Şirin SeverHiç anlamadım niye?

HABERİ PAYLAŞ

Hiç anlamadım niye?

■ Öldükten sonra organlarını bağışlamak isteyen insanın isteğine niye karşı çıkılır hiç anlamıyorum... Dünyanın her yerinde organ bağışlamak isteyen gerekli belgeleri imzaladığında, bu vasiyet kabul ediliyor; Türkiye’de ise birinci derece yakınların sen belge de imzalamış olsan, öldüğünde bu kararına itiraz edebiliyor. O yüzden ben de organ mevzuatı değiştirilmeli diyorum.

Hiç anlamadım niye

■ Yapımcı Mustafa Uslu ve Muhterem Nur kavgasını hiç anlamıyorum... ‘Müslüm’ filminin galasında ustanın heykeliyle mutlu mesut poz veren Muhterem Nur neden bunu yapıyor? Mustafa Uslu para ödemediği suçlamalarına karşılık “Ben de dekont mu göstereyim, bunlar ayıp” diye niye soruyor? Evet normal şartlarda bunları konuşmak ayıp olabilir ama suçlama varsa o dekontlar çıkarılır kamuoyuna bir açıklama yapılır. Zira ayıp falan kalmadı, olanlar yeterince ayıp zaten.

Haberin Devamı

■ Yardım için çabalayan insanlara oturduğu yerden not verenleri anlamıyorum... Gamze Özçelik Afrika’da suya ihtiyacı olanlara yardım etmiş, oyuncu Selda Alkor da ‘Keşke Türkiye ile ilgilense’ demiş. Yardımın dini, dili, insanı mı var Selda Hanım, hayırdır?

NE GÜZEL YAŞLANMIŞSINIZ!

Ben bu sosyal medyadaki akımları da anlamıyorum…

Yardım için yapılanlar tamam da; niye insanlar arabaları hareket ederken yanında dans eder mesela? Ya da lüks uçaklarından, teknelerinden düşme numarası yapıp poz verir? Yalnızlıktan mı, dertsizlikten mi anlamadım. Neyse, şimdi de ‘10 years challenge’ akımı başlamış.

Millet 10 yıl önceki ve bugünkü fotolarını yan yana koyup, “nasıl da güzel yaş almışsın” iltifatlarını kabul ediyor paylaşımlarının altına. Birkaç ünlüye baktım da... Herkes pek güzel yaşlanmış! 10 yıl önceki halinden çok daha başarılı, çok daha güzel, çok daha genç. Yıllar mı iyi davranmış size, doktorlarınız mı çok iyi, karar veremedim. Ama iyi ki yaşlanmışsınız ‘gençler’, bravo hepinize!

DURUMDAN VAZİFE ÇIKARANLAR

Biliyorsunuz Instagram’da paylaşılan bir yumurta fotosu, 12 günde 45.6 milyon beğeni ile ‘en çok beğenilen fotoğraf’ rekorunu kırdı. Amaç, hep birlikte bir rekora imza atmaktı. Keşke işin felsefesinde ‘hep birlikte hareket edersek nasıl da büyük bir güç olabiliyoruz gösterelim’ duygusu olsaydı ama maalesef, rekordan sonra yumurtalı tişört satmaya başladılar aynı hesaptan. Tam bir fos yani. Bu ‘sürü psikolojisi’ni neyin yarattığını çözemedim, niye 45.5 milyon kişinin anlamsız bir çağrıya uyduğunu çözmeye çalışarak da kendimi hiç yormak istemiyorum ama bu hikayeden çıkan en güzel şey CarrefourSA’nın zeka dolu duyurusu oldu.

Haberin Devamı

Hiç anlamadım niye

Sosyal medya hesabından “Tek yumurta yavan olur, sucukla güzel olur” diyen marka bana şunu dedirtti: İşte reklam zekası, duruma göre konum almak, fırsatları değerlendirmek budur!

Not: Aynı şeyi dolu yağacak haberleri çıktığında ve millet otomobillerini kilim ve halılarla korumaya aldığında IKEA yapmış; fırsatı değerlendirerek olaya şahane dahil olmuştu.

BU KADINLAR BİR HARİKA...

Uzun süredir hayal kırıklığı içinde tiyatro izleyen biri olarak (Şener Şen’in oyunu hariç) ‘Manik Atak’ı izlemeye de korkarak gittim açıkçası... Fakat ayakta alkışladım, umutlandım, pek sevdim oyunu. Üstelik bu işe imza atan, iki kadın olduğu için de epeyce gururlandım. Çünkü bu kadınlar harika!

Haberin Devamı

Hiç anlamadım niye

Devrim Yakut ve Bihter Dinçel, iki oyuncuyu oynuyor. Bir tiyatro oyunu için kuliste buluşan ve tanışan ikili; sohbet ederken geçmişin meselelerini tartışıyor, bunu yaparken de kılıktan kılığa giriyorlar.

Çocuk oluyorlar, şuh anne oluyorlar, jandarma, otoriter baba, eski sevgili, ne ararsan o! Resmen şov. Anında duygu değiştirmeleri inanılmaz. Gözümü bir an bile olsun ayırmadım, bir an bile sıkılmadım. Ve, ben bu iki kadını tiyatroda niye hiç izlemedim diye hayıflandım. Oyunu Bihter Dinçel yazmış zaten, boş cümle yok. Kadın oyuncuların yaş aldıkça nasıl yok sayıldıklarını öyle güzel anlatıyor ki Dinçel; oyunu en önde izleyen Oya Başar ve Demet Akbağ’ın kahkahaları ortalığı inletti. Bu şahane oyunu izleyin.

AŞKIM ÇORABINI NE GÜZEL ORTAYA BIRAKTIN!

Miley Cyrus kısa süre önce evlendiği eşine doğum gününde serenad yapmış, bir yerinde şöyle diyor: “Yerde duran kirli çorabını seviyorum çünkü bu, evindesin demek…” Buyrun, romantizme gelin!

Hiç anlamadım niye

Eskiden ortaya atılan kirli çoraplar kavga sebebiydi, şimdi aşkın göstergesi olmuş. Ne yalan söyleyeyim, ilk başta bu tepkiyi verdim ama Psikolog Dr. Mehmet Şakiroğlu olaya farklı yerden girdi. Dedi ki; aşkını en hararetli yaşadığın dönemde ortaya bırakılan o çorapları bile seversin. Hatta adamın her türlü falsosu sana çekici gelir çünkü aşk böyle bir şeydir; kusurları, hataları, eksikleri görmezsin. Ne zaman aşk biter, işte o zaman o çoraplar sana batmaya başlar.

Eğer aşkını sevgiye dönüştüremezsen, o çoraplar seni bir süre sonra boşanmaya kadar bile götürür. Yani mesele çorap değil, senin aşkındır. Olay bu yani, aşkın gözü kördür diye boşuna dememişler.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder