeyecek!
O yüzden tüm seven ve sevilenlere bu günü kolay atlatmaları için sabır ve kolaylık diliyorum; şimdiden geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Umarım herkes hasar almadan atlatır bu günü!
Bir de tavsiye...
Eğer Sevgililer Günü gibi yapmacık, tüketime yönelik, sahte bir günü kutlamadınız diye size kapris yapan biri varsa hayatınızda, tez elden hayatınızdan çıkarın onu! Yılın 364 günü ilgi alaka gösteriyor mu, sarıp sarmalıyor mu, hiç sebepsiz bir demet çiçek ya da bir sözle gülümsetiyor mu, değer veriyor mu ona bakın. Asıl kıymetli olan bu. Gerisi fasa fiso.
Saçma bir gün yüzünden kimseyi üzmeyin, kalbini falan kırmayın. Ergen misiniz ayol?
'İLİŞKİM VAR' DEMEK BU KADAR ZOR MU METİN?
Adriana Lima ve Metin Hara ilişkisi bitti mi, bitmedi mi? Resmen yılan hikayesine döndü.
Adriana Lima sosyal medyadan giderli sözler yazdıkça, Metin Hara’nın fotoğraflarını sildikçe (en son Hara’nın ailesini takibi bırakmış) ikilinin ayrıldığı konuşuluyor. Hatta Amerika’nın en çok satan dergilerinden People da “Doğrulattık, ayrıldılar” başlıkları attı ama Metin Hara öyle bir şey yokmuş gibi davranıyor, niyeyse gizem yaratıyor.
Ben de bu muamma üzerine arayıp kendisine sordum; ‘nedir son durum?’ diye. Sonuçta doğruların yazılmasını ister diye düşündüm… “Şu anda hiçbir şey söylemek istemiyoruz” dedi. Çoğul kelime kullandığı için sordum: “Yani birlikte misiniz?” “Türk basınında çıkan haberler yüzünden tadımız kaçtı, ne söylesek yansıması farklı oluyor, o yüzden bir şey söyleyemem” dedi. “E fotoğrafların silinmiş…”
“Her ilişkide inişler çıkışlar olur. Amerikan basınında yazılanlar dışında her şey uydurma!” “Tamam, People yazdı ayrıldığınızı, doğrulattık dedi...”
“O haberler çıktığında da biz birlikteydik...”
“O zaman birlikte misiniz?” “Ne desem arada kalırım, konuşmak istemiyorum!” Valla hiçbir şey anlamadım! Bir ilişki için ‘var’ ya da ‘yok’ demek, bu kadar zor mu sevgili Metin?
MUSTAFA SANDAN UCUZ ATLATTI
14 yıl evli olup, boşandığı an sosyal medyada arkadaşlık kuracağını sanan biri ne yaşarsa, Mustafa Sandal da onu yaşadı…
Bilmediği sularda yüzdü...
Birilerine DM’den yürüdü; masumca flört edeceğini, bunun da gizli kalacağını sandı ama yanıldı. Bu yazışmaların görüntülerini eline alıp kanal kanal gezenlerin tuzağına düştü, bir güzel malzeme oldu.
Her gün gazetelerde başka kadınlarla anıldı ama Allah’tan toparladı. Şimdi yeni bir ilişkisi var, mutlu görünüyor.
Yaşadıklarından sonra yaptığı samimi, naif itiraflar ise kulağa küpe olmalı...
Diyor ki, “14 yıl sonra bekar hayatına dönünce kazalara uğradım. O esnada dünya değişmiş. Bizim zamanımızda flört edersin, konuşursun, böyleydi bu işler... Ekran görüntüsü alarak onu sağda solda yayınlatacakları aklıma bile gelmezdi. Bir kadının bunu yayınlatıyor olması kendisini çok rencide eden bir durum. İşin bu kısmı garip geliyor…”
Valla bana da garip geliyor ama artık ortamlar böyle!
Ne ilişkiler bildiğimiz gibi, ne de kadınlar… Ve maalesef bunları hiç rencide olmadan yapıyorlar; gurur duyarak, bayılarak. O yüzden Mustafa Sandal’ın uyarılarını herkes kulağına küpe yapsın bence.
Öncelik yayanın ama biz buna alışkın değiliz!
Aslında tüm dünyada geçerli bir trafik kuralı bu.
Yaya geçidinde yaya gören sürücü, aracını durdurmak ve yayaya yol vermek zorunda.
Ama bizde bu kural asla işlemiyor. Çünkü kural sevmiyoruz, gayet net! Ama artık yeni bir genelge var: Trafikte geçiş üstünlüğü yayalarda! Sürücüler kavşak giriş ve çıkışlarına, yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlayacak, yayalara geçiş hakkı verecek. Aksi takdirde ceza uygulanacak. Geç olsun, güçe olmasın tabii. Bunun için duyurular yapılıyor, telefonlara mesaj yollanıyor, dizilerin içine kamu spotu gibi sahneler konuluyor.
İyi güzel de... ‘Yayaya yol veren’ sürücülerin nasıl kazalara sebebiyet verdiğini hiç izliyor musunuz internette? Ya yayaya yol veren araca arkasındaki araç çarpıyor… Ya da duran aracın arkasından hızla gelen başka araç yayayı eziyor! Onlarca video. O kadar alışkın değiliz ki! Önceden ‘nasılsa yol vermez’ diye yaya geçitlerinde duruyorduk, şimdi ne yapacağız gerçekten merak ediyorum ve korkuyorum.
