Özge Yılmaz Çevik, bir fotoğraf paylaşmış Instagram’da. Tüyap Kitap Fuarı’nda kitaplarını imzalayan ağabeyleri Cem Yılmaz, Can Yılmaz ve babaları Arif Yılmaz var karede... Çocuklarına öyle gururla bakıyor ki Arif Bey, şahane bir kare. Tabii Özge de en az ağabeyleri kadar fırlama ve komik olduğu için fotoğrafın altına şöyle bir cümle yazmış: “Babam TÜYAP’ta eserlerini imzalıyor…” Zeka dolu esprisine bayıldım. Fotoğrafın altına “Cmylmz adlı eserini özellikle beğenirim, genine sağlık” diye yazanlar da pası alıp güzel gole çevirmiş.
Tüm ‘Çayyaş’lar Birleşin!
Emojilerle yaşayanlar, her duygusunu emojilerle anlatanlar bilir; ince belli çay bardağı emojisi yok! Oysa bu olay bizim simgemiz. THY bile reklamında oynattığı Morgan Freeman’a ince belli bardakta çay içirdi. İşte bu yüzden, ‘ince belli’nin evrensel emoji listesine alınması için ‘#TEAmojiNOW’ etiketiyle bir kampanya başlatıldı.
Yalnız çaya değil, bir kültüre şeklini veren ince belli; İtalya’nın makarnası, Roma dondurması gibi emoji olmayı hak ediyor. Üstelik ‘çayyaş’lar bilir; o ince bellide çay içmenin keyfi hiç bir şeyde yoktur. Siz de benim gibi fincanda çaya mesafeli duruyorsanız, bol bol bu etiketle tweet atın.
MUSK’TAN ÇOK KİR ÇIKMIŞ MAŞALLAH!
Anıtkabir’e yaptığı ziyaret ve Atatürk’le ilgili yaptığı sosyal medya paylaşımları yüzünden anında bağrımıza bastığımız, ‘olay adam’ ilan ettiğimiz Tesla’nın sahibi Elon Musk, gelmişken bir de hamama gitmiş. Tüyoları veren doğru adreslere yönlendirmiş yani!
Musk, Ankara’nın ünlü Şengül Hamamı’nda bir güzel kese attırmış. 41 yıllık keseci Ali Güvenç de hamam sefasının tüm ayrıntılarını bir bir anlatmış Habertürk’e. Her detaya hakimiz maşallah. Adamın epeyce kir çıkardığını, buhardan rahatsız olduğunu, köpükler içinde gevşediğini, keseciye 40 TL bahşiş verdiğini biliyoruz. Ali Bey, bir de otomobil istemiş kendisinden. Okurken çok güldüm…
Yurdum insanı böyle işte, bazen sıcakkanlılıkta hiç sınır tanımıyoruz...
Bağcılık, sanat, tasarım ve lezzet birleşirse
Geçen hafta gözümü şarap bağlarının arasında, sanat eserleriyle dolu rüya gibi bir otelde açtım. Fransa ya da İtalya Toskana’daki o ünlü şarap çiftliklerinden birinde sandım kendimi... Oysa o kadar uzaklarda değil, İstanbul’a 4.5 saatlik mesafedeydim. Çanakkale’nin Eceabat ilçesindeki Hotel Caeli’deydim bildiğiniz. Son zamanlarda beni şaşırtmayı başaran nadir yerlerden biri. Tasarım, gusto ve konsept olarak Türkiye’de bir benzeri yok sanırım.
Bir kere müthiş şarap bağları var, isteyenler tadım da yapabiliyor... Mutfaktaki her şey en fazla birkaç saat önceden kendi bahçelerinden toplanıp pişiriliyor. Müthiş bir şef var; Hakan Açıl yenilikçi, lezzetli, şaşırtıcı yemekler sunuyor. Siz de bahçede bulunan envai çeşit sebzeden, ayva, cennet hurması gibi her türlü meyveden topluyorsunuz.
Müthiş bir SPA da var otelde; üzümün yaşlanma karşıtı etkilerinden faydalanacağınız terapilerden her türlü masaja kadar efsane bakımlar mümkün. Ayrıca müthiş sanat eserleri de yer alıyor otelde.. O da alttaki yazıda…
‘Cennet Kapısı’ sanata açılıyor
Hotel Caeli’nin en şahane özelliği otelin dört bir yanına dağılmış sanat eserleri... Her koridorda, SPA’da ya da bahçede dünyaca ünlü pekçok sanatçının eserleri çıkıyor karşınıza. Otele adını veren ikonik heykel ise, Türkiye’nin önemli heykel sanatçılarından Seçkin Pirim’in Latince’de ‘cennet kapısı’ anlamına gelen ‘Porta Caeli’ isimli eseri.
Bağcılığın en zor ilk 100 yılını anlatan eser, güneş ışınlarını alış açısına göre şarap kadehi şeklinde gölgeye sahip oluyor. 21 odası da ince bir zevkle tasarlanmış otel; bana kalırsa bölge için de, sektör için de büyük bir kazanç. Yolunuz düşer belki, çekinmeden girin, en az benim kadar etkileneceksiniz.
12 Kasım 2017, Pazar 05:00
Haberin Devamı