Şirin Sever'El ele bitirmek' çok mu anlaşılmaz?

HABERİ PAYLAŞ

'El ele bitirmek' çok mu anlaşılmaz?

Mehmet Aslantuğ-Arzum Onan çiftinin el ele boşanması şaşırttı herkesi. Tabii beni de! ‘El ele tutuşacak kadar değerliyseniz birbiriniz için, niye boşanıyorsunuz?’ hesabı sorgulamalar, şaşkınlıklar, anlam aramalar vs... Fazıl Say ve Ece Dağıstan boşandığında da aynı şey olmuştu. O zaman şöyle yazmıştım: “…Bir boşanmanın ardından el ele durabilen insanlar, nasıl hayat ve sorunlar karşısında da el ele duramıyor? Kınamak ya da yadırgamak adına sormuyorum; anlamak istiyorum: Elini bırakmaktan vazgeçmediğin birinden ne oluyor da vazgeçiyorsun? Direnmek için ne eksik kalıyor? Kafamda böyle deli sorular işte. Zira bu soruların cevabını bulduğunda, evlilik ve ilişkiye dair çok şeyi de çözebilirsin gibi geliyor bana.”

Haberin Devamı

***

Boşandıktan sonra duygularını Instagram’dan dile getiren Aslantuğ, anlatmaya çalışmış gerçi; takipçilerine bir ‘abi tavsiyesi’ de vererek. Diyor ki, “Aşk arkanızı kollarken, el ele tutuşmak kolaydır. Aşka tutulmadan atıp tutmak da. Onu kaybettiğiniz zaman da el vermeyi deneyin. O ezici duyguda bile el ele olmayı yani. Omuz atmak yerine omuz vermeyi.

El ele bitirmek çok mu anlaşılmaz

 

Yer çekiminin kalktığını hissedeceksiniz. Dilerim kimse yaşamak zorunda kalmaz.” Yazdıkları pek çoğumuza anlamsız gelebilir ya da tutarsız. Ama ben şunu bilir şunu söylerim her zaman; dışardakine duyguları anlatmak zordur. İki kişinin birbirine hissettiklerini üçüncü kişinin anlaması imkansızdır. Bazen o iki kişi bile anlamaz çünkü, sadece yaşanır o duygular gelişine. O yüzden, iyisi mi bu ikiliyi kendi hallerine bırakalım. Hırslara yenilmeden, çirkinleşmeden, kavgasız, gürültüsüz el ele bitirmelerine şapka çıkaralım, ‘ne güzel bitmiş’ diyelim, konuyu kapatalım.

Ortaya karışık sayıklamalar...

  • Yıldız Tilbe, Harbiye konserinde seyircileri ile sohbet ederken demiş ki; “Bir kişinin anlaşılabilmesi için önce onun kendini anlaması lazım...” Bundan daha mantıklı cümle duymadım! Bazen en deli, en çılgın sandıklarımız en doğru cümleleri kurmuyor mu? Belki de insanlar fazla mantıktan deliriyordur, olamaz mı?
  • NASA’nın uzaylılarla ilgili açıklamasından sonra Aleyna Tilki demiş ki; “Hepimiz bir bütünüz, daha çok farklı cinsle iletişim kurmak istiyoruz…” Benim anladığım, uzaylı türkücü Mustafa Topaloğlu bu işler için yaşlandı ve yeni nesilden temsilci seçti. Onlar da Aleyna Tilki ve uzaylılar vasıtasıyla babası Kayahan’la konuştuğunu söyleyen Beste Açar! Doğru anlamış mıyım?
  • Sürekli ‘Yorgunum, emekli olmak istiyorum’ diyen Teoman arı gibi çalışıyor maşallah! Yeni cover projesi ‘Aşık Bir Adam’ı yakında dinleyicilerle buluşturacakmış. Daha önce de eski şarkılarından projeler üretti. Pişman mı oldu emeklilikten yani, nasıl bir kafa karışıklığı bu?

Meyve çekirdeğini ne yapalım?

Dün, Instagram hesabımdan şöyle bir paylaşım yaptım: “Tema Vakfı sesleniyor… Yeryüzünün aldığı yağmur oranı 10 yıllık aralıklarla artar. Bu sene dünyanın periyodik olarak en çok yağmur alan yıllarından biri olacak. Bu nedenle yediğiniz kayısı, şeftali, kiraz, vişne, karpuz, kavun, erik gibi meyvelerin çekirdeklerini lütfen çöpe atmayın, savurun, gömün, fırlatın. Çünkü doğaya bırakılan bu çekirdeklerin yarısı yeşerip ağaç ve bitki oluyor...” Ne güzel bilgi diyerek paylaştım ve TEMA Vakfı’nı da etiketledim. İyi ki etiketlemişim. Ne kadar iyi bir sosyal medya hesapları var ki, anında bana döndüler ve “Söz konusu paylaşım TEMA tarafından hazırlanmamıştır ve yanlış bilgi yarattığı için kamuoyuna açıklama yapma ihtiyacı doğmuştur” diyerek doğru olan bilgileri paylaştılar. Buna göre, konunun özeti şudur:

Haberin Devamı
  • TEMA Vakfı ülke genelinde meyve çekirdeği toplamamakta ve toplanmasını teşvik etmemektedir.
  • Tohumdan meyve ağacı üretilerek, düzenli meyvelik elde edilemez.
  • Tohumlar meyve yetiştiriciliğinde sadece anaç yetiştirmek için kullanılır.
  • Tohumdan çıkan fertler birbirine benzemedikleri gibi kaliteli meyve de vermezler.
  • Meyve çekirdeklerinin gelişigüzel şekilde doğaya ekilmesi, doğrudan tohum ile taşınan bitki hastalıklarının da kontrolsüz şekilde yayılmasına sebebiyet verir.

***

Şimdi; okuyanlar, okumayanlara iletsin lütfen.

Tadılması gereken bazı tatlar

  • Maraş dondurması gastronomi dünyasının en saygın sitelerinden ‘Taste Atlas’ta (LezzetAtlası) ‘Dünyanın En İyi Dondurulmuş Tatlıları’ listesinde 3. sırada yer almış. New York Times’ta yer alan çılbır tarifine ise Amerikalılar beğeni yağdırmış. En son ne zaman tattık, kıymet verdik bu tatlara? Kendi adıma söyleyeyim; hatırlamıyorum! İlk fırsatta gereken değeri vereceğim, söz!
  • Cumartesi Kanyon AVM’de Knorr’un minik standına denk geldim. Hemen yanaşıp baktım, Knorr deprem bölgesindeki üretcilerle dayanışma için ‘Knorr Kileri’ açmış. Deprem bölgesindeki ürünlerin ve bu ürünlerle yapılabilecek yöresel yemek tariflerinin tüketiciyle buluşturulduğu bu satış noktasının geliri; deprem bölgesindeki tarım üreticilerine aktarılıyor. Bugün Kanyon AVM’de, 9-10-11 Haziran’da Akasya AVM’de olacak standa uğrarsanız, şeflerin yerel ürünlerle yaptığı yemekleri de tadabilirsiniz.
  • Akmerkez’in içinde yer alan No54 Kebap&Steak, şahane mezeleri ve kebaplarıyla müdavimi olduğum bir mekan. Happy Moon’s Grup’un markası olan mekan, etlerini Balıkesir’in nadide çiftliklerinden seçiyor, dinlendiriyor ve servis ediyor. Yolu düşen denesin.
Sıradaki haber yükleniyor...
holder